'Cumhuriyet emin ellerde'

Bir zamanlar dünyaya hükmeden Osmanlı İmparatorluğu'nun küllerinden, yedi düvele karşı koyarak bağımsızlığını kazanan Türk milleti, Türkiye Cumhuriyeti'nin 93'üncü yılını bu yıl çok daha coşkulu kutluyor. Türk milleti, 15 Temmuz'da uluslararası bir planın maşası olan FETÖ'nün ülkeyi işgal kalkışmasına karşı verdiği direnişle 'Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir' ilkesiyle hayat bulan Cumhuriyet'e bir kez daha sahip çıktı.

EN BÜYÜK GÜVENCE MİLLETİN KENDİSİDİR

Gözü dönmüş katillerin tanklarına, uçaklarına karşı göğüslerini siper eden millet, Cumhuriyet'in asıl sahibinin kendisi olduğunu tüm dünyaya bir kez daha ilan etti. İşgalcilere karşı ellerinde Türk bayraklarıyla sokaklara meydanlara çıkan genci yaşlısı, kadını erkeği, her görüşten vatandaş, 246 şehit vererek Cumhuriyet'in asıl sahibi ve en büyük güvencesinin millet olduğunu gösterdi.

İSTİKLAL MARŞI O GECE YENİDEN YAŞANDI

15 Temmuz gecesi, kamyonuyla insanları direniş noktalarına taşıyan 50 yaşındaki Emine Boz, akıllara Kurtuluş Savaşı'nda kağnılarla cepheye silah taşıyan kadınlarımızı, kocalarını savaşlarda kaybetmiş kadınlardan oluşan birliğiyle düşmana karşı direnen Kara Fatma lakaplı Erzurumlu Fatma Seher Erden'i getirirken, tonlarca çelikten oluşan tanklara karşı göğüslerini siper ederek şehit düşen kahramanlar, İstiklal Marşı'nın "Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın; Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın" dizelerinin yaşayan örnekleri olarak tarihe geçtiler. Bugün de devlet ve millet el ele birlikte kurup birlikte sahip çıktıkları Cumhuriyet'in 93 yılını ilk günkü coşku ve gururla kutlayacak.

TEKBİRLERLE DUALARLA DİRENDİK

Darbecilere karşı kamyonuyla Taksim'e giden 50 yaşındaki Emine Boz, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını şöyle anlatmıştı: "Devletin, milletin, çocuklarımın geleceği için canla başla mücadele ettim. Çocuklarımı, torunlarımı, komşularımı kamyona bindirip yola çıktım, Kamyonu ben kullandım. Ben resmen savaşa gittim. Çok büyük duygularla oraya gittim. Sabaha kadar bağırdım. Sesim kısıldı. Aracı yolda giderken insanlarla da doldurduk. Oraya gidince de tekbir getirdik, dualar okuduk. Askerlerle, çok karşı karşıya geldik. Gençler hep tankların üstündeydiler. Ben hiç korkmadım. Çok mücadele verdik. Cumhurbaşkanı çağrı yaptığında ben çıktım. Kızlarım 'anne nereye gidiyorsun' dedi. Çarşafımı üstüme giyer giymez hemen gittim. Hiç kimseyi dinlemedim."

TANKLAR, İMANLA TESLİM ALINDI

Türk milleti, 15 Temmuz'da asker kıyafeti giymiş FETÖ'cü teröristlerin kullandığı kendi vergileriyle alınan uçaklara, tanklara karşı Türk bayraklarıyla direnerek müthiş bir destan yazdı. Kendisine ait olan tankları hainlerden teslim alan vatandaşlar, Türkiye Cumhuriyeti'nin de gerçek sahibinin kendisini olduğunu tüm dünyaya gösterdi.