Eğitim-Sen'e 'sürek avı'

Haber Giriş : 26 Kasım 2004 06:58, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin tüzüğünde anadilde eğitimi savunduğu gerekçesiyle Eğitim-Sen'e yönelik kapatma davasında verdiği "bozma" kararı, yine Yargıtay'ın verdiği başka bir kararla farklılık gösteriyor. Yargıtay Büyük Genel Kurulu bir kararında Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun "çeşitli" etnik kökenli insanların kültürlerinden oluştuğunu, bu parçalı durumun kültüre de yansıdığına işaret etti. Eğitim-Sen'in eski yöneticileri de, kaldırılan Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde 1998'deyayımladıkları kitapta "İlköğretim ana dilde olmalıdır" ifadesini kullandıkları gerekçesiyle yargılanarak beraat etmişti.

Yargıtay Büyük Genel Kurulu 1 Mart 2003 tarihinde, çocuklara ad konulmasıyla ilgili bir davada, "Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun 'vatanın, tek bir etnik kökenli değil ve fakat değişik etnik kökenli insanlarının yaşadığı bir parçası' olduğunu ve bu 'parçalı durumun, ulusal kültürümüzün ve adetlerimizin bir kısmını oluşturduğuna kuşku bulunmadığını" vurguladı.

Eğitim-Sen'e yönelik kapatma davasıyla benzer bir davada yargılanan Eğitim- Sen'in eski yöneticileri de, kaldırılan DGM'de 1998'e kadar yayımlandıkları kitapta "İlköğretim ana dilde olmalıdır" ifadesini kullandıkları için yargılanarak beraat etti. Eğitim- Sen yöneticileri, 1998 yılı şubat ayında düzenlenen demokratik eğitim kurultayı kapsamında hazırlanan kitabın 7. sayfasında "ilköğretim anadilde olmalıdır" başlıklı bölüme yer verdikleri gerekçesiyle haklarında 15 Mart 1999'da dava açıldı. Eski Eğitim Sen Genel Başkanı Kemal Bal ve sendikaya yöneticilerine yönelik dava, Ankara 2. Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde görüldü.

Davada Kemal Bal ve yöneticiler. "anadilde eğitim" ilkesini kendilerinin dile getirmesinden daha doğal bir olay olamayacağını belirttiler. Anadilde eğitimin bilimsel araştırmalar sonucu savunulduğunu, Bilimsel araştırmaların anadilde eğitimi desteklediğini kaydeden yöneticiler, "kitapta bilimsel, laik, demokratik ve anadilde olmasını savunduklarını, sorunların çözümünü ülkenin bütünlüğü içinde ele alınmasını istediklerini" kaydetti. Eğitimcilerin en büyük örgütü olan Eğitim-Sen'in eğitim konusunda görüşlerini dile getirmesinin doğal olduğu belirttiler.

2 No'lu DGM, kararında, "Dava konusu kitabın içeriğinde Türkiye Cumhuriyeti devletinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı hedef alan propaganda suçunun unsurları mevcut görülmediği gibi sanıklar da suç kastı da olmadığı anlaşıldığından sanıkların üzerilerine atılan suçtan beraatlarına karar verilmiştir" dedi. Yargıtay da bu kararı onadı.

birgün

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber