Enflasyon canavarı 4 yerden besleniyor

Kaynak : Bugün
Haber Giriş : 20 Ağustos 2012 13:06, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:00

Merkez Bankası, Türkiye'de enflasyonun Avrupa Birliği'nde olduğu gibi yüzde 5-6'lar seviyesine düşmemesinin nedenlerini araştırdı.

Ortaya 4 alanda çarpıcı sonuçlar çıktı.

Merkez Bankası, Türkiye'de enflasyonun yüzde 5- 6'lara düşmemesinin nedenleri konusunda dikkat çekici bir araştırmaya imza attı. Merkez Bankası'nın yaptığı araştırmaya göre enflasyonun yüksek seyrinde Türkiye'ye özgü yapısal faktörler etkili oluyor. Enerjide dışa bağımlılığın yanı sıra, sektörün rekabet yapısı ve akaryakıt ürünlerinde vergi, üretim ve dağıtım zinciri; tarım ve gıda sektörlerinde yurtiçi rekabet ve verimlilikteki düşük seviye; alkol-tütün ürünlerinde ise vergi politikası enflasyonu olumsuz etkileyen unsurlar olarak öne çıkıyor.

İşte o tespitler:

1- Hazır yemek ucuz değil

Sektörün girdi maliyetlerinin yüzde 52'sini oluşturan gıdadaki fiyat artışları yemek fiyatlarını direkt etkiliyor. Çalışanlara yapılan ödemelerin yüzde 15 ile ikinci en yüksek payı alması nedeniyle asgari ücret gelişmeleri fiyatların seyrine etki ediyor. Enerji, kira ve mali aracı kuruluşlara yapılan ödemeler de maliyetleri etkililiyor.

2- Tütüne zam yaparken enflasyona dikkat

Türkiye'de alkollü içecek ve tütün ürünlerinde vergi oranları sıklıkla değiştiriliyor. Maliye politikası-enflasyon ilişkisinde önemli bir yer tutuyor. Son yıllarda vergi gelirlerini artırmak amacıyla alkollü içecek ve tütün mamullerinde yapılan ÖTV ayarlamaları tüketici enflasyonunu olumsuz yönde etkiliyor. Özellikle, 2010 ve 2011 yıllarında alkollü içecekler ve tütün ürünleri tüketici enflasyonuna sırasıyla 1,31 ve 1,09 puan katkıda bulundu. Bu ilgili yıl enflasyon hedeflerinin yaklaşık yüzde 20'sini oluşturdu. Bu çerçevede, özellikle tütün ürünlerinde bir vergi düzenlemesine gidileceğinde bunun enflasyonist etkisi daima göz önünde bulundurulmalı.

3- Tarımda koruma önlemleri etkili

Gıdada özellikle meyve-sebze gibi ürünlerin fiyatları sürekli ön planda. IMF'nin 2011 yılı çalışması Türkiye'nin işlenmemiş gıda ürünleri ihraç ederken, ithalatın sınırlı olduğunu ve dolayısıyla uluslararası ticaretin yurtiçi fiyatları yumuşatıcı etkisinden faydalanamadığına değiniyor. Ayrıca yüksek ithalat gümrük vergisi ve sıkı kotalar ile çiftçilerin desteklendiği eleştirisinde bulunuyor. OECD, ithal korumacılığına ek olarak tarımsal verimliliğin düşük ve verimlilik artışlarının oldukça yavaş olduğunu belirtiyor. Dünya Ticaret Örgütü'ne göre ise anılan etkilerle Türkiye- 'de tarımsal ürün fiyatları dünya ortalamasının üzerinde seyrediyor. Genel olarak söz konusu çalışmalar tarım ve gıda sektörlerinde yurtiçi rekabetin geliştirilmesi gerektiği noktasında birleşiliyor.

4- Benzindeki dağıtım maliyeti AB'nin 2 katı

Türkiye'de vergiler akaryakıt fiyatlarının önemli bir kısmını oluşturuyor. Vergi oranları genelde yukarı yönlü ayarlanıyor. Uluslararası karşılaştırmalarda akaryakıtın dolar bazında litre fiyatının yüksekliğinde Türkiye Norveç ile birlikte ilk sıralarda. Ancak vergi hariç litre başına akaryakıt (kurşunsuz benzin) fiyatında Türkiye en yüksek fiyata sahip. Bu durum akaryakıt üzerindeki vergi yüküne ek olarak; arz zincirindeki basamaklara ve bunların fiyatlama davranışlarının önemine dikkat çekiyor. Türkiye'de akaryakıtta dağıtım marjı AB ortalamasının yaklaşık iki katı

ERDOĞAN SÜZER

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber