Müftü Altun, Kerbela'yı anlattı

Hz. Ömer'in halifeliği döneminde Muharrem ayının ilk gününün hicri takvimin başlangıcı olarak kabul edildiğini dile getiren Müftü Altun, bu ay içerisinde önemli olayların yaşandığına dikkat çekti. Altun şöyle devam etti: "Müslümanlar, müşriklerin zulmünden kurtularak, İslam'ı yayma adına Miladi 622 yılında Mekke'den Medine'ye hicret etmiştir. Hicretten 17 yıl sonra, Hz. Ömer'in halifeliği döneminde, Hz. Peygamber'in, hicret ettiği yıl olan miladi 622 senenin ilk ayı olan Muharrem ayının ilk günü ise İslam âleminde yılbaşı olarak kabul edilmiştir. Kerbela hadisesinin Miladi 680 yılında yaşanmış olup, Kerbela'da Peygamberimizin torunu Hz. Hüseyin ile aile fertlerinden 70 kişi şehit edildi. İslam'a ve Hz. Peygamber'e bağlı olduğunu söyleyen her kesimden insanın bu acı olaydan ders çıkartması gerekiyor. Kerbela olayı çok farklı bir hadisedir. Olayı iyi tahlil etmek gerekiyor. Kerbela olayının ne hâkimi, ne savcısı, nede avukatıyız. Hazreti Hüseyin'in mübarek başının gövdesinden ayrılmasında alınacak dersler vardır. Şöyle ki, Hazreti Hüseyin kendini öne çıkarsaydı o da saltanata tabi olurdu. Son Peygamber'in(SAV) torunu kendini öne çıkarmamış, hakkın ortaya çıkması hususunda mübarek başını ve canını feda etmiştir."

Aşure gününün İslam ve insanlık tarihinde önemli bir yeri olduğunu söyleyen Altun, "Hz. Peygamber, ?Ramazan ayından sonra en muteber oruç, Muharrem orucudur' diye buyuruyor. Ayrıca Muharrem ayının 10. günü aşure günüdür. Aşure gününün yine bizim gerek insanlık tarihinde gerekse de İslam tarihinde çok farklı bir yeri var. Çok net bilgiler olmamakla birlikte Hz. Adem'in telvesinin kabul edildiği, Hz. Yunus'un balığın karnından kurtuluşunun 10 muharreme denk geldiği, Hz. İbrahim'in ateşten kurtuluşunun 10 muharrem olduğu kaynaklarda intikal yolu ile bize kadar gelmiş bulunmakta. Bunlar aşure günündeki güzel olan şeylerdir." şeklinde konuştu.