Özhaseki: Şehrin geleceğini o şehirde yaşayan insanların ufukları belirliyor

Yöneticilerin değişimi iyi görüp ayak uydurmasıyla şehirler gelişebiliyor.? dedi.

Başkan Mehmet Özhaseki, 18 yıl boyunca şehirde kentsel dönüşümün nasıl yapıldığını anlattı. Mehmet Özhaseki, dünyada hızlı bir değişim yaşandığını ve bunu okuyamayan insanların, şehirlerin geleceklerinin de olmayacağına işaret etti. Özhaseki, şehirlerin gelişmesi adına bu değişimi iyi okuyup ayak uydurması gerektiğini belirterek, şehirlerin geleceğini, o şehirde yaşayan yöneticiler, insanların ufuklarının belirlediğine işaret etti. 18 yıl önce göreve geldiklerinde, şehirle ilgili çok ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldıklarını aktaran Özhaseki, en az 50 mahallede altyapının olmadığını ve kanalizasyonun açıktaki kanallardan gittiğini hatırlattı. Göreve geldiklerinde, şehrin imarı ile ilgili önce alt yapıyı çözme adına ciddi yatırımlar yaptıklarını hatırlatan Özhaseki, gecekondu istilasını gecekondu önleme bölgeleriyle çözdüklerini anlattı. Özhaseki, insanlara bu bölgede sağlıklı yaşam şartları ve huzurlu bir ortam sunarak, çözüme kavuşturduklarını anlattı.

?EKİP OLARAK BAŞLADIK VE 18 YILDIR BİR GAYRET İÇERİSİNDEYİZ?

Özhaseki, 18 yıldır ciddi bir çaba içerisinde olduklarını ifade etti. Bu süreçte, herkesin yaptığı gibi günübirlik hizmetler, biraz peyzaj ve makyajla günü geçirebileceklerini, fakat yeni bakış, yeni bir vizyon ile ortaya çıktıklarını kaydetti. Özhaseki, şöyle dedi:

"Şehrin sorunu varsa, büyük olursa olsun, belalı olursa olsun çözüm bulmak istedik. Önce altyapı ile uğraştık altyapı yaptık. Şehirde el değmediğimiz yer kalmadı. Her yerde uğraş oldu. Bir taraftan da şehri geleceğe taşıyacak çalışma oldu. İkinci devlet üniversitesi için de çalıştık, sonucu aldık. Kayseri için Kayseri'nin çocukları için uğraştık. Biz yapmasak kim yapacak. Kimse yapmaz. Erciyes'te devasa proje, büyük bir devlet hastanesi, bölge hastanesi yapılıyor. Fakir ve fukaraya, ihtiyaç sahiplerine ve üniversiteye giden gençlerimize destek verdik ve sahip çıktık. Spor salonları yaptık. Stat yapımı için birçok sorun yaşadık ama buna rağmen her şeyi tamamladık.?

Şehirlerin cansız bir varlık gibi göründüğünü ama şehirlerin de birer canlı organizma olduğunu dile getiren Başkan Özhaseki, ?Onların da kendine has ruhu var. Kimliği de var. Hatta şehirlerin de ömrü var. Uzun da kısa da olsa ömürleri var. Onlar bir takım bakımlar istiyor. İhtimam göstermek istiyor. İnsan gibi makyaj istiyor. Eline, yüzüne şekil verilmesi gerekiyor. Yönetici olarak buna bakmak gerekir. Şehir yöneticileri şunu bilmelidir ki müthiş bir değişimin olduğu dönem yaşanıyor. Daha önce oldu mu bilmiyorum. Ama hatırladığım kadarıyla yok gibi ve çok hızlı bir değişim var. Aynı zamanda da boyutlu devam ediyor. Zamanında tedbirler alır ve değişimi doğru okursanız, vaziyetini ona göre biçimlendiriyorsunuz ve şehri ileriye doğru ona göre biçimlendiriyorsunuz. Yeni bir fikir benimsemezseniz şehir geriye doğru gidiyor. Şehirlerin geleceğini, o şehirde yaşayan insanların ufukları belirliyor. Özellikle yöneticilerin ufukları, geleceğe ait planlara, varsa ve risk almaktan korkmuyorsa sabırla inançla üzerine gidiyorsa, o şehirdeki insanlarla uyum içinde ise şehirler büyüyor ve gelişiyor. Olumsuz ise bunlar yaşayan insanların, herkesin ufukları yoksa ve küçük basit şeylerin peşine düşmüş, küçük kavgalarla ve hırslarla zamanları geçiyorsa şehirler geriye gidiyor. Bütün bunları da izliyoruz.? dedi.

Göreve geldiklerinde, kaçak yapının çok fazla olduğunu ve altyapı sıkıntısının büyük olduğuna dikkat çeken Özhaseki, ?50 mahallede altyapı yoktu. Açıkta kanalizasyon vardı. Şehrin etrafı sorunluydu. Bu şehirde kültür ve estetikten bahsedemezdiniz. Önce altyapıdan başladık. Gecekondu önleme bölgesi ile insanlarımızın barınma sorunlarını aştık ve sağlıklı ortama kavuşturduk. Jandarma dipçiğinde kavgayla yıkım olmadı. Dönüşüm projeleri, su boruları, kanallar, arıtma tesisleri arkasından geldi. Sonra üst yapıyla uğraşıyordu. Üst yapıyı çözmeye çalıştık. Ufak tefek eksiklerimiz var ve giderilebilir. Bütün yollar elden geçti. Yeşil alanlar arttı. Birkaç tane parkımız vardı ve işgal içindeydi, şimdi 700 civarında parkımız var. İnsanlarımızın oturabildikleri mekanlar oldu. Sosyal faaliyetler eksik olmadı ve yapıldı.? şeklinde konuştu.