Uzmanlar: Çocuklarda ayrılma kaygısı önemsenmeli

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 05 Mayıs 2010 15:09, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:57

Uzmanlar, çocuklarda oldukça sık görülen ayrılma kaygısının okul fobisine dönüşebildiğini belirtiyor.

Zübeydehanım Doğumevi doktorlarından psikolog Deniz Özcan, ayrılma kaygısı bozukluğunun düşünüldüğünden daha yaygın olduğunu söyledi. Çocukların ve gençlerin ortalama yüzde 4'ünde bu bozukluğa rastlandığını vurgulayan Deniz Özcan, 10-11 yaşlarından sonra ayrılma kaygısı bozukluğunun görülme sıklığının düştüğünü ifade etti.

Özcan, ayrılma kaygısının çocuklarda oluşturduğu durumları şöyle anlattı: "Evden ya da bağlandığı kişilerden her ayrıldığında sıkıntı duyar. Evden ayrı olduğu sürede bağlandığı kişileri yitireceğine, onların başına bir iş geleceğine ya da kendisinin başına kötü bir olay geleceğine dair sürekli ve aşırı kaygı duyar. Bu korkularından dolayı sürekli olarak okul ya da başka bir yere gitmeyi reddeder. Evde ya da başka bir yerde aile bağlandığı kişiler yanında olmadan bulunmak istemez. Sürekli kabus görür. Bağlandığı başlıca kişilerden her ayrıldığında yada böyle bir ayrılık her beklendiğinde baş ağrısı, bulantı-kusma, karın ağrısı gibi sorunlar yaşar."

Ayrılma kaygısının, özellikle ailesi tarafından aşırı korunup kollanan çocuklarda daha yaygın olarak görüldüğünü vurgulayan Özcan, bu kaygıyı yaşayan çocukların okula gitmeyi reddetmesi sebebiyle okul fobisi sorunu oluştuğunu dile getirdi.

Her 100 çocuktan 4-5'inde okul fobisi görüldüğüne dikkat çeken Özcan, "Okul fobisi daha çok okula ya da anasınıfına yeni başlayan çocuklarda görülmekle birlikte, devam eden okul yıllarında da görülebilir. Bu çocuklar genellikle çekingen ve içe kapanık çocuklardır. Ailelerine özellikle de annelerine bağımlıdırlar. Annelerinden ayrılmak istemez ve her yaptıkları şeyde annelerinin onayını ararlar. Bu çocukların anneleri de genellikle çocuklarına karşı aşırı koruyucudurlar." diye konuştu.

Özcan, çocuğu ayrılma kaygısı ve okul fobisi yaşayan ailelere şu tavsiyelerde bulundu: "Öncelikle anne babalar çocuklarının yaşadığı sorunun huysuzluk değil gerçek bir korku olduğunu kabul etmeli. Çocuğa karşı sabırlı ve anlayışlı olmalı. Çocuğa bağırmak, öfkelenmek, okula gitmediği için onu suçlamak ya da korkusu nedeniyle çocuklar alay etmek sorunun şiddetlenmesine neden olabilir. Çocuğa bu korkuyu birçok çocuğun yaşadığı anlatılmalıdır. Çocuğun düzenli olarak okula gitmesi sağlanmalıdır. Önce okulun bahçesinde daha sonra okul binasını içinde ve en son olarak da sınıfta kalması sağlanmalıdır. Ayrıca, çocuğun okula gitmesi konusunda bütün aile bireyleri aynı kararlılığı göstermelidir. Ödüllendirme de burada önemli."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber