Bakan Dinçer'den yeni bir hata
Milli Eğitim Bakanı Sayın Ömer DİNÇER'in dünkü röportajında hukuki zeminde var olduğu halde, olmadığını, bu konuda soru soran öğretmenin hukuk bilmediğini ifade etmesine benzer bir durum bugünkü röportajda da ortaya çıktı.
Bakana sorulan bir soru üzerine soru ile çokça ilgili olmasa da; Eğitim Öğretimin aksamaması için yılda bir kez özür grubu yer değiştirme yapacaklarını, öğretmenin mağdur olmaması için; doğum olayında kişiye bir yıl ücretsiz izin alabilmesi için düzenleme yapacakları yönünde ifadeler kullandı.
Sayın bakana hatırlatalım doğum yapan kişi isterse bir yıl ücretsiz izni yıllardır alıyor. Son çıkan Torba yasaya göre ise iki yıl alabiliyor. Doğum yapanın eşi de isterse iki yıl ücretsiz izin alabiliyor.
Sayın bakan teşkilat yasasında arkadaşlar bunu unutmuş olabilirler diyerek eksikliği daha da pekiştirdi.
Bu noktada; Teşkilatla ilgili 652 sayılı KHK'da;
Özür grubu yer değiştirmek isteyip isteği gerçekleştirilemeyenlerle ilgili;
? (5) Özüre dayalı yer değiştirme istekleri hizmet puanı sıralamasındaki yetersizlik sonucu yerine getirilemeyenlere, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 72 nci maddesi kapsamına girenlerin hakları saklı kalmak kaydıyla, istekleri hâlinde istekte bulundukları yere atanmaya hak kazanıncaya kadar, aylıksız izin verilebilir. Bu şekilde aylıksız izin verilen öğretmenler, bağlı bulundukları il millî eğitim müdürlüklerine bu amaçla tahsis edilmiş bulunan boş öğretmen kadrolarına aylıksız izinli olmak şartıyla atanır. Bunların atandıkları bu kadrolar aylıksız izin süresiyle sınırlı olarak saklı tutulur. Ancak, aylıksız izne ayrılan öğretmenler, üçüncü yıl sonuna kadar istedikleri yere atamalarının yapılamaması hâlinde durumlarına uygun boş öğretmen kadrolarına öncelikle atanırlar.?
Hükmünün yer aldığını gözden kaçırmayalım.
Ayrıca, hatırlatalım: Memur isterse sağlık özrüne dayalı olarak ücretli ve ücretsiz izinler alabildiği gibi eş, çocuk, anne, baba ve kardeş için 6 aya kadar ücretli refakat izni de alabilmektedir?
Bugün yapılan röportajdan ben; FATİH Projesinin planlandığı gibi dört yılda tamamlanamayacağını, bu projede akıllı tahtaların yanında normal tahtalarımızın da bulunacağını, kıyafetin serbest olup olmaması konusunda hiçbir çalışma ve kararın bulunmadığını, başka kurumlarda bulunan öğretmenlerin tamamının görevlendirmelerinin iptalinin söz konusu olmadığını, tek tip kıyafetin ideolojik olduğunu bu nedenle kaldırılmasına karşı çıkıldığını, 4+4+4+4 şeklinde uygulanacak olan yeni eğitim sistemine karşı çıkışların yaklaşımların ideolojik olduğunu, okulların her gece açılmayacağını açılacağı zamanlarda görev alacak öğretmene ücret verileceğini, öğretmen atamalarının Ağustos'ta yapılacağını, özür grubu atamaların Eylül'de yapılacağını anladım.
Özür grubunun İlk Atamadan sonra yapılmasının sakıncalarını daha önce ele almıştık. Biz yine de susma hakkımızı kullanalım ve çokça yorum yapmayalım.
Geçenlerde Ahmet HAKAN'ın bakanlarla ilgili yaptığı değerlendirmede;
ÖMER DİNÇER: Önündeki dosyalara gömülmüş hiç durmadan çalışan bir adam... Ömer Dinçer denildiğinde bende uyandırdığı imaj bu... Nasıl görünüyorum, nasıl algılanıyorum, nasıl değerlendiriliyorum? Bunlarla asla meşgul değil... Bu yüzden de kayıpta... Konuşmuyor, açıklamıyor, izah etmiyor... Daha da kötüsü konuşmayı, açıklamayı, izah etmeyi gereksiz görüyor. İşte bu nedenle eğitimi ne hale getirirse getirsin, asla iyi bir imaj veremeyecek.
Cümleleriyle açıklamıştı sayın DİNÇER'i. Sayın DİNÇER son günlerde kafasını kaldırıp TV'leri dolaşıyorsa da sorulmayan sorulara (çalışmadığı konular olmasına rağmen) olmadık cevaplar vermesiyle gündeme oturmaya başlıyor?
Böyle devam ederse seçimlerin hemen akabinde ele aldığımız ?Milli Eğitim Bakanı belirlenirken tek bir amaç olmalı: Zaman kaybetmemek? yazı içeriğimiz maalesef gerçek olacak?
Saygılarımla?
Maksut BALMUK
Eğitim Yöneticisi