Personel politikamızda en verimsiz sistem uygulanıyor

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 11 Ekim 2005 00:14, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

DEVLETİN PERSONEL POLİTİKASI

Ülkemizde her konuda olduğu gibi personel politikasında da en verimsiz sistem uygulanmaktadır. Sanki devlet içinde gizli bir el çalışanı verimsiz hale getirmek için özel olarak çaba sarf ediyor.

Örneğin devlette verimli çalışanın ve üretenin hiçbir değeri yok. Hatta çalışmak enayilik sayılıyor. Çünkü çalışan kimse yıpranıyor, iş yaptığı için hata yapabiliyor, amirleri ile karşı karşıya gelebiliyor?

Oysa çalışmayan için devletten daha güzel (!) bir kapı yok. Çalışmayanın fazla bir şikâyeti de yok. Zaten çalışıp şikayet edene ?beğenmiyorsan çek git? diyenler de çalışmayanlar, onların yakınları ve hem tembel olup hem de devlet kapısına kapak atamayanlardır. Yoksa çalışana hakkını vermek yerine başka yollar göstermek insani ve medeni bir davranış olmadığı gibi sağlıklı düşünen normal bir insanın yapacağı davranış değildir. Devlet içinde başarılı bir şekilde çalışanlar ve devlete büyük katkısı olanlar ise olumsuzlukları ve özel sektörde kendi şartlarında bulunan insanların 3-5 kat daha fazla maaş aldığını öğrenince isyan etmeye başlıyor?

Bir de kamuda bulunan ancak çalışmayan insanların ağzında sakız olmuş bir laf vardır. ?Devletin işi yürür?. Böyle düşünmekte haklıdırlar kendilerince. Çünkü adamlar yıllarca hiçbir iş yapmadıkları halde devletin işi yürümüştür. Oysa onlar bilmiyorlar ki kendileri çalışmazsa bile çalışarak devletin işini yürüten bir azınlık şanssız gurup vardır. Yoksa işler kendi kendine yürümüyor. Yürüseydi piyasadaki kurt şirketler bunu devletten daha önce kullanırlar ve onca yüksek maaşa eleman çalıştırmazlardı. Onlar da ?şirketin işi yürür? der otururlardı. Acaba gelişmiş ülkelerde de ?devletin işi yürür? diyerek hiçbir iş yapmayan bir gurup var mıdır devlet kademelerinde?

Siyasetçilerimiz de herhalde aynı şekilde düşünüyorlar ki devlette çalışana ve üretene sadaka mesabesinde ücret vermeyi marifet saymaktadırlar. Zam yaparken kendilerini Avrupa devletleri ile kıyaslama gafletinde bulunan siyasetçiler maaş zammında nedense Afrika ülkelerin bile gerisinde kaldıklarını görmezlikten gelirler(!).

Bunca olumsuzluk içerisinde verimli bir şekilde çalışan insanlar karşılığını alamadıkları için bir kenara çekilmeye başlarlar. En iyi ihtimalle üretkenlikleri büyük ölçüde azalır. Devlet kurumları iş yapamaz hale gelir.

Günümüzde kamu personel sınavı ile en başarılı ve zeki insanlar devlet bünyesinde istihdam edilmektedirler. Ancak bu insanlar;

- Piyasada çalışan ve kendileri kadar başarılı olmayan meslektaşlarının kendilerinin 3-5 katı maaş aldıklarını anlaması,

- Çalışmalarının karşılığında takdir beklerken tekdir edilmeleri,

- Kendisinin yarısı kadar bir iş yaptığı halde mülakat(=torpil) gibi küçük bir fark ile eleman alan bir kuruma geçerek yüksek maaş alan şanslı gurubu görmesi

- Aynı kurumda oturmanın, çalışmaktan daha çok pirim yaptığını görmesi,

- Sorumluluğu olmayan bir işçinin müdürün 2-3 kat fazla maaş aldığını görmesi,

- Kurumu kendi ve (kartvizitlerini taşıdıkları) yakınlarının çıkarı için kullanmanın hem çevre edinme hem mali yönden hem de üst düzey ilişkiler yönünden daha avantajlı olduğunu anlaması,

durumunda psikolojilerinin ne hale geleceğini hakkımızda karar verenlerin anlamasını beklemek herhalde ülkemiz için biraz lükse kaçar.

Devletin ilerlemesi ancak akıllıca bir idare ile mümkündür. Bahsettiğimiz tarzda binlerce olumsuz ve mantıksız durumu sürdürerek kalkınmayı beklemek abesle iştigal olur. (Belki de onların kalkınmak gibi bir dertleri yoktur. O da bizim gibi safların bir kuruntusudur)

Dilerim bu ülkedeki herkes salim kafa ile düşünmeyi öğrenir. AB kapısında bekleyen ülkemizde yöneticilerimiz de AB yöneticileri gibi düşünme erdemini elde ederler.

Yaşar AYAZ
İnşaat Yüksek Mühendisi

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber