Teşvikte 6 ilin dışında memnun olan yok, kanunda değişiklik şart

Haber Giriş : 17 Temmuz 2006 13:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, teşvik sisteminin çalışmadığını belirterek, Türkiye'nin önce hangi sektörlerde büyüyeceğine karar vermesi gerektiğini söyledi. Hisarcıklıoğlu, ?Her sektöre teşvik vermenin bir manası yok. Teşvik Kanunu'ndan sadece 6 il memnun, diğerleri şikayetçi.? dedi.

Zaman Gazetesi, Türkiye ekonomisini, reel sektörün çatı örgütü Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve yönetim kurulu üyeleri ile birlikte masaya yatırdı. Birlik Başkanı Hisarcıklıoğlu, piyasalardaki dalgalanma, enerjide yaşanan sıkıntılar ve reel sektörün sorunlarına ilişkin değerlendirmelerinde öncelikle rekabetin önünün açılmasını istedi. Devletin ana kuralları koyan ve sadece denetleyen pozisyonunda olması gerektiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, üniversite-sanayi işbirliğinin gelişmesinin önemine işaret etti. Hisarcıklıoğlu'na göre, Türkiye'de kâr etme ayıplanmaktan çıkmalı, elektrik piyasası özel sektörün rekabetine açılmalı. TOBB Başkan Yardımcısı ve Deniz Ticaret Odası Başkan Vekili Halim Mete, Birliğin Yönetim Kurulu üyeleri İbrahim Çağlar ve Mustafa Yardımcı'nın da katıldığı ekonomik durum değerlendirme toplantısında teşvik yasasının yeniden gözden geçirilmesi, sektörel ve bölgesel teşvikler verilmesi, enerji ve istihdam üzerindeki vergilerin kaldırılması ve tarıma yönelik desteklemeler ele alındı.

Başkan Hisarcıklıoğlu, teşvik yasasından beklenen sonucun alınmadığına dikkat çekerek, sistemin değiştirilmesini istedi. Özel sektörü doğru yönlendiren sektörel ve bölgesel bazda teşvik verilmesini öneren Hisarcıklıoğlu, "Teşvik kanunundan 6 vilayet memnun, gerisi şikayetçi. Sistem çalışmıyor. Hangi sektörün büyümesini sağlayacağına bakacak ve ona göre teşvik vereceksin. Her sektöre teşvik vermenin manası yok. Özel sektörü doğru yere kanalize edeceksin. O zaman kaynaklar heder edilmez." dedi. Hisarcıklıoğlu'nun üzerinde durduğu konulardan biri de rekabet: "Bir ülkede üretimin gerçekleşebilmesi için öncelikle rekabeti engelleyen durumların ortadan kaldırılması gerekiyor." Devletin, ana kuralları koyduktan sonra sadece denetleme görevi yapması gerektiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "Rekabet olmayan yerde üretim yapılamaz. Bunun en önemli örneği Sovyetler Birliği'dir. Uzay çalışmalarında ve savunma sanayiinde ABD ile yarışıyordu. Ancak bu ülkenin hiçbir şey olmadan çöküşünün temelinde rekabetin olmaması yatıyor." dedi. Gelişmiş ülkelerde her alanda kuralı halkın seçtiği temsilcilerin koyduğunu, denetlemenin bağımsız kurumlar tarafından yapıldığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "Bu durum sağlandıktan sonra herkesin rekabetini, aklını ve başarılarını ortaya çıkarabileceği ortam oluşmalı. Ancak Türkiye'de bu yapılamadı. Ana kurallar konulup gerekli denetim yapıldıktan sonra kimin üretmek isterse ürettiği, kime satmak isterse sattığı bir durumda yolsuzluk olmaz, kayıt dışı olmaz. Bu durum rekabeti, kaliteyi ve fiyat ucuzluğunu getirir." dedi.

Enerjide gelişme sağlanamadı

Rekabetin önündeki engellerin kaldırılmaması durumunda doğacak sıkıntılara örnek olarak doğalgazda yaşanan problemleri gösteren Birlik Başkanı, "İstanbul'daki üreticiler ve işletmeler kamu yönetiminden metreküpü 450 yeni liraya doğalgaz kullanıyor. İstanbul'un yanı başındaki Çorlu'da ise 350 YTL. Arada 100 yeni lira fark var, İstanbul'daki bu farkı niye ödesin? Bunun rekabete açılması, herkesin daha iyi üretim yapması lazım. Rekabet olmayan bir yerde üretim olmaz." dedi. Türkiye'de rekabetin önündeki engellerin kaldırılmasına mani olarak mikro ekonomik yapısal reformların tamamlanmamasını gösteren Hisarcıklıoğlu, "Yapısal reform yapınca sisteme yeni girenler ve çıkanlar olacak. Reformlar tamamlandığında dışarıda kalma ihtimali olanlar ile mevcut sistem sebebiyle elindeki faydaları kaybedeceklerin lobisi hep güçlü." ifadelerini kullandı. Türkiye'deki reformlarda iç talepler yerine dışarıdan gelen baskıların etkili olduğuna işaret eden Birlik Başkanı, buna örnek olarak Sosyal Güvenlik Reformu'nun IMF'nin baskısı ile çıkarılmasını gösterdi. Rifat Hisarcıklıoğlu, AK Parti'nin 3 Kasım seçimleri öncesinde açıklamış olduğu, 58 ve 59'uncu hükümet programları ile acil eylem planlarında yer alan enerji ile ilgili politikaları destekliyor. Ancak, 4 yıldır bu alanda bir gelişme sağlanmadığını ifade eden Hisarcıklıoğlu, resmi rakamlara göre Türk sanayicisinin dünyanın en pahalı ikinci elektriğini kullandığını kaydetti. Elektrik kesintileri ile ilgili olarak ise TOBB Başkanı, özel sektörün zarar ederek elektrik üretemeyeceği değerlendirmesini yaptı. Bu noktada kamuoyundaki ?kâr etmenin ayıp' şeklinde algılandığını ve bu algılamaya karşı çıktığını söyleyen Hisarcıklıoğlu, "Kâr etmek helal, desteklenmesi lazım. Kâr edilmeyen bir yerde iş üretilemez, iş üretilemeyince de insanlar aç kalır. Biz özel sektörüz, amme hizmeti yapmıyoruz, hayır kurumu gibi çalışmıyoruz." değerlendirmesi yaptı. TOBB Başkanı, tarımdaki desteklemeler konusunda ise dünya genelinde 325 milyar dolarlık destekleme yapıldığını ve süpvansiyonun AB'nin bütçesinin yüzde 40'ına denk geldiği bilgisini verdi.

Erez Sanayi Bölgesi beklemede

İsrail'in saldırılarından sonra gözler ?Ortadoğu barışı için büyük bir umut' diye nitelendirilen Erez Sanayi Bölgesi'ne çevrildi. Hisarcıklıoğlu, Filistin'de kendilerinin öncülüğünde kurulan bölgenin tüm dünyanın takdirini kazandığını söyledi. İkinci intifada öncesinde 5 bin kişinin çalıştığını bildiren Hisarcıklıoğlu, daha sonra İsrail'in Gazze'ye girerek bölgeyi kapattığını ve çalışan sayısının 350'ye indiğini kaydetti. Son dönemde yeniden faaliyete sokulması için çalışmaların başlatıldığını anlatan Hisarcıklıoğlu, ancak bölgede meydana gelen olumsuz gelişmelerden sonra bunun askıya alındığını dile getirdi. TOBB Başkanı, ABD'nin eski Savunma Bakan Yardımcısı Paul Wolfowitz'in kendisine, G-8 ülkelerinden bölge için ayrılan 3 milyar dolarlık kaynaktan en somut çalışmanın ?Erez' olduğunu söylediğini aktardı.

zaman

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber