TV'yi 7 metreden seyredin ceple 30 saniye konuşun!

Kaynak : Sabah
Haber Giriş : 14 Ağustos 2008 08:30, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:57

ESRA TÜZÜN

Yalnızca yediklerimiz ve içtiklerimizle değil, yaşam şeklimizde yapacağımız küçük değişikliklerle de kanserden korunmak mümkün. Prof. Dr. Erkan Topuz, evde ve iş yerinde çağın en korkunç hastalığı olan kansere karşı alabileceğimiz önlemleri anlattı..

Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Kanser Hastanesi Onkoloji Direktörü Prof. Dr. Erkan Topuz; kanserden korunma yollarını anlattı:

* Kanserin dalga dalga yayılacağını söylüyor, dört bir yanımızda; evde, işyerinde, sokakta, kansere neden olan etkenler var diyorsunuz. Peki bunlardan nasıl korunacağız?

Bu işin şakası yok. Dikkatli ve uyanık olacağız. Daha anne karnındayken korunmaya başlayacağız. Evimizde, işyerimizde gerekli önlemleri alacağız. Radyasyonun, kronik olarak kansere en çok yaklaştıran faktörlerden biri olduğunu artık herkes biliyor. O zaman siz de ona göre tedbirler alacaksınız. Ne yapacaksınız? Mesela televizyonu en az 6-7 metre uzaktan seyredeceksiniz. Cep telefonuyla 30 saniyeden fazla konuşmayacaksınız. Ben öyle yapıyorum. Hatta en iyisi, cep telefonlarını kulaklıkla kullanmak. Nispeten daha koruyucudur. Bilgisayarlarınızı gerekli değilse boş yere açık bırakmayacaksınız. Baz istasyonlarına 1 kilometre uzaklıkta oturacaksınız.

OFİSİNİZİ HAVALANDIRIN

* İşyerlerinde ne yapabiliriz? Bilgisayarlar sürekli açık, cep telefonları mecburen kullanılıyor

Evet doğru; işyerlerinde bilgisayarlar açık, cep telefonları sürekli yanınızda ve konuşmak zorunda kalıyorsunuz. Hatta belki odanızda televizyon da vardır. Ama her şeyin bir çaresi var. Öyle bir ortamda iseniz; biraz önce de söylediğim gibi cep telefonunu kulaklıkla kullanın, televizyonu uzağınızda tutun. Ama en önemlisi de odanızı sık sık havalandırın. Çünkü radyasyonlu ortamları havalandırmak gerekir.

* Çocuğumuza cep telefonu almayalım mı?

Çocuklara küçük yaşta cep telefonu almayın. Ama mutlaka almak zorunda kalırsanız da; çocuğunuzu bu telefonlarla 30 saniyeden fazla konuşturmayın ve mutlaka kulaklık kullanmasını sağlayın.

ODA SPREYLERİ ZEHİRLİ

* Telefon, bilgisayar, televizyon zararlı diyorsunuz. Günlük hayatımızda tahmin edemediğimiz ama sık kullandığımız başka neler kanser riskini artırıyor?

* Mesela oda spreyleri doğrudan doğruya petrol kökenlidir. O spreyleri sıktığınızda aslında zehir soluyorsunuz. Bu spreylerdeki zehir akciğerinize geçiyor ve bağışıklık sisteminizi bozuyor.

* Sonra plastikten mutlaka vazgeçin, mutfağınıza sokmayın. Çünkü plastik her yerde zehirdir. Plastik bardaklar, kaplar, plastik herhangi bir şey... Bakır, beyin tümörlerine neden oluyor. Yanına bile yaklaşmayın.

* Yeni arabalardaki güzel kokular, kanserojendir.

* Sodada bile radyasyon vardır. 1-2 tanenin zararı yoktur ama aşırı miktarda tüketmeyin. İşte görüyorsunuz; sağlığımıza zarar veren bir sürü tuzak var. Ben, o nedenle zaten her konuşmamda 'gözünüzü dört açın, okuyun, bilinçlenin' diyorum herkese. Bilinçli olun, iyi markalar kullanın ve elinizden geldiğince önlem alın.

* Çocuklarımız ille de fast food ve patates kızartması diye tutturursa ne yapalım? Hiç mi yedirmeyelim?

Çocuklarınıza fast food türü yiyecekleri en fazla iki haftada bir yedirin. Unutmayın ki, haftada 3 kez yenilen fast food; beyin tümörleri, lenfomalar ve lösemileri 3 kat artırıyor. Çocuklar patates kızartmasına da bayılır. O yüzden pişirme tekniğinize dikkat edin. Patatesleri temiz yani daha önce hiç kullanılmamış bir yağda biraz kızartın. Bunların dışında; çocukları beyaz un, beyaz şeker ve tuzdan uzak tutun. Gazlı içecek değil, posasıyla beraber meyve suyu verin. Haftada iki kez içine zerdeçal katılmış balık çorbası içirin. Bol bol meyve ve yoğurt (prebiyotik ve ev yoğurdu olsun) yedirin.

Halıyı Sirkeli Suyla Silin

Evde en tehlikeli yer halıdır! Halı bütün pestisitleri, yani tarım ürünleri, kimyasallar, egzozdan çıkan gazlar vs. tutar. Bu nedenle halıların temizliğine çok dikkat edin. Ama kesinlikle deterjanla temizlemeyin, halılarınızı sirkeli su ile silin. Bir de kesinlikle evde sokak ayakkabılarıyla dolaşmayın. Çünkü sokakta giydiğiniz ayakkabılarla pestisitleri direkt eve sokarsınız. Pestisitler de kanserin en önemli nedenlerinden biridir. Alerjik ve kanserojen olduğu için deterjanları çıplak elle kullanmayın, mutlaka eldiven takın. Ama plastik eldiven yeterli değil içine pamuk eldiven takın. Üşenmeyin bunlar önemli. Kuru temizleme işleminden geçen giysilerin üzerinde kanserojen madde kalıntıları vardır.

Beyaz Defter Almayın

Kanserden korunma çocukluktan başlıyor. O yüzden çocuklarımıza bu terbiyeyi vermeli, yani onları bu konuda bilinçlendirmeli ve biz de onlar için elimizden geldiğince önlem almalıyız. Mesela, çocuklarınızı yeşil plastik sahalarda oynatmamanızı öneririm. Çünkü plastik çimenler sentetiktir ve bu çimenlerden çocuklar kanserojen madde alabilirler. Ayrıca bütün beyazlatıcılardan kaçının. Çocuğunuza aldığınız o bembeyaz, pırıl pırıl sayfaları olan defterler hep kanserojendir. Çünkü bu kağıtlar klorla temizleniyor. Kullandıkları boyalarda da kanserojen etki var. O yüzden temizlenmemiş defterler alın.

En Ucuz Sebze En Yararlısı

TURFANDA YEMEYİN

* Sebze ve meyveyi mevsiminde tüketin. Ama ilk çıktığında değil! Lütfen yiyecekleri ilk çıktığı zaman değil, ucuzladığı zaman yiyin. Çünkü piyasaya yetiştirmek için hormonu da, inorganik gübreyi de basıyorlar. İlk çıkan ürün, sofraya doğrudan doğruya bir bomba gibi geliyor. Şunu aklınızdan çıkarmayın; en ucuz gıda en makbul gıdadır! Sebzeleri mevsiminde dipfrize atın ve kesinliklikle konserve kullanmayın! Çünkü o zaman hormon da, gübre de yoktur ve tamamen doğal yetişir.

ÇOK YAPRAKLILARI SEÇİN

* Yapraklı olan yiyeceklerin; lahana, kıvırcık, marul gibi sebzelerin, ilk 4 yaprağını atın. Çünkü ne kadar yıkarsanız yıkayın, hatta organik üretim bile olsa pestisiti uzaklaştırmanız mümkün olmuyor.

SİRKELEYİN

* Meyvelerin üzerine parlak görünmesi için mum sürülüyor. Bunları hakiki zeytinyağlı sabundan geçirdikten sonra elma sirkeli sudan geçirin ya da elma sirkesi ile ovun.

KIRMIZI YİYİN

* Kırmızı turp, lahana, karnıbahar ve brokoliyi haftada iki kez tüketirseniz hipotriodi yapabilir. O yüzden buharda pişirerek tüketmeyi tercih edin.

KANOLA KULLANIN

* Kızartma için en uygun yağ, kanola yağıdır. Sonraki seçenek ise zeytinyağıdır. Bunun dışında fındık yağı da tercih edilebilir.

KAYA TUZU SEÇİN

* Beyaz un, beyaz şeker ve tuzdan uzak durun. Tuzu, kaya tuzu olarak çok az miktarda tüketin.

* Kabuğunda kanserden koruyan bir madde bulunduğu için esmer ekmeğin kabuğunu yemeye özen gösterin.

SERT İÇKİ İÇMEYİN

* Votka, rakı gibi sert içkileri önermiyorum. Çünkü mide, ağız, diş ve mesane kanserine neden oluyor.

MÜDAVİM OLMAYIN

* Hiçbir ürünü devamlı kullanmayın. Kronik olarak aldığınız bir şey uzun sürede kanser yapar.

İLACI SU İLE İÇİN

* Sıcak ya da kaynar suyla, meyve suyuyla ya da susuz bir şekilde ilaç içmeyin. İlaç, mutlaka suyla içilmelidir. Aksi takdirde yemek borusuna takılı kalıyor ve bir süre sonra da bu durum ülsere neden oluyor. Kronik ülser de zamanla kansere zemin hazırlıyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber