'Badana boyamı mahvettiremem' haberine tezkip

28 Eylül 2006 tarihinde Emin Şahin imzası ile gönderilen, "Ben öğrencileri sınıfa sokarak badana boyamı mahvettirmem" başlıklı haberden 01.10.2006 tarihinde haber alınmış olup ilgilinin okul müdürü Bayram Avcı, okul öğretmenleri ve Okul Aile Birliği üyelerini zan altında bırakan açıklamalara tamamen gerçek dışı olup; ilgili nin bahsettiği dialog ve davranışların hiç birisi gerçekleşmemiştir.

Okulumuz öğretmenler kurulunca dönem başında alınan kurul kararlarından konu ile ilgili olan 4.Madde :Yaz döneminde okulumuzun fiziki yapısında gerçekleştirilen düzenlemelerin korunması için gerekenlerin yapılmasına; "ANDIMIZ"ın öğrencilere kısa zamanda ve doğru olarak öğretilmesine; Sınıf ve okul kitaplıklarının geliştirilmesine; Salı ve perşembe günleri ilk ders ne olursa olsun 15 dk. öğrencilerle kitap okunmasına; Öğretmenlerimizin Milli Eğitim'den gelen yazıları okuması, imzalaması ve gerektiğinde not almasına; sabah ve akşam öğrenci giriş - çıkışlarının güvenli olarak yapılmasına; öğrenci sınıfı terk edinceye kadar öğretmenin beklemesine; özellikle sınıf öğretmenlerinin öğrencilere tuvalet alışkanlığını kazandırmasına; özellikle sınıf öğretmenlerinin kendi sınıflarının düzenine, öğrencilerin kılık kıyafetine dikkat etmesine; davranışı bozuk öğrencilerin kurula gönderilmesine; İstiklal Marşı söylenirken konuşulmamasına ve en iyi şekilde söylenmesine, sınıfların Müzik Öğretmeni Ebru Sarıbaş eşliğinde çalışmalarına; 4-5-6-7-8. sınıflarda öğrencilerin her ders defterinin birinci sayfasına İstiklal Marşı'nı, ikinci sayfasına Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'ni, üçüncü sayfasına Atatürk'ün eğitim ve öğretimle ilgili vecizelerini, dördüncü sayfasına Atatürk İlke ve İnkilaplarını yazmalarına, Atatürkçülük'ü açıklamalarına; okul kantinin önünde öğrencilerin yığılmasını önlemek için nöbetçi öğretmenlerin öğrecilerin aralarında dolaşmasına; kantinde satılan malların tüm öğretmenlerce kontrolünün yapılmasına ; yemek arası saatlerde öğrencilerimizin yemek ve benzeri ihtiyaçlarla soğuk havalarda korunma ihtiyacını sınıflar yerine kantinde gidermesine; bahçe nöbeti tutan öğretmenin giriş ve çıkısşlara dikkat etmesine, nöbetçi öğretmenin erken gelip okulu kontrol etmesine; araç-geçre odasından ve laboratuardan öğrencilerin malzeme almamasına, öğretmenlerin gerekli malzemeleri kendilerinin almasına; velilerle olan ilişkilerde resmiyet olmasına, dersi bölerek velilerin öğretmenlerle görüşmemelerine, gerekirse haftada belirli günlerin velilerle görüşme günüseçilmesine, bu durumun veli toplasında belirtilmesine; öğrenci ve velilere güzel bir şekilde hitab edilmesine; 23 eylül de veli toplantısının yapılıp gündemin belirlenmesin; okulumuzTürkçe öğretmeni Orhan Kaya teklifi üzerine bayrak gönderi'nin makarasının değiştirilip törenlerde "Bayrak"ın hareketli hale getirilmesine karar verildi.

Bahsi geçen asılsız haberi yapan ilgili hakkında yasal girişimler tarafımızdan başlatılmıştır. Önceki dönem Müdür ve öğretmenlerinden devraldığımız Eskişehir'in gözde okullarından Murat Atılgan İlköğretim Okulunu eğitim ve öğretim de daha iyi yerlere getirmekten başka hiçbir amacımız yoktur. Kamuoyuna Saygı ile duyurulur.

Murat Atılgan İlköğretim Okulu
Öğretmenleri ve Okul Müdürü
Adına
Av.Gürdal Ören

tezkip yapılan haber

Eskişehir şehir merkezindeki önemli okullardan olan Murat Atılgan İlköğretim okulunda tam gün eğitim yapılmaktadır. Merkezde olması dolayısı ile velilerin çoğunluğu çalışan ailelerden oluşmakta olduğu için, öğrencilerinde çoğu servisle taşınıyor, öğle yemek arasında ya evden getirdilerini yada çarşı merkezi olduğu için okul civarından alışveriş yaparak okul içerisinde, sınıfta yada bahçede yemek yiyip nöbetçi öğretmen gözetiminde öğle arasını güvenli birşekilde geçiriyolardı.

Bu hep böyle olurdu, velilerinde gözü arkada kamıyordu. Çünkü okul öğrencilerin ikinci evi olarak görülür. Ancak yeni öğretim yılında okula bakımlar yaptıra yeni müdür bey! tamgün eğitim yapan ve öğle arası evine gidemeyen öğrecilere okulu ve sınıfları kirletmesinler diye kurul kararı aldık deyip, okulu öğrencilere kapattı. Yani öğrenciler bahçeye, oradanda.. Kışın ne yapacak? Şehir merkezi olduğu içi hemen okul civarına bulunan internet cafelere yada 1, 2, 3, 4.sınıflar oldukları için birilerinin kandırılmasına, tinercilerin saldırısına ki daha önce yaşandi kısacası bilerek sokağa atıldılar.

Tabi bu uygulamaya çalışan ve çocuğunu servisle gönderen veliler büyük tepki gösterdiler, bunun düzeltilmesi yada kantini, yemek yeme yada dinlenme salonu olmayan bu okula ve sınıflara girmeme yasağı yerine kışı da göz önüne alarak dışarı çıkmak istemeyen çocukları zorla sokağa atmak yerine, bir oda, bir sınıf yada sadece zemin katta beklenmesi ve yemek yenmesi gibi çözümler üretmek için görüşmeye giden ve hepside belli seviyede aileler olan velilerein teklifini kabul etmeyen, "bu kararımdan beni kimse vazgeçiremez" deyip "ben öğrecileri okula ve sınıfa sokarak badana boyamı mahvettiremem, öğlen vaktini ve yemek yeme yeri göstermek zoruda değilim, nereye giderse gitsinler beni ilgilendirmez" yada "gelin çocuklarınıza sahip çıkın kendiniz ilgilenin" gibi bir eğitimciye yakışmayacak tarz ve düşünce ile kesip atıyor.

Bende kamuda idarecilik yapan ve usul adap bilen bir veli olarak bir görüşmek istedim ve yeni müdür olduğu için birde çiçek yaptırarak hem yeni göreviniz hayırlı olsun demek hemde öğle arası konusunda alternatif bir çözüm bulabilirmiyiz diye çünkü yarın dışarda başıboş kalan yada kışın donan çocukların hesabı yine okul idaresine yüklenecektir görüşmeye gittim. Müdür bey yoktu ama geleceği söylendi bende yrd.sının odasıda oturdum. Birkaç öğretmende bekliyordu onlarla bu konuda sohbet ettik. Müdür bey geldi dediler oku aile birliğinden bir hanım aracılık yaptı, yani özel kalem yada sekreter gibi gitti geldi, bekleyen öğretmenlere "sizinle görüşmeyecekmiş" dedi. Öğretmenler şaşırdılar "hem kendi çağırdı hemde görüşmüyor" deyip alınarak gittiler. Sekreter gibi hanıma benimde beklediğimi, kamuda idareci olduğumu, hayırlı olsuna ve veli olarakta görüşmeye geldiğimi söyleyin dedim. Hanımefendi gitti geldi sıkılarak "müdür bey sizinlede görüşmek istemiyor" dedi!!! Ben şaşırdım sok oldum ve "bana başka şans bırakmadınız o zaman millieğitimle görüşeyim" deyip çıktım.

Düşünebiliyor musunuz velilere özel durum ve toplantılar hariç her zaman açık olması gereken kapı nasıl kapatılıyor? Öğrencilerin aynı zamanda evi olması gereken okul kapıları nasıl kapanıyor?

Kötü alışkanlıklardan korunması gereken çocularımız sorumsuzca sokağa terk ediliyor!

Badanayı boyayı korumak çocukların zararlı alışkanlıklara itilmesinde daha öncelikli gören bir başka EĞİTİMCİ varmıdır?

Acaba şöylemi düşünüyorlar, hani bir büyüğümüz!şu öğrenciler olmasa okullar çok güzel idare edilecek!gibi mi? yazık çok yazık; Ulu önder ATATÜK'ün "YENİ NESİLLER SİZİN ESERİNİZ OLACAK" dediği öğretmenler ve idareciler bunlar değildir herhalde.

Uygulamaları ve başta bana olmak üzere tüm saygın velilere saygısızlığı kınıyorum.

Haber Gönder yoluyla haberi yazan: Emin ŞAHİN