Koncuk: Ağustos'ta en az 60 bin kadrolu öğretmen atanmasını istiyoruz

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 16 Haziran 2011 10:21, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, öğretmen atamalarında hem 2010 KPSS'de mağdur olan öğretmenler hem de haziran ayında mezun olan 50 bin eğitim fakültesi mezununun hesaba katılması gerektiğini ifade ederek, "Bu nedenle Türk Eğitim-Sen olarak Milli Eğitim Bakanlığı'nın ağustos ayında en az 60 bin kadrolu öğretmen ataması yapmasını istiyoruz" dedi.

2010-2011 eğitim-öğretim yılı sonu dolayısıyla açıklamalarda bulunan Koncuk, bu eğitim-öğretim yılının kangren haline gelen sorunlarla sona erdiğini belirterek, "Eğitim ehil olmayan ellerde yönetilmiş, eğitimin temel sorunlarına çözüm üretilememiş, eğitim çalışanları yalnız bırakılmıştır. Eğitime ayrılan bütçe yetersizdir, eğitimde özelleştirme son sürat devam etmiştir, sınav sistemleri iflas etmiştir, okullar kaderlerine terk edilmiştir" dedi.

Yeni kurulacak hükümette Milli Eğitim Bakanının kesinlikle denenmiş bir isim olmaması gerektiğini kaydeden Koncuk, "Çünkü AKP iktidarının bugüne kadarki iki Milli Eğitim Bakanı da bu işi kotaramadığını çok net göstermiştir. Yeni Milli Eğitim Bakanı işinin ehli olmalı, yandaş kayırmacılığı ve kadrolaşmaya son vermeli, eğitim çalışanlarının tamamını kucaklamalı, haksız, hukuksuz uygulamalardan uzak durmalı, usulsüz atamalar yapmamalı, öğretmen atamalarını artırmalı, eğitim çalışanlarının beklentilerini ve

taleplerini karşılayabilmeli, verdiği sözleri tutmalı, MEB'i şeffaf yönetmeli, eğitimin gerçek sorunlarına çözüm üretmelidir" ifadelerini kullandı.

"AĞUSTOS AYINDA EN AZ 60 BİN KADROLU ÖĞRETMEN ATANMASINI İSTİYORUZ"

Bu eğitim-öğretim yılında yine en büyük sorunun öğretmen açığı olarak ortaya çıktığını ve öğretmen atamalarının sürekli Maliye Bakanlığı'nın insafına terk edildiğini ifade eden Koncuk, "Maliye Bakanlığı ne kadar kadro verirse, Milli Eğitim Bakanlığı bunu kabul etmiş ve öğretmenlerin kadro hakkı için hiçbir girişimde bulunmamıştır. Bu dönemde Milli Eğitim Bakanlığı öğretmen ataması konusunda sınıfta kalmıştır. Ayakları yere sağlam basan bir öğretmen atama politikası oluşturulamamış, öğretmenler her yıl

30 bin, 40 bin civarında yapılan alımlarla atanma şansı elde etmeye çalışmıştır. Atanamayan öğretmenlerin sayısı 9 yılda 6.3 kat artmıştır. Ehil olmayan yönetim anlayışı, Türkiye'de ataması yapılmayan öğretmen ordusu yaratmayı başarmıştır. Bilindiği gibi Milli Eğitim Bakanlığı 2011 yılı için ağustos ayında 55 bin öğretmen ataması yapılacağını açıklamıştı. Daha sonra bakanlık fikir değiştirmiş, 1 Haziran tarihinde seçim yatırımı olarak 28 bin 486 öğretmenin atamasını yapmıştır. Ancak bu atamaların yaklaşık

15 binini sözleşmeliden kadroya geçenler oluşturmuştur. Yeni atananların sayısı ise 13 bin civarındadır. Kanun Hükmünde Kararname ile sözleşmeliler kadroya geçirildiği için yeni atanacak öğretmenler mağdur olmuştur" dedi.

Koncuk, bakanlığın 6 Temmuz 2011 tarihinde de 15 bin sözleşmeli öğretmen alınacağını duyurduğunu, fakat sözleşmeliler kadroya geçirildiği için bu alımın iptal edildiğini vurgulayan Koncuk, "Temmuzda öğretmen ataması yapılacağına dair bir beklenti oluştuğundan bakanlık dün 6 Temmuz tarihinde 6 bin 575 kadrolu öğretmen ataması yapılacağını açıkladı. Başbakan'ın açıklamasına göre MEB'in ağustos ayında atayacağı öğretmen sayısı ise sadece 10 bin. Bu kadar az sayıda alım ne atama bekleyen öğretmenlerin

talebini ne de öğretmen ihtiyacını karşılayacaktır. Milli Eğitim Bakanı Çubukçu, verdiği sözleri tutma becerisine sahip olmadığını bir kez daha göstermiştir. Öğretmenler ne yazık ki bu süreçte atamaları doğru düzgün planlamaktan aciz, sürekli değişen kararlarıyla atama takvimini bir türlü belirleyemeyen bir bakanlık ile karşı karşıya bırakılmıştır. Bu noktada Milli Eğitim Bakanlığı atama takvimini en kısa sürede açıklamalı, öğretmenlerin yaşadığı belirsizliğe son vermelidir. Öğretmen atamalarında hem 2010

KPSS'de mağdur olan öğretmenler hem de haziran ayında mezun olan 50 bin Eğitim Fakültesi mezunu hesaba katılmalıdır. Bu nedenle Türk Eğitim-Sen olarak Milli Eğitim Bakanlığı'nın ağustos ayında en az 60 bin kadrolu öğretmen ataması yapmasını istiyoruz. Atama bekleyen öğretmenlerin hakkının yenmemesi için, geleceğe umutla bakmaları için, yüreklerinin bir nebze de olsa rahatlaması için ağustos ayında en az 60 bin öğretmen ataması zorunludur" diye konuştu.

"SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMENLİĞİN TAMAMEN KALDIRILMASI İÇİN KANUNİ DÜZENLEME YAPILMALIDIR"

Siyasi erkin sözleşmelilere verdiği sözü nihayet seçim öncesinde yerine getirdiğini ve sözleşmelilik uygulamasını yaygınlaştıran iktidarın yıllardır 'Çin işkencesi' yaşattığı sözleşmelilere geç olsa da hakkını teslim ettiğini kaydeden Koncuk, "Şimdi sözleşmelilik uygulamasına devam edilip edilmeyeceği önemlidir. Milli Eğitim Bakanlığı, Kanun Hükmünde Kararname doğrultusunda sözleşmelilerin kadroya alınmasının ardından bir basın açıklaması yaparak, bundan sonra öğretmen atamalarının tamamının kadrolu

olacağını duyurmuştur. Bu durum öğretmenlerimiz açısından olumlu bir gelişmedir. Zaten bir yanda sözleşmeliler kadroya alınırken, diğer yanda sözleşmeli öğretmen uygulamasına devam edilmesi hem büyük bir çelişki olacaktı hem de hukuka aykırılık teşkil edecekti. Bu noktada, sendika olarak talebimiz önümüzdeki süreçte Milli Eğitim Bakanlığı'nın hiçbir şekilde sözleşmeli öğretmen alımı yapmamasıdır. Zira Kanun Hükmünde Kararname sözleşmeliliği tamamen kaldırmamakta, sadece sözleşmeli personelin kadroya

geçişini olanaklı kılmaktadır. Bu nedenle tüm alımların kadrolu olarak yapılması için 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4/B ve 4/C maddelerinin iptal edilmesi gerekmektedir" dedi.

Öğretmen açığının ne yazık ki ücretli öğretmenler marifetiyle giderilmeye çalışıldığına dikkat çeken Koncuk, "Büyük bir insanlık dramı olan ücretli öğretmenlik uygulaması insan sömürüsüdür. Bugün Milli Eğitim Bakanlığı'nda istihdam edilen ücretli öğretmen sayısı 77 bin 601'dir. Bugüne kadar gelen yanlış politikalar sonucunda ücretli öğretmen sayısı tavan yapmıştır. Bu yanlış politikaya da hemen son verilmelidir. Artık eğitim alanında da sözleşmeli, ücretli şeklinde istihdam modelleri tamamen

çıkarılmalıdır, tüm öğretmenler kadrolu olarak alınmalıdır" şeklinde konuştu.

OECD'nin Bir Bakışta Eğitim 2010 Raporu'na göre öğretmen başına düşen öğrenci sayısında OECD ülkeleri ortalamasının ilköğretimde 16,4, ortaöğretimde 13,7 olduğunu ifade eden Koncuk, Türkiye'de ise öğretmen başına düşen öğrenci sayısının ilköğretimde 21, ortaöğretimde 18, OECD ülkeleri baz alındığında ilköğretimde öğretmen açığının 141 bin 563, ortaöğretimde de 67 bin 105 olmak üzere toplam 208 bin 668 olduğunu söyledi. Eğitimcilerin en büyük sorunlarından birisinin maddi sorunlar olduğuna dikkat çeken

Koncuk, "Borcu borçla kapatma yoluna giden, geçim çarkını düşe kalka döndürebilen eğitim çalışanları yıllardır azla yetinmektedir. Pastadan payını bir türlü alamayan, aksine giderek yoksullaşan kesimlerden biri olan eğitimciler, yüzde 4'lük zam oranlarına mahkum edilmiştir. Kaşıkla verip, kepçeyle alanlara karşı sus pus olan Milli Eğitim Bakanlığı da, eğitim çalışanlarını yalnız bırakmıştır. Tüm bu olumsuzluklara göğüs germeye çalışan eğitimcilerin artık canına tak etmiştir. Yeni kurulacak hükümetin ücret

artışlarında insaflı davranmasını, eğitim çalışanlarının haklarını gözetmesini, ekonomik büyümeden çalışanına da pay vermesini talep ediyoruz. Öte yandan Milli Eğitim Bakanlığı şefi, hizmetlisi, daktilografı, teknisyeni kısacası tüm eğitim çalışanlarını kucaklayıcı bir anlayış içerisinde olmamıştır. Milli Eğitim Bakanlığı yandaşları koruma, kollama bakanlığı haline gelmiştir. Kendisinden olmayanı yok sayan MEB'e eğitim çalışanlarının güveni ve inancı kalmamıştır. Tüm sorunlarla 2010-2011 eğitim-öğretim yılı

tamamlanmaktadır. Umudumuz yeni Milli Eğitim Bakanının diğer bakanlar gibi vurdumduymaz davranmamasıdır. Yeni eğitim-öğretim yılına eğitimin ve eğitim çalışanlarının sorunları çözülmüş olarak başlanmalıdır" diye konuştu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber