Okullar ne öğretiyor?

Gayet basit bir soru bu, okul ne öğretir? Çocuklarımızı emanet ettiğimiz okullar ne öğretmeli ve ne öğretiyorlar.

Kaynak : Akşam
Haber Giriş : 12 Mayıs 2015 22:06, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Okullar ne öğretiyor?

TURGAY POLAT

Tabii ülkemizden bakınca herkes bir TEOG ve ÖSYS puanının peşine düşmüş. Sanki okulun tek görevi ve en iyi okul olma kriteri bu sınavlardan yüksek puan almakmış gibi. Ama sonuçlara ve küresel ölçüm kriterlerine baktığımızda hem müfredatı daha yüklü hem de daha karmaşık yapılı olan okullarımız maalesef iyi öğretebilseydi herhalde dünyanın en iyi eğitim sistemine sahip olurduk. Ama kazın ayağı hiç de öyle değil, dünyanın en başarılı eğitim sisteminden bir çocuğu alın ne TEOG'da ne de ÖSYS'de başarılı olma şansı hiç yok. Peki ama neden hayatta o çocuklar bizimkilerden daha başarılı.

Bizim okullarımız ne öğretiyor. Bakın birkaç başlıkta bunları tartışalım. Yabancı dil eğitiminde çok başarısız durumdayız. Okullarımızın %95'inde yabancı dil sıfır seviyesinde oysa diğer ülkelerde ilköğretim dördüncü sınıfta çocuklar ikinci yabancı dili öğrenirken bizde yabancı dil hak getire. Hal böyle olunca dünya vatandaşı olma işi baştan yatıyor. Bu durumda da işgücünde rekabet şansımız azalmış oluyor. Okullarımız öğrencilerini hayata hazırlıyor mu? Bu da hak getire, mezun olanlar hayatı okulu bitirince tanımlıyor çünkü okul hayattan kopuk durumda. Okul kendini ifade edebilen, proje yapabilen, karar verebilen ve en önemlisi düşünebilen çocuklar yetiştirebiliyor mu? Bunların zaten hiçbiri yok. Çocuklarımız iletişim becerisinden yoksun, proje ve inovasyon bilmeyen, kendi başına karar veremeyen bireyler oluyor mezun olunca. Bunların hiçbiri bizde yok yani bu da sıfır.

Peki, bizde bunlar yoksa okullarımız da ne öğretilir. Çocuklarımız diğer ülke çocukları ile hayatta rekabet etme şansını yakalayamıyor. Bu durumda da soruyoruz bizim çocuklarımız okullarda ne öğreniyorlar. Matematik öğretiyoruz desek o da yok, fen de öğrettiğimiz söylenemez, zaten kompozisyon yaz desek bir dilekçe yaz desek o da yok.

Size ilginç bir anekdot anlatayım. Geçtiğimiz yıl bizce çok iyi bir okuldan mezun olan öğrenci ABD'de bir üniversiteye başvuru yapıyor üniversite akademik başarısına göre ön kabulü veriyor. Öğrenciden lise yaptığı sosyal ve kültürel başarıları anlatacağı bir yazı istiyor. Çocuk da işin içinden çıkamayancı bilen birisine başvuruyor. Başvurduğu kişi öğrenciye bunun ABD'deki üniversiteler için çok önemli olduğunu belirtip sporda, sosyal çalışmalarda ve sivil toplum kuruluşları ile yaptığı çalışmaları yazması gerektiğini söylüyor. Öğrenci onun yüzüne bakıp "hocam ben lisede sadece ders çalıştım. Bunları yapmadım ki" demiş.

Çocuklarımıza TEOG'dan 500 aldırabiliriz. LYS' de derece yaptırabiliriz. Hatta okullarımızdan resim, müzik, beden eğitimi derslerini kaldırıp- ki bunu yapan çok okul var- yerine sınava hazırlık derslerini daha fazla koyabiliriz. Öğrencilerin notlarını yükseltip yüksek puan almalarını sağlayabiliriz. İyi de şöyle bir geriye dönüp bakalım elimize ne geçti? Velileri kandırıp hayatta her şey TEOG'muş gibi gösterirseniz öğrencilerin yetkin bireyler yapmak yerine korkan ürken, içe kapanık, üretmeyen insanlar haline getirirseniz sonuç kaçınılmaz olacaktır.

Sonuçta kimse kusura bakmasın ama okullarımızda çağın gerektirdiği hiçbir şey öğretilmiyor. Ama bu ülkenin okulları ve eğitimcileri olarak bu ülkenin çocuklarına karşı sorumluluğunu yerine getirmeyenler tarih önünde hep suçlu olacaklardır. Çünkü onların misyonu geleceği görmek ve onu yönetecek nesiller yetiştirmek değil midir?

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber