Başbakan Erdoğan 'Çılgın proje'yi açıklıyor: İstanbul'un içinden artık iki deniz geçecek/ Video

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 27 Nisan 2011 12:12, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Erdoğan, İstanbul için 'çılgın projesi'ni açıkladı: Karadeniz ve Marmara arasında yeni bir kanal açılacak, kanalın uzunluğu 40 kilometreyi bulacak, derinliği 25 metre, genişliği ise 150 metre olacak.

"KANALİSTANBUL"

- Açıklayacağım proje çok ama çok amaçlı proje. Bu proje enerji, ulaştırma, bayındırlık, istihdam, şehircilik, aile, konut, kültür ve turizm ve en önemlisi çevre projesidir.

- Hayvan ve bitki yaşamını koruma projesidir. Yeri ve maliyetini gizli tutmaya devam edeceğiz. 3 aşağı 5 yukarı belirlendi. Etüt çalışmaları 2 yıl sürecek. Süreç açısından projenin değişikliklere uğraması son derece tabidir.

- İstanbul'a ikinci boğaz geçişi yapılacak. Karadeniz ile Marmara Denizi arasına 45-50 km uzunluğunda bir kanal yapıyoruz. İstanbulumuza "Kanalİstanbul'u" kazandırıyoruz. İstanbul'un içinden iki deniz geçecek.

- Kanaldan dünyanın en büyük gemileri geçecek.

- 3. köprü de bu kanalın üzerinden geçecek. Kanal üzerine inşa edeceğimiz köprülerle kara ulaşımı kesintiye uğramayacak. Milyonlarca metreküp hafriyat çıkarılacak. Bunlar uygun yerlere taşınacak.

PROJENİN GEREKÇESİ

- Projeyle boğaz trafiğini azatmak ve tehlikeyi minimize etmeyi amaçlıyoruz. Kazalar zaman zaman.adeta boğazı cehenneme çevirdi, böyle bir tehditten kurtaracağız İstanbul'u ve İstanbulluları.

- Boğaz yük trafiğini sona erdireceğiz. İstanbul Boğazı tarihin ve geleceğin içiçe yaşayacağı, spor faaliyetlerin yapılacağı eski günlerine geri dönecek.

- Marmara'da demirleyen gemilerden ve boğazda oluşturdukları kirliliğin önüne geçeceğiz. Bio çeşitliliğini muhafaza ediyoruz. 49 gemi geçiyorsa boğazdan, kanal, bu trafiği hızlandıracaktır.

- İstanbul'un en büyük havalimanını kanal çevresinde gerçekleştireceğiz. Kanal çevresinde modern bir yaşam alanı oluşturacağız. yaklaşık 60 milyon yıl kapasiteye sahip havalimanı hedefliyoruz.

- Kanaldaki akıntı nedeniyle kirlilik oluşmayacak. Yani durgun olmayacak ve yeraltı kaynaklarına zarar vermeyecek. İstanbul'da su sorununa yol açmayacak.

KANALIN FİNANSMANI

- Hiçbir sıkıntı sözkonusu değilidir. Cazip yatırım alanı özelliğini taşıyor. 2 yıl proje çalışmaları devam edecek. Çok sayıda bilim adamı, uzman, mühendis ve mimar çalışacak. İstihdam alanı da oluşturacak. Ağırlıklı olarak hazine arazileri kullanılacak.

- Kanalla ilgili birçok ayrıntı ortaya çıktı. Ancak spekülasyonlara meydan vermemek için bu ayrıntılara girmeyeceğiz. Çalışmayı dünyaya açık olarak yürüteceğiz. Önerilere açığız. 12 Haziran seçimlerin ardından etüt çalışmalarına başlayacağız.

- Ankara ve İzmir ile ilgili projelerimiz de var. Onları o illerde açıklayacağız.


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi'nde, ?çılgın projem? olarak adlandırdığı projesini açıklıyor.

Erdoğan'ın Harbiye Kongre Merkezi'nde projesi açıklıyor:

Bir İstanbul aşığı olan, İstanbul için şiir yazan Yahya Kemal Deniz isimli şiirini böyle bitiriyor: "Çıktığın yolda, bugün, yelken açık, yapayalnız, gözlerin arkaya çevrilmeyerek, pervâsız, Yürü! Hür mâviliğin bittiği son hadde kadar!... İnsan, âlemde hayâl ettiği müddetçe yaşar."

"HAYÂL GERÇEĞE ATILMIŞ TOHUMDUR"

Fatih Sultan Mehmet bir hayâl kurmuş. Gemileri karadan yürütmüş. Karanlık bir çağı kapatmış, aydınlık bir çağın kapılarını ardına kadar açmıştır. Selimiye dünyamızın incisi olmuştur., Çil çil kubbelerin, medreselerin, anıtların, kütüphanelerin ardından hep hayal vardır. Medreselerin, köprülerin, anıtların, ardında hep bir hayâl vardır. Çanakkale Zaferi hayal kurabilen kumandanların, Mehmetçiklerin eseridir, Mustafa Kemaller'in eseridir. Kurtuluş Savaşı hayâl kurabilen Anadolu'nun eseridir.

Hayâl gerçeğe atılmış tohumdur. Bütün büyük adımlar bir hayâlle başlamıştır. Bütün büyük zaferlerin, bütün büyük medeniyetlerin temelinde önce hayal vardır. Biz de ülkemiz, milletimiz için hayaller kurduk. Her bireyin özgürce yaşayabildiği, kendisini özgürce, inancını özgürce yaşayabildiği, işsizliğin azaldığı, yoksulluğun tükendiği, bir Türkiye hayali kurduk. Kardeşliğin, dayanışmanın, paylaşmanın hayalini kurduk ve bu hayalin peşine düştük. Emeğe musallat olan her ne varsa geri dönmemek üzere gittiği bir Türkiye hayali kurduk. Kardeşliğin, dayanışmanın hayalini kurduk.

NECİP FAZIL'DAN ŞİİR

Üstad Necip Fazıl Kısakürek İstanbul için bakın ne demiş:

"Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;

Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.

İçimde tüten birşey; hava, renk, edâ, iklim;

O benim, zaman, mekân aşıp geçmiş sevgilim.

Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;

Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.

Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,

Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misâle.

'HALİÇ TEMİZLENMEZ' DİYORLARDI

İşte böyle bir İstanbul'un hayaliyle iş başına geldik. Gecesi sümbül kokan bir İstanbul için kolları sıvadık. Dört buçuk sene gecemizi gündüzümüze kattık. İstanbullu çocukların hayali temiz su içmekti, yeşil alanlarda koşmaktı. Biz bu hayali gerçekleştirmek için koştuk. İktidarda CHP vardı, çöp dağları vardı. Ümraniye'de çöp dağlarının patladığı yerde iktidarda CHP vardı. Çöpten kurtararak buraları yeşikl park alanlarına dönüştürdük. Temiz bir Haliç isteniyordu, kime gittiysek bize "Haliç temizlenmez" deniyordu. "Burayı doldurmanız gerekir" diyorlardı. Kayalarla dolu bir Haliç. Düşünebiliyor musunuz? Fakat biz aradık, araştırdık ve Haliç'in temizlenebildiğini öğrendik. Onun projelerini yaptık. Haliç'in içinden çamuru aldık, 9.5 km uzaktaki Alibeyköy'deki kum ocaklarına taşıdık. Oralara da eptrol boru hattı gibi borular düşedik.

Çamurları balçık haline getirip oraya taşıdık. Oraya da 650 bin metrekarelik yeşil alan yaptık. Kim çevreci? CHP mi biz mi? Şu anda temiz bir Haliç var. Sağlıklı konutlar, modern ilçeler, hızla akan bir trafik hayalini İstanbul'da gerçeğe dönüştürüyoruz. Belediye başkanımız metro, metrobüslerle bir farklılılığı yaşıyor İstanbul. Yılmadık, umudumuzu kaybetmedik, hayallerimizi gerçekleştirdik.

Aylar boyunca özgürlüğün hayalini kurduğumuz kadar güçlü Türkiye'nin hayallerini kurduk. Biz, konuşan, düşüncelerini özgürce ifade eden, korkmayan, hiçbir ferdi dışlanmayan bir Türkiye hayalini kurduk ve bunu başardık, başarıyoruz, başaracağız.

"BİLGİSAYARLA DÜNYAYI İZLEYEN ÖĞRENCİ HAYALİ KURDUK"

30 kişilik sınıflarda kucağında bilgisayarla dünyayı izleyen öğrenci hayali kurduk. 4 yıl içinde akıllı tahtaların olduğu, her yavrumuzun elinde elektronik kitapları olduğu bir Türkiye'nin hayalini kurduk. Bütün dersliklerde akıllı tahtalar olacak, öğrencilerimizin elinde de iPad gibi kitaplar olacak. Kendi yaşadığı şehirdeki ünviersiteye gidebilen öğrencilerin hayalini kurduk. Neden Hakkari'de, Muş'ta, Tunceli'de olmasın dedik ve bunu da gerçekleştirdik.

89 yeni üniversite açarak bu hayali gerçeğe dönüştürdük. Türkiye'de 165 üniversitemiz var, 81 ilde var. Kitabını bulamayan yavrularımız vardı çünkü biz de bulamamıştık. Öğretmenimiz ders anlatmıştı biz de yazmıştık. Bunu yeni nesil yaşamasın dedik. Birinci hamur kağıttan kitaplarımızı hazırlatacağız. Sıraların üzerinde hazır olacak dedik.

162 bin derslikte fakir zengin ayrımı yapmaksızın bu kitaplar hazır olacak dedik, yaptık. Okul öncesi eğitimde geldiğimizde yüzde 10'du şimdi yüzde 40 oldu. İlköğretimde yüzde 100'e vardık. Ortaöğretimde yüzde 60'ın üzerindeyiz. Yüzde 100'e geleceğiz. Kışın İstanbullular dağ başlarında hastaneye yetişmeye çalışan bacılarımızın hayali gerçeğe dönüştü. Hastaneler kurduk, paletli ambulansları, hava ambulanslarını, jet ambulansları getirdik. En ücra köşeye ulaşan doktorları çıkardık. Her köye su götürdük. Kömür kovaları taşıyan annelerin hayali gerçek oldu. 69 ilimize doğalgaz götürdük. Ayşe Bacı, Fatma Anne kombiyle tüm odalarının ısındığını düşündük.

"KATERINA, HELGA YAŞIYOR DA AYŞE İLE FATMA NİYE YAŞAYAMIYOR?"

Katerina, Helga yaşıyor da Ayşe ile Fatma niye yaşayamıyor? 15 bin kilometre bölünmüş yolun hayalini kurduk. İlan ettiğimizde anamuhalefet "Bu kuru hayâl" dedi. Şu anda Cumhuriyet tarihinde 6100 km bölünmüş yol yapılmışken biz 8.5 yılda 13 bin 100 km yol yaptık. İkinci 15 binin de startını verdik. 2023'e kadar ikinci 15 bin yapılacak.

"ÇOCUKLUĞUMDA UÇAK NEDİR BİLMEZDİM, HAVAYOLU HALKIN YOLU OLDU"

Ah benim İstanbullu kardeşim sizlere sesleniyorum. Çocukluğumda uçak nedir bilmezdim, sesini duyduğumda sırtüstü yatar onu seyrederdim. Artık uçağa binmek bu ülkede hayal mi? Artık havayolları belli bir kaymak takımın yolu olmaktan çıktı, halkın yolu oldu. Ülkemin 46 noktasında havaalanı var. En uzak noktadan bir saatte havaalanına vatandaşım ulaşıyor. Bu süre daha da kısalacak. Zafer Havaalanı, Çukurova Havaalanı'nın, Ordu- Giresun arasında ORG Havaalanı'nın adımları atılıyor. Hakkari'de, Yüksekova'da havaalanı yapıyoruz. Şırnak, Cizre'de havaalanı yapıyoruz. Ayrım var mı? Batı'da varsa Doğu'da da o var. 780 bin km'nin tamamına modern bir Türkiye olarak bakıyoruz. Olay bu.

Ecdadımız Abdülmecid 1856 bir proje hazırladı. Boğaz'ın altına. Tüp geçit. O projenin adımlarını attı. O projeyi tamamlamak biz torunlarına nasip oldu. Biz, dedelerimzie diyoruz ki "Ruhunuz şad olsun. Siz bize ışık oldunuz, ufuk oldunuz. Biz o yolda yürüyoruz". Marmaray'ın yanına raylı sistem, onun güneyinde 2. bir tüp geçidin de temelini attık, devam ediyor. 2013 sonunda Marmaray, 2014'te de diğer tüp geçidi bitirmiş olacağız. 3. Köprü dedik. CHP'lilerin eteği tutuştu. "Buna karşıyız" dediler. Sizden zaten başka bir şey beklenmez. Bu zihniyet, birinci köprüye de ikinci köprüye de karşıydı. Bu zihniyet Marmaray'a da karşıydı. Bu zihniyet bitişini 4 yıl erteletti. Kazılar esnasında orada tarihi çanak, çömlekler çıkmış. Lafa gelince konuşursunuz.

Olaylara insan eksenli bakmadılar, her zaman ideolojik yaklaştılar. Benim milletim bunlara prim vermedi gene vermeyecek. Ben milletime inanıyorum. Bolu Dağı tüneli hayaldi, başladılar beceremediler. "Burayı patates deposu mu yapalım" dediler yoksa "Burada LPG mi depolayalım" dediler. Dedik ki "Hayır. Bu iş bitecek." Çünkü biz Ferhat'ız, biz bu dağları deleceğiz. Bolu Dağı tünelini yaptık. Karadeniz sahil yoluna başladılar. 15 yılda yüzde 35'ini yaptılar. Geldik, söz verdik. "Biz bu işi 4,5'ta evelaalh bitireceğiz" dedik. Samsun'dan Sarp'a kadar bitirdik. Bunun içinde 12 tane tünel var. Bunları da bitirdik. Dağları delip geçmek evelallah bizim sanatımız. Hızlı tren hayaldi. Konuşuluyor muydu? Ama biz Ankara- Eskişehir arasını bitirdik Eskişehir- İstanbul arasını bitiriyoruz. Konya ve Ankara arasına hızlı tren koyacaklarmış. Daha sonra açıklarım hangi parti olduğunu. Bunların kılavuzunu bilemiyorum, değiştirmeleri lazım. Ankara- Konya hızlı treninin test sürüşlerini başlattım. Önümüzdeki ay Ankara-Konya hızlı treni seferleri başlıyor. Günaydın, kendinize gelin. Ankara- Konya arası 1 saat 15 dakikaya indi. Nerelerden nerelere geldik? Bu ülkenin hayallerini kendi hayallerimiz bildik. Ama biz de şımarmadık. Ete kemiğe büründük. 500 bin konutun hayalini kurduk. Bu kentler ülkemize yakımıyordu. Kentsel dönüşüm başlattık. 81 ilde bu adımları attık. 350 bin konutu sahiplerine verdik. Sembolik peşinat, 15-20 yıl vadeyle. Bu süreç devam ediyor ve devam ettireceğiz. 2023'e kadar 500 bin konut daha yapacağız. Yeni hedefimiz var, hiçbir imkanı olmayan insanca yaşanabilecek yerlerde oturamayan, fakir fukarayı biz bir ofis şeklinde tabir edilen bir oda bir salon, mutfaklı, 50 metrekarelik daireler yapmak kaydıyla, ayda 100 TL taksitle, 22 yıl vadeli olacak. Bunların içinde yeni evlenecek olanlara, yeni evli olanlara 65 metrekare ev vereceğiz.


Herkesin merakla beklediği 'çılgın proje'yi Başbakan Erdoğan bugün açıklayacak. Proje için birçok tahmin ortaya atılsa da hiçbiri doğrulanmadı. Hıncal Uluç'a göre şifre 'Dünya' kelimesinde saklı.

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın sır gibi sakladığı ve herkesin merakla beklediği 'çılgın proje' bugün saat 11.00'de açıklanıyor.

Erdoğan "İstanbul projesi olacak" dediği projeyi animasyonlar ve slaytlarla kamuoyuna tanıtacak.

Şimdiye kadar basında öne çıkan projeler şöyle:

Haliç'e Mega Kanal: Bu projeyle ortaya dev bir ada çıkacak. Türkiye'nin 3. büyüğü olacak bu ada Beyoğlu, Şişli, Kağıthane, Beşiktaş ve Sarıyer ilçelerini içine alacak. Haliç'in devamında 15-20 kilometrelik bir kanalla bu ada Büyükdere'de Boğaz ile buluşacak.

Uygarlıklar Köprüsü: Çeşitli şirketlere danışmanlık hizmeti veren Murat Şaylan'ın blogunda yer verdiği bu projenin, Boğaz'ın iki köprüsünün arasına yapılması öngörülüyordu. Avrupa ve Anadolu yakalarında 4 ayak olacak. Bu ayaklar ortada, Boğaz'ın üstünde birleşecek ve büyük bir dairesel alan oluşacak. İstanbullular yürüyerek bu ayaklardan ortadaki geniş alana ulaşabilecek, burada yemek yiyip gezinti yapabilecek.

Ataşehir'e Selimiye: Bu alternatiflerin dışında, Mimar Sinan'ın Edirne'de yaptığı Selimiye Camii'nin birebir Ataşehir'de inşa edilmesinin ?Erdoğan'ın çılgın projesi? olduğu da iddia edilmişti.

İLK ULUÇ YAZMIŞTI

'Çılgın proje'yi gündeme ilk Hıncal Uluç getirmişti. Başbakan'la telefon görüşmesi yapan Uluç köşesinde şunları yazmıştı: "İki cümle ile projenin adını söyledi. Telefon elimde dondum kaldım.. Bu İstanbul konusunda bugüne dek duyduğum en çılgın proje.. Biri bana "Bin proje say" dese, bin gün izin verse aklıma gelmez. Öyle çılgın.

Bu projeyi, bir TV canlı yayınında Türk ve Dünya (Dünya.. Bu sözcüğe dikkat edin. Şifre o.) kamuoyuna açıklamak Başbakanın hakkı.."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber