Meslek lisesiyle ilgili ne zaman adım atılsa imam hatiplere tosluyoruz

Kaynak : Referans
Haber Giriş : 09 Aralık 2006 14:40, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:59

TÜRKONFED Başkanı Celal Beysel, 'İş dünyasına ara eleman yetiştirme amacında olan bir eğitim felsefesinin, din eğitimiyle aynı platformda tartışılması Türkiye'ye zarar veriyor' dedi. TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı da meslek okullarının kalitesinin iyileştirilmesi gerektiğini söyledi.

Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu'nun (TÜRKONFED) Başkanı Celal Beysel, imam hatip liseleriyle meslek liselerinin birbirinden ayrı değerlendirilmesi gerektiğini belirterek ?Meslek liseleriyle ilgili olarak ne zaman bir adım atılsa, imam hatip liseleri duvarına toslamak üzüntü vereci? dedi.

Nitelikli yetişmiş ara eleman sıkıntısı, TÜRKONFED'in "Ekonominin Yeni Darboğazı, Yetişmiş Ara Eleman Mesleki ve Teknik Eğitimde Yeni Politikalar" konulu 10. Girişim ve İş Dünyası Zirvesi'nin yapıldığı Adana'da cuma günü masaya yatırıldı. Türkiye'nin her yerinden çok sayıda sanayicinin katıldığı zirvede iş dünyası konuyu farklı yönleriyle ele aldı.

Zirvede konuşan Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ömer Sabancı, Türkiye'nin 2015'e kadar 6 milyon kişi için istihdam yaratması gerektiğini söyledi. Bunun da tarım dışı sektörlerde yılda ortalama 550-600 bin kişi için istihdam yaratılmasını zorunlu kıldığını anlatan Sabancı, ?Bunun için 5 yıldır süren ve ortalama yüzde 7,5 olan büyüme hızımız önümüzdeki yıllarda da ortalama yüzde 7 civarında gerçekleşmelidir. Bu şekilde bir büyüme hızı tutturabilirsek kişi başına milli gelirimizde 7500 euroyu yani AB ortalamasının yarısını yakalayacaktır? dedi. Bu senaryonun zor görünmesine karşın gerçekleşmesi için gerekli perspektifin, hükümetin gündemine henüz girmemiş gibi görünen AB bütçe döneminin son yılına denk gelecek şekilde 7 yıllık bütçe dönemi için hazırlanan 9. Kalkınma Planı hedeflerinde bulunduğuna değinen Sabancı, 9. Plan stratejisinin istikrar içinde büyüyen, gelirini daha adil paylaşan, küresel rekabet gücüne sahip, bilgi toplumuna dönüşen AB'ye üyelik için uyum sürecini tamamlamış bir Türkiye için beş ekonomik ve sosyal gelişme eksenini tanımladığını belirtti.

Sabancı, rekabet gücünün artırılması, istihdamın artırılması, beşeri gelişme ve sosyal dayanışmanın güçlendirilmesi, bölgesel gelişimin tamamlanması, kamu hizmetlerinde kalite ve etkinliğin artırılması olarak sıraladığı bu beş eksenin etkinliğin sağlanabilmesi için yürürlüğe girmesi gereken mikro reformlardan birinin de eğitim sisteminin geliştirilmesi ve eğitimin işgücü talebinin duyarlılığının artırılması olduğunun altını çizdi.

İnsan kaynaklarının rekabet gücünün en temel unsuru konumuna geldiğini belirten Sabancı, ?Bu da eğitimi önemli bir gündem maddesi haline getiriyor. Ne yazık ki bu konuda olumlu şeyler söyleyebilmekten uzaktayız. Ülkemizde eğitimin ekonomik gelişme yapabileceği katkının en üst seviyeye taşınması gerekiyor. Örneğin mesleki ve teknik eğitim sisteminin, sanayi ve hizmet sektörleri için yüksek nitelikli ara kademe insan gücü yetiştirilmesine şiddetle ihtiyaç var. Bu amaçla meslek okullarının kalitesinin iyileştirilmesi, meslek okulu-istihdam ilişkisinin etkin şekilde kurulması ve mezunların iş hayatına atılmalarının desteklenmesi gerekiyor? diye konuştu.

İmam hatipler meslek liselerinden ayrılsın

TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Celal Beysel de konuşmasında imam hatip liseleriyle meslek liselerinin birbirinden ayrı değerlendirilmesi gerektiğini belirterek ?Meslek liseleriyle ilgili olarak ne zaman bir adım atılsa imam hatip liseleri duvarına toslamak üzüntü verici? dedi. Sanayici ve işadamlarının üretimin ve verimliliğin çok önemli bir unsuru olan mesleki teknik eğitime bu yüzden yeterince odaklanamadığını anlatan Beysel, mesleki teknik eğitimin işsizlik oranını aşağıya çekme potansiyeline sahip olduğunu ifade etti.

Rekabet ortamında çalışan iş dünyasına ara eleman yetiştirme amacında olan bir eğitim felsefesinin, din eğitimiyle aynı platformda tartışılmasının Türkiye'ye zarar verdiğini belirten Beysel, ?Bu iki konunun birbirinden ayrılması gerektiği çok açık. Biz, toplumun din eğitimi ihtiyacı da gözardı edilmeden, imam hatip liselerinin yalnızca din adamı yetiştirmesi gerektiğine inanıyoruz? dedi.

Zirvenin ev sahipliğini yapan Adana Sanayici ve İşadamları Derneği (ADSİAD) Başkanı Süleyman Onatça da özellikle KOBİ'lerin AB sürecinde gerçekleştirilmesi gereken yapısal dönüşümler için kaliteli işgücünün ne kadar gerekli olduğunun her geçen gün daha yıkıcı bir şekilde hissedildiğini söyledi. Zirvenin konuk konuşmacılarından Petrol Ofisi CEO'su Jan Nahum da Türkiye'nin mutlaka 2023 vizyonu belirmesi gerektiğini söyledi.

İmam hatiplere özel statü verilmeli

Zirvede TÜRKONFED'in Eğitim Reformu Girişimi ile ortak hazırladığı "Beceriler, Yeterlilikler ve Meslek Eğitimi: Politika Analizi ve Öneriler" konulu rapor ve rapor doğrultusunda hazırlanan zirve sonuç bildirgesi katılımcılarla paylaşıldı.

* Ortaöğretimde, akademik ve mesleki eğitim arasında program farklılıklarının azaltılması.

* Bireyler için meslek eğitiminin ekonomik ve sosyal faydasının artacağı koşulların oluşturulması.

* Yaşam boyu eğitim perspektifinde açık öğrenme ortamlarının oluşturulması.

* Meslek eğitiminde kamu-özel sektör işbirliği potansiyelinin hayata geçirilmesi.

* Piyasa ihtiyaçlarını karşılayacak yeni branş okullarının kurulması.

* İmam hatip liselerinin mutlaka meslek lisesi ve genel liseler dışında özel bir statüye kavuşturulması.

Finansal öneriler

* Yaratılacak yeni kamu kaynakları, kısa vadede meslek liselerinin öğrenci kapasitelerinin artırılmasından ziyade, mevcut eğitim kalitesinin artıracak yönde kullanılmalı.

* Mesleki eğitimin kaynak yapısı, kamu dışındaki aktörlerin, özellikle de sanayicilerin katılımını teşvik edecek şekilde geliştirilmeli.

* Sanayi ile meslek eğitimi veren ortaöğretim kurumlarını ve yaygın eğitim kurumlarının arasındaki ilişkinin güçlendirilmesi, gelecek dönemin en somut stratejisi olmalı.

* İşsizlik sigortası fonu mali programı olumsuz etkilemeyecek ve işsizlere yönelik yaşam boyu eğitimi de içine alacak şekilde, mesleki teknik eğitim için kullanılmalı.

* İstihdam üzerinde olumlu etkisi olan çıraklık eğitimine bütçeden ayrılan kaynak son dönemde düşüş eğilimi içinde. Bakanlık çıraklık eğitimi için kaynak yaratma kapasitesini geliştirmeli.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber