Memurun canı can...

Kaynak : Milliyet
Haber Giriş : 18 Aralık 2006 08:06, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Milliyet'ten güngör Uras'ın yazısı

Sosyal Güvenlik Yasası'nın bazı maddelerini iptal eden Anayasa Mahkemesi, "Memurun kazanımlarına dokunulamaz" dedi. Oysa bu reform bir bütündür. Memurlar kanunun dışına çıkarılınca eşitlik bozulur

Anayasa Mahkememiz "Memurun canı candır, işçininki patlıcandır" diye yorumlanabilecek bir karar verdi. "Memurun emeklilik konusundaki kazanımlarına dokunulamaz. Hükümet, işçiler için ne karar almış ise uygulansın" dedi.

"Olacak o kadar, Anayasa Mahkememizin üyeleri memur statüsünde" denilebilir ama... Denilmemesi gerekir. Çünkü Anayasa Mahkememiz, bu milletin "İmtiyazsız, sınıfsız bir millet" olmasının teminatıdır.

Bizde çalışanlar 3 farklı sosyal güvenlik sisteminden yararlanıyor: (1) Emekli Sandığı (2) SSK ve (3) Bağ-Kur. Bu üç sistem, üyelerine farklı imkânlar tanıyor. En büyük imkânı tanıyan Emekli Sandığı. Memurlar, bürokrasideki makamlarına göre ayda 3 bin YTL'ye varan rakamlarda emekli maaşı alabilirken, işçiler, serbest çalışanlar 700-800 YTL emekli maaşı alabiliyor. Emekli Sandığı'na tabi memur emeklilerinin sağlık ve sosyal yardım imkânları da daha iyi.

Bu üç sistemin de gelir gider dengesi bozuk. En bozuk denge de memurlarda. Bir emekliye 1.5 memur düşüyor. Bir SSK emeklisine 1.7, bir Bağ-Kur emeklisine 2.1 çalışan bakıyor. İşte bunun için her üç sistem de açık veriyor.

Açık büyük

2006 yılında ocak-ekim döneminde bütçeden bu üç sistemin açığını kapatmak için ayrılan para 19.8 milyar YTL. (Bu yük her yıl artıyor. Geçen yıl aynı dönemde 16.2 milyar YTL aktarılmıştı.)

Açığın ne kadar büyük ve önemli bir açık olduğunu göstermek için birkaç rakam vereyim. Ocak-ekim döneminde toplam personel harcaması 27.0 milyar YTL, faiz ödemesi 38.4 milyar YTL. Sosyal güvenlik kuruluşları açıklarına ayrılan para 19.8 milyar YTL. Faiz dışı bütçe harcamasının yüzde 20'si açık kapamaya gidiyor.

İşte bunun için Sosyal Güvenlik Reformu adı altında bir düzenleme yapıldı.

1 Ocak 2007 tarihinden itibaren Emekli Sandığı, SSK ve Bağ-Kur diye ayrım olmayacak. Bu kuruluşlar tek bir çatı altında toplanacak.

Zaman içinde üç sistemin farklılıkları giderilecek. Memur, işçi, serbest çalışan tek bir sistemden, eşit şartlarla yararlanacak.

Yeni sistem hesaba kitaba (buna sigorta dilinde aktüerya hesabı deniliyor) dayanacak.

Memurlar direniyor

Anayasa Mahkememiz "Ben onu bunu anlamam... Memurların hakkına dokunmayın da işçinin, serbest meslektekilerin haklarıyla nasıl oynarsanız oynayınız " şeklinde karar verince işler karıştı.

"Sosyal Güvenlik Reformu" düzenlemeleri bir bütündür. Memurlarla ilgili düzenlemeler kanunun dışına çıkarılınca hem eşitlik bozulur hem de hesap/denge bozulur. Anayasa mahkemesi kararını yok sayarak TBMM'nin yeni bir düzenleme yapması da çok zordur.

Türkiye'de memur olmak ayrıcalıktır. Onun için herkes memur olmak ister. Memur statüsü ömür boyu memura, öldükten sonra da geride kalanlarına devlet güvencesi sağlar. "Bal tutan parmağını yalar" derler. Memur statüsünde Emekli Sandığı'nın imkânlarından yararlanan milletvekillerimizin, hâkimlerimizin, bürokratlarımızın kazanılmış haklarını aslanlar gibi savunmalarını, emeklilikte ve sosyal güvencede kendilerine SSK ve Bağ-Kur üyelerinden daha üstün imkânlar sağlanması için ellerinden geleni yapmalarını olağan karşılamak gerekmez mi?

İşçi emeklililerinin aylıkları, memurlarınkine göre daha düşük.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber