Prostat kanseri ömürden 9 yıl çalıyor

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 04 Temmuz 2009 21:50, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:57

Malatya - Malatya İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi Üroloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Semih Sargın, "Prostat kanseri ömürden 9 yıl çalıyor, erken tanı geri alıyor. Prostat kanseri tanısı için biyopsiden kaçınmamak gerekir. Prostat kanseri tanısı için etkin yöntem ultrason eşliğinde yapılan biyopsilerdir" dedi.

Üroloji Bölümü Başkanı Sargın, "Prostat kanseri 75 yaşın altındaki erkeklerde en sık ölüme neden olan kanserlerdendir. Ölümlerin orta yaşlarda sık görülmesi nedeniyle, beklenene göre ortalama yaşam kaybı 9 yıl civarındadır. Bu süre diğer kanserlerden çok daha düşüktür. Örneğin akciğer kanserinde 14 yıldır. Kanserler arasında daha yavaş ilerleyen ve tedavi ile sağ kalıma en çok etki edilebilen kanser olarak bilinir. Tedavinin sonuçlarının en yüksek seviyede alınabilmesi için her kanser için geçerli olan erken tanı konulmasının önemi prostat kanserinde çok daha belirgindir. Kansere özel 10 yıllık sağkalım, erken tanı ve tedavi ile yüzde 60-95 gibi çok yüksek orandaki hastada sağlanabilmektedir ki bu süre ve oran diğer kanserlerle kıyas kabul edilemeyecek kadar uzun ve yüksektir. Bazı hastalara, tanıdan sonra hiç tedavi verilmeden takip bile önerilebilmektedir. Bu bilgiler prostat kanserinde tanının önemini daha iyi anlatmaktadır" şeklinde belirtti.

"İyi huylu prostat büyümesi ve prostat kanseri birbirinden farklı iki hastalıktır ve tedavileri (ameliyatları, ameliyatların yan etkileri ve ilaçları) tamamen farklıdır. İyi huylu prostat büyümesi sık ve zor idrar yapma gibi şikayetlere sebep olur, prostat kanserinde ise hiç şikAyet oluşmayabilir. Bu durumda şikayet oluşmasını beklemek prostat kanseri hastalığı için gereksiz bir durumdur. Yapılması gereken 45-50 yaşlarından itibaren yılda bir kez basit testlerle, ürolog tarafından kontrol edilmektir.

Yapılan testler sonrası şüphe duyulduğunda, prostattan biyopsi alınarak tanı konur"diyen Sargın, açıklamasını şöyle tamamladı:

"Prostat kanseri tanısı için prostattan çeşitli örnek alma yöntemleri mevcuttur. En sık kullanılanı ve en geçerli olanı, dışkı yapılan yerden ultrasonografi yöntemiyle iki kurşun kalem kalınlığındaki bir ultrason başlığıyla (prob) girilip, prostatı görüntüleyip haritalandırarak, içinden iğne ile uyuşturucu ilaç verilip, başka bir iğne ile biyopsilerin alınması yoludur. Bu yol, sistemli ve standardize bir yöntemdir. Prostat görüntülendiği için haritası çıkarılır, biyopsi alınan yerden tekrar parça alınma

olasılığı bulunmaz. Haritalandırma daha sonra tedavi planlanırken kullanılabilmektedir. El ile görüntülemesiz alınan biyopsi yöntemi eskiden kullanılan bir yöntemdir, isabet oranı düşüktür, haritalandırma yapılamaz, sistematik biyopsi alınamaz ve 21. yüzyılda diğer yöntemler varken kullanılmamalıdır."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber