HPV bebekleri de tehdit ediyor

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 12 Nisan 2009 17:05, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:57

- Rahim ağzı (serviks) kanserine yol açan, cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon olan Human Papilloma Virüsü'nün (HPV), normal doğumla dünyaya gelen bebeklerde, kansere kadar uzanabilen hastalıklara neden olabileceği bildirildi.

Acıbadem Kocaeli Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Birol Vural, Türkiye'de son yıllarda vajinal smear testleri sayesinde HPV'nin erken tespit edilebildiğini, bunun rahim ağzı kanseriyle mücadelede önemli bir aşama olduğu gibi virüsün doğumsal yolla bulaşması riskini de ortadan kaldırdığını söyledi.

HPV'nin doğum öncesi fark edilmemesi halinde, düşük bir ihtimal dahi olsa bebek doğum kanalından geçerken bebeğe bulaşması durumuyla karşılaşılabildiğini ifade eden Vural, bebekte, ses tellerinde papillom adı verilen ufak kitleler oluşmasına neden olabileceğini belirtti.

Çocuklardaki ilk bulgunun ses kısıklığı olduğunu bildiren Doç. Dr. Vural, şöyle konuştu:

"Çocuğun sürekli kısık sesle ağlaması, HPV'nin ses tellerine yerleşmiş olabileceğinin en büyük belirtisidir. Ebeveynler bu gibi durumlarda çocuklarını mutlaka bir kulak-burun-boğaz uzmanına tedavi ettirmelidir. Bu durum 3 yaşına kadar fark edilemeyebilir, her çocukta olacak diye de bir kural yoktur. Ses tellerine tutunan papillomlar ses kısıklığına, solunum yolu tıkanıklığına, buna bağlı nefes darlığına, hatta epidermoid kanser başta olmak üzere bazı kanser türlerine neden olabilir."

HPV'nin doğum öncesi teşhis edilmesiyle doğumun sezaryenle yapılabileceğini ve virüsün bebeği etkilemesinin önüne geçilebileceğini kaydeden Doç. Dr. Vural, tedavi yöntemleri hakkında şu bilgileri verdi:

'Ses tellerinde oluşan HPV'ye yönelik ilaç tedavisi pek yaygın değildir. Tedavisinde kimyasal ajan kullanılabildiği gibi elektro koter ya da lazerle bölgeden temizlenmesi sağlanabilir. Ancak bazı durumlarda temizlenmesi demek, yok edildiği anlamına gelmiyor, virüs tekrar yayılabiliyor."

HPV'nin genellikle cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon olduğunu vurgulayan Vural, yüzde 14,8 oranında enfeksiyon geçiren kişiye ait eşyaların kullanılması, enfekte kişiye dokunmak ve herkesin ortak kullandığı tuvaletler gibi umumi yerlerde bulaşabildiğini, virüsten korunmanın en önemli yönteminin hijyene dikkat edilmesi olduğunu söyledi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber