Özel okullar OKS'nin kalkmasını neden istiyor ?

Milli Eğitim Bakanı Çelik, OKS'yi kaldıracağını daha önce açıklamış, biz de bunun mümkün olmayacağını dile getirmiştik. Türkiye Özel Okullar Birliği de dün bu konudaki görüşünü dile getirdi

Bu sayede öğrendik ki, Bakan Bey'in bu konudaki akıl danesi, özel okullarmış

Uzunca bir açıklama. Okudukça, eğitim adına, üzüntünün bin çeşidini yaşıyorsunuz. Meğerse OKS, eğitim sistemimize, öğrencilere, velilere, okullara ve Türkiye'mize ne büyük zararlar veriyormuş. Şaştık kaldık. Şaşkınlığımız, elbette sınavın etkilerine değil, bunları Özel Okullar Birliği'nin söylüyor olmasına. Ama daha da ilginci, OKS'nin kaldırılması için gerekçeli karar açıklayan Özel Okullar Birliği'nin kolejlere girişte sınav uygulanıp uygulanmayacağı konusunda net bir şey söylememesi, dahası sınav için açık kapı bırakması.

İşte satırbaşları:

Gelişme çağındaki (buluğ dönemindeki) çocukları, OKS sonucuna göre başarılı (kazananlar için) veya başarısız (kazanamayanlar) diye sınıflandırmak, kazanamayan öğrencileri hayatlarının başında psikolojik çöküntüye götürmektedir. Bu sınav sistemi, öğrencinin gelecekteki yaşamında büyük önem taşıyan bir metni anlama, üzerinde düşünme ve yazılı olarak anlatma gücünü giderek zayıflatıp kısırlaştırmaktadır. Bu sistem, öğrencinin yaratıcı, yorum yapma yeteneğini körleştirmekte; öğrenciyi ezberciliğin biraz da şansa dayalı dar kalıpları içine sıkıştırmaktadır.

OKS'ye göre hazırlanan öğrencilerin tek hedefi bir anadolu lisesini kazanmaktır. Bunun sonucu olarak teste ağırlık verilmesiyle son yıllarda test hazırlama ve deneme sınavları pazarının ne kadar geliştiği çok iyi gözlenebilmektedir. Test sınavının eğitimde hiçbir yerinin olmadığını, öğretimde ise öğrenci başarısını ölçen araçlardan yalnızca biri olduğunu çok iyi bilmeliyiz.

Öğrencinin eğitimine hiçbir katkısı olmayan, öğretimde de hiç kullanılmayan OKS testleri, veliye büyük maliyet getirmektedir.

Test sınıfları (OKS) öğrencilerin yalnızca ezberi konulardaki bilgilerini ölçmektedir. Eğitim ve öğretimde beklenen bireysel gelişmeleri, yetenekleri, ilgi alanlarını ve farklılıklarını (sanat, spor, proje üretme gibi) ölçememektedir.

ÖSS'de olduğu gibi, OKS'ye hazırlanan öğrenciler de bu sınav heyecanıyla okulu bir tarafa bırakarak yalnızca okul dışı kurumlara yönelmektedir.

Başarısız öğrencilerin gittikleri okullarda bu öğrenciler, OKS ile başarılı olan (iyi örnek) arkadaşlarını bulamamaktadırlar. Okullardaki şiddetin en önemli nedenlerinden birinin de bu ayrımdan kaynaklandığı göz ardı edilmemelidir.

İlköğretim süresince rehberlik servislerinin yaptığı yönlendirme hizmetleri gözlem ve benzeri çalışmalarının tümü bir OKS ile çöpe gitmektedir.

OKS sonuçları incelendiğinde görülmektedir ki ekonomik yapısı iyi olan ailelerin çocuklarının kazanma oranı, ekonomik durumu zayıf olan öğrencilere büyük fark atmaktadır. Bu durum da fakir aile çocukları Anadolu liselerini kazanamamaktadır.

OKS, öğrencilerin bilişim teknolojisinin metot ve araçlarından ve akademik çalışmalarından yararlanmasını engellemektedir.

OKS temel amaç olunca Türkçenin veya AB katılım sürecinde ülkemizin en önemli ihtiyacı olan yabancı dilin öğrenilmesi ihmal edilmektedir.

Son 35 yıldır toplum olarak bağımlı olduğumuz sınav sisteminden kurtulmalıyız. Bunun için, yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı tüm resmi okullarımızın tabelaları "Anadolu Lisesi" şeklinde değiştirilmelidir.

Çocukların farklılıklarının ölçülmesi gerekiyor ise ki gereklidir, bu ölçme değerlendirme okullarda yapılmalı ve okullarımız ön plana çıkarılmalıdır.

Özel okullara ne şekilde öğrenci alınacağına bu kurumların kendilerince karar verilmesi en doğal haklarıdır.

Özetin özeti: Özel okullar anadolu liselerinden önce yabancı dili kaldırttılar, şimdi de OKS'yi. Kolay gelsin...

Abbas Güçlü