DP eski genel başkanından 'Anayasa' değerlendirmesi

Eski Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Süleyman Soylu, "yeni anayasa, din ve vicdan özgürlüğünün teminat altına alındığı bir anayasa olmalıdır" dedi.

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 02 Haziran 2012 18:08, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Akhisar Hamle Eğitim Gönüllüleri Derneği (HEGDER) ve Akhisar Meslek Yüksek Okulu tarafından Celal Bayar Üniversitesi (CBÜ) Akhisar Meslek Yüksek Okulu Konferans Salonu'nda "Nasıl Bir Anayasa?" konulu bir konferans düzenlendi. Programa, Akhisar İlçe Emniyet Müdürü Abdurrahman Yolcu, İlçe Milli Eğitim Müdürü Süleyman Mermer, daire amirleri, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütleri ve vatandaşlar katıldı. Program HEGDER Başkanı Hakan Özkan'ın açılış konuşmasıyla başladı. Özkan, "Bu programı düzenlerken HEGDER olarak tek amacımız vardı; toplumun yeni bir anayasaya olan ihtiyacının seslendirilmesi. Peki bu anayasa nasıl olmalı ve nasıl hazırlanmalıydı? İşte hepimizin kafasında olan bu soruların cevap bulabilmesi için yeni anayasanın hazırlanması sürecinde aktif bir rol alarak milletimizi bu konuda aydınlatmaya çalışan Süleyman Soylu Bey'i davet etmeyi düşündük. Davetimize icabet edip Akhisar'a gelme nezaketini gösteren Süleyman Bey'e çok teşekkür ediyoruz" dedi.

Eski DP Genel Başkanı Süleyman Soylu ise, konferansta yeni anayasanın kucaklayıcı, eşit yaşama imkanı vermesi gerektiğini söyledi. Soylu, "Kardeşlik mutabakatının iyi bir şekilde tesis edilmesi gerekir. Yepyeni bir dünyanın içerisindeyiz. Eğer Türkiye bu yeni dünyada yer almak istiyorsa elbette ki eski Türkiye alışkanlıklarını bırakmalı, daha geniş bir ufukla ve vizyonla ve illaki bu coğrafyanın bize bıraktığı nimetleri de bilerek gerçekleştirebilme şansına sahip olabilir. Bugün Türkiye'de yeni anayasanın yapılması konusunda yüzde 96 temsili olan bir Meclis'in meşruiyet problemi yoktur. Bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi bir kurucu meclis hüviyetindedir. seçime giderken de anayasal öncelikleri ortaya koyarak gitmişlerdir. Bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi anayasa yapma meşruiyetine sahiptir. İkincisi kimlikler meselesidir. 21. yüzyıldayız. Bu yüzyıl tek tipleştirici bir yüzyıl değildir. Tam tersi üstün zenginliklerin korunması gereken bir yüzyıldır. Türkiye önünde duran Kürt, Alevi ve cinsiyet meselelerini halletmelidir. Türkiye, bunların üzerinden yeni bir süreç ortaya koymalı ve tüm zenginliklerimizi korumalıdır. Kimse kendi dininden dolayı sıkıntı çekmemeli ve kimliğini gizlememelidir. Din ve vicdan özgürlüğünün teminat altına alındığı bir anayasa yapılmalıdır" diye konuştu.

Yeni anayasada asıl amacın ikiye ayrılması gerektiğini belirten Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:

"Birincisi aidiyet ve mutluluk için yazılmalıdır. Başörtülü kadın da, başörtüsüz kadın da kendisine ait hissedecek. Üç yaşındaki çocukta, 25 yaşındaki adam da, 80 yaşındaki insan da kendisini bu anayasaya ait hissedecek. Kürt de, Gürcü de, Türk de, Çerkez de, Boşnak da kendini bu anayasaya ait hissedecek. Ait hissetmenin ötesinde mutlu olacak, mutlu edecek. Güçlü devlete karşı güçsüz bireyi muhafaza eden ve önceleyen bir anayasa olmalıdır. Anayasalar kutsal metinler değildir değişebilirler."

Soylu ayrıca, Türkiye'de başkanlık sisteminin tartışılmaya başlandığını ve yeni dünya düzeninin Türkiye'de başkanlık sistemini getireceğini belirtti. Programın sonunda Süleyman Soylu'ya katkılarından dolayı plaket ve hediye takdim edildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber