'TRT, ilk defa ülke çapında demokrasimizle geri alındı'

FETÖ'nün darbe girişimini anlatmak ve kurumlar arasındaki işbirliği imkanlarını görüşmek üzere Makedonya'da bulunan TRT Genel Müdürü Şenol Göka soruları yanıtladı.

Kaynak : TRT
Haber Giriş : 02 Ekim 2016 22:40, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'TRT, ilk defa ülke çapında demokrasimizle geri alındı'

Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT) Genel Müdürü Şenol Göka, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin, "Medya, demokrasiye ve demokrasinin işleyen bütün kurumlarına sahip çıkmak açısından çok iyi bir sınav verdi ve bütün dünyaya örnek olabilecek bir tavır sergiledi." dedi.

Balkanlardaki medya temsilcileriyle bir araya gelerek FETÖ'nün darbe girişimini anlatmak ve kurumlar arasındaki işbirliği imkanlarını görüşmek üzere Makedonya'da bulunan Göka soruları yanıtladı.

Uzun zamandır Balkan coğrafyasındaki özel kurumlar ve kamu kurumları ile ortak bir çatı ve anlayış oluşturabilmek için çalışmalar yürüttüklerini aktaran Göka, çeşitli vesilelerle buradaki medya mensupları ve temsilcilerini bir araya getirmeye çalıştıklarını kaydetti.

Göka, bu buluşmalardan birinin de Makedonya'da gerçekleştirdiklerini belirterek, "Birlikte hareket edebilmenin ve koordinasyon sağlamanın yollarını arıyoruz. Şimdi de hem 15 Temmuz gecesi yaşananlar konusunda hem Türk demokrasisinin elde ettiği bazı gelişmeler konusunda, aynı zamanda bu yaşananların doğru bilinmesi, doğru aktarılması konusunda benzer ilişkide bulunduğumuz basın kuruluşlarıyla böyle bir araya gelişler gerçekleştiriyoruz." diye konuştu.

Türkiye'de de yabancı medya temsilcileriyle bir araya geldiğini anımsatan Göka, samimi şekilde 15 Temmuz'da olup bitenleri öğrenmeye gelenlere detaylı açıklamalar yaptığını, algı oluşturmak amacıyla gelenlere ise tepkilerini gösterdiklerini söyledi.

Göka, gerçekten o gece ne olup bittiğini öğrenmek amacıyla Türkiye'ye gelen medya temsilcileri olduğu gibi bazılarının ise olup biten hakkında medya aracılığıyla farklı bir kamuoyu oluşturmak amacıyla bu görüşmelere katıldığını ifade ederek, şunları kaydetti:

"Bu zaten ilk sorularda hemen ortaya çıkıyor. Dedik ki her şeyden önce TRT, Avrupa Yayın Birliği (EBU) ve Asya-Pasifik Yayın Birliği (ABU) üyesidir. Önce bir 'Geçmiş olsun.' deyin. Her şeyi bıraktık artık sizden çok özel destek de beklemiyoruz. Aynı platformda olduğumuz halde çok özel olarak bize destek vermenizi beklemiyoruz. Bundan vazgeçtik çünkü bunu yapmayacağınızı biliyoruz. Hiç olmazsa mesleki anlamda darbe görmüş, darp edilmiş, zorla yayını susturulmaya çalışılmış bir üyenizin en azından yanına gelip bir geçmiş olsun demenizi beklerdik diyoruz."

Göka, 16-22 Ekim'de Endonezya'da düzenlenecek toplantıda TRT olarak Anadolu Ajansı (AA) tarafından darbeye ilişkin hazırlanan kitap gibi fotoğraf ve görüntülerle 15 Temmuz'u anlatacaklarını bildirdi.

Tepkisiz kalan medya kurumlarına eleştiri

Herhangi bir basın kuruluşuna yapılan saldırıya, hiç kimseden "olur ya da onay" beklemeden, sadece aynı meslekten oldukları için dünya görüşü, hayata bakış açısı ve ülkenin siyasetine bakış açısı ne olursa olsun tepki gösterdiklerini vurgulayan Göka, 15 Temmuz'da yaşananlara tepkisiz kalan medya kuruluşlarına, "Siz aradan günler, aylar geçmesine rağmen hiçbir tepkide, destek bildirisinde ve açıklamada bulunmadığınız gibi tam tersine aylar sonra gelip bambaşka şeyler soruyorsunuz." ifadeleri kullandıklarını söyledi.

Göka, TRT'nin 15 Temmuz gecesi darbecilerin başlıca hedeflerinden olduğunu belirterek, "Meclis gibi ele geçirildiğinde ve oradan duyurusu yapıldığında çok büyük anlam ifade eden noktalardan biriydi. TRT'yi işgal etmiş olmaları, onlar açısından da bütün vatandaşlarımız ve hatta Türkiye'yi dışardan izleyenler açısından da önemli bir etki." şeklinde konuştu.

"DEAŞ saldırısı haberleri ulaştı"

İlk olarak canlı yayında akşam saat 22.00 civarında kendilerine cep telefonlarından görüntüler gelmeye başladığını aktaran Göka, başta ne ile karşı karşıya olduklarını bilmediklerini, DEAŞ saldırısı olabileceği şeklinde haberlerin kendilerine ulaştığını ifade etti.

Göka, ilerleyen saatlerde Twitter'da "darbe" paylaşımları ve haberlerinin dolaşmaya başladığını belirterek, 15 Temmuz gecesinde yaşananları şu sözlerle anlattı:

"Canlı yayını 22.30 gibi terk ettik. Bu bir darbeyse eğer mutlaka kuruma geleceklerdir, o yüzden biz Genel Müdürlüğe gidelim, dedik. Gittiğimizde ise çok kısa süre önce askerler gelmiş, daha doğrusu asker elbisesi giymiş birçok terörist gelmişti. Ondan sonra bizim hedefimiz yayın yaptırmamaya çalışmak, yani geleneksel anlamda bir darbe bildirisi okunur, bunu yaptırmamak için çok çabaladık. Her yer aşağı yukarı garip bir ulaşılmazlık içerisindeydi. Yani ne İstanbul'daki bir yere ulaşılabiliyor ne Ankara'da. Uydu merkezine de ulaşılamıyordu. Ana kumanda kontrol altına alınmıştı. Her şeyi yapmaya çalıştığımız halde o bildiri okundu. Önce yayını engelleyemedik diye gerçekten çok üzüldüm. Fakat her şerde bir hayır olduğu gibi bu bildiri okunduktan sonra her şeyin rengi değişti. Vatandaş bir şeylerin olduğunu seziyor fakat nereye gideceğini, ne olacağını pek bilmiyordu. Bildiri ile herkes akın akın çıkmaya başladı, TRT'nin önüne gelmeye başladı. Dolayısıyla da Cumhurbaşkanımızın o motive edici daveti ile vatandaş artık gideceği yerlerden birisinin de TRT olduğunu gördü."

Üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirip bulundukları yeri geri almak istediklerini söyleyen Göka, "Aşağı yukarı 1,5-2 saat içinde biz her türlü üstünken TRT'nin ana kapısından içeriye girdik. Bu iki saatin son yarım saati bizim tamamen psikolojik üstünlüğümüzle geçti. Çünkü artık asker de yavaş yavaş bunu başaramayacağını anladığı için o coşku bizim tarafımızda daha da arttı. Böylece, birkaç darbe görmüş TRT, ilk defa ülke çapında demokrasimizle geri alındı." dedi.

15 Temmuz Belgeseli yakında ekranlarda

Göka, TRT bünyesinde 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin bir belgesel hazırlandığını aktararak, "Başta vatandaşımız olmak üzere bütün aktörleriyle ayrıntılı bir belgesel hazırlanıyor. Bu belgeselin en ayrıntılı biçimde hazırlanması için döküman topluyoruz. Vatandaştan cep telefonu, kamera kayıtları her ne olursa ne tür belge veya hikaye olursa hepsini topluyoruz." diye konuştu.

Belgeselin birkaç bölümden oluşacağını anlatan Göka, belgeselin yakın zamanda TRT ekranlarında gösterileceğini açıkladı.

"Medya dünyaya örnek olabilecek tavır sergiledi"

Göka, darbe girişiminin medyanın verdiği büyük bir sınav olması açısından da ayrı bir öneme sahip olduğunu belirterek, "Medya, demokrasiye ve demokrasinin işleyen bütün kurumlarına sahip çıkmak açısından çok iyi bir sınav verdi ve bütün dünyaya örnek olabilecek bir tavır sergiledi." ifadesini kullandı.

Darbecilerin en büyük umutlarından birisinin TRT'den darbe bildirisi okunduğunda diğer darbe sevdalıların veya bir şekilde darbeye olumlu bakanların akın akın kendilerine katılması, vatandaşın da bir şekilde evlerine çekilmesi olduğunu kaydeden Göka, "Ancak medyanın tamamı, sanki kendi aralarında hızlı bir şekilde anlaşma sağlamış gibi ortak hareket etti. Bu gerçekten her türlü takdirin üzerindedir." dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber