Halsizseniz her an hasta olabilirsiniz

Son günlerde çok sayıda insan bu şikayetlerle hastanelerin yolunu tutuyor. Dr. Fatih Hakan Çam ise "Bu aralar, halsizlik ve kırgınlık hissetmeye başladığınız anda hasta olabileceğiniz şüphesi aklınızda bulunsun" diyor.

2013 yılının son haftalarında kendini gösteren soğuk algınlığı benzeri bir çeşit üst solunum yolu enfeksiyonu, Türkiye genelinde yaygınlaşmış durumda. Halsizlik ve kırgınlıkla başlayıp grip benzeri belirtiler veren hastalık nedeniyle birçok insan günlük işlerini bile yapamayacak duruma gelmekten muzdarip. Adeta salgın niteliğini alan hastalığın viral kaynaklı olabileceğini belirten Aile Hekimi Dr. Fatih Hakan Çam, başlangıç döneminde ateş olmadığı için ilaç kullanmanın gerekli olmadığı düşünülse de, hastalığın ilaç kullanmadan daha ağır geçeceği görüşünde.

"Ateş, hastalık ortaya çıktıktan çok daha sonra yükselmeye başladığından hastalar ateşleri yükselene kadar kendilerini hasta kabul etmiyor" diyen Dr. Çam, basit bir yorgunluk olarak hissedilen bu hastalığın zamanla tüm vücutta etki göstererek özellikle aktif çalışanlarda iş kaybına neden olduğunu anlattı. Hastalığın dinlenmeden geçmeyeceğini söyleyen Dr. Çam, "Hastalık viral kaynaklı olduğundan, bir an önce iyileşmek için tedavinin yanında mutlaka istirahat etmek gerekir. Buna rağmen çalışmaya devam etmek hastalığın iyileşme sürecini uzatacaktır. Hastalık sürecinde de çalışandan yeterli verim alınamayacaktır" uyarısında bulundu.

ANTİBİYOTİK KULLANILMALI MI?

Dr. Fatih Hakan Çam, "Bu aralar, halsizlik ve kırgınlık hissetmeye başladığınız anda hasta olabileceğiniz şüphesi aklınızda olsun. Çünkü ertesi gün yatağınızdan kalkmak istemeyebilirsiniz. Eğer şikayetleriniz artacak olursa vakit kaybetmeden aile hekiminize başvurmalısınız. Her ne kadar ilaç kullanmaya gerek görmeseniz de ilaçlar iyileşme sürecinizi hızlandırmak için faydalı olacaktır" ifadesini kullandı.

Antibiyotik kullanımının hekim önerisine bağlı olduğunu vurgulayan Çam, "Hastaların büyük çoğunluğuna, başlangıçta antibiyotik verilmese bile zamanla yükselen ve ateş düşürücülere cevap vermeyen ateş nedeniyle tedavilerine sonradan antibiyotik eklenme ihtiyacı duyuluyor" dedi.

KORUNMAK İÇİN NELER YAPILMALI?

Aile Hekimi Dr. Fatih Hakan Çam, hem tedaviye ek olarak hem de hastalığa yakalanmamak için yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı:

" Soğuk kış aylarında giyinmeye dikkat etmek gerekir. Dışarıya çıkıldığında mümkünse atkı ve bere kullanılmalıdır.

Eğer acil yetişmesi gereken bir işiniz yoksa veya fırsatını bulduysanız dinlenmek için kendinize vakit ayırın. Sosyal faaliyetlerinizi bu dönemde biraz erteleyebilirsiniz.

Bol sıvı tüketin. Bu sizin zinde kalmanızı sağlayacak ve direncinizi arttıracaktır.

Beslenmenize dikkat edin. Öğün atlamayın ve bol bol meyve yiyin.

Uyku düzeninize dikkat edin, uykusuz kalmayın.

UZUN SÜRÜYOR

Ani hava değişikleri nedeniyle kırılan bağışıklık sisteminizin her an bu tür viral enfeksiyonlara açık olduğunu unutmayın. Sağlıklı bireyler bu hastalık dönemini ayakta atlatabilseler de kronik hastalığı olanlar, yaşlılar ve henüz bağışıklık sistemi tam gelişmemiş çocuklar sıkı bir bakıma ve tedaviye ihtiyaç gösterebilir. Hastalık ister viral ister bakteriyel olsun, doktorunuzu durumunuz hakkında bilgilendirin, gerekli gördüğü tedaviyi mutlaka uygulayın. Tedavi sonunda tam iyileşmediğinizi düşünüyorsanız kontrole gidin, çünkü bir kür daha tedavi kullanmanız gerekebilir.

İNATÇI ÖKSÜRÜĞE BAL VE ZENCEFİL

Çoğu hasta diğer rahatsızlıkları geçtiği halde öksürük şikayetinden yakınır. Öksürük genizdeki akıntıdan kaynaklandığından geçmesi biraz zaman alabilir. Bunun için öksürük kesici veya akıntıyı yumuşatıcı ilaçlar önerilse de bal ve zencefil karışımı daha faydalı olabilir. Tedaviye ek olarak nane limon, ıhlamur, adaçayı, ekinezya, kuşburnu gibi bitki çayları ile meyve takviyeleri; vitamin-mineral desteği sağlayacak, boğaz bölgesindeki inflamasyonu bastıracak, akıntıyı azaltacak, sıvı açığınızı kapatmanıza ve direncinizin artmasına yardımcı olacaktır. Viral hastalıkların genelinde, tek başına medikal tedavi hastalığı iyileştirmede yetersiz kalabilir. Hastaya faydalı olacağı düşünülen her türlü takviye ile çok yönlü bir tedavi şekli hastanın bir an önce iyileşmesini sağlayacaktır."