2.5 yaşındaki Alistair'in annesinden oğlunun katilinin erken tahliyesine isyan

İzmir Yeni Foça'da 7 Temmuz 2003 günü annesi Özlem Grimason ve anneannesinin oturduğu kafede pusetinde uyuyan 2.5 yaşındaki Alistair, arka masalarda oturanlar arasında çıkan silahlı kavgada isabet eden kurşunla hayatını kaybetti.

Alistair ile birlikte kavga ettiği Ali Bektaş'ın ölümü, 2 kişinin de yaralanmasına neden olan Daimi Akyüz, 36 yıl ağır hapis cezasına çaptırıldı. Ancak son yasal düzenlemelerden de faydalanan Akyüz, 1 hafta önce tahliye oldu.

Üçüncü evliliğini yapmaya hazırlanan Akyüz, önceki akşam Aliağa'da bir restorandaki düğünü sırasında sigara içmek için mekanın önüne çıkınca silahlı saldırıya uğradı. İddiaya göre cezaevinden arkadaşı E.T., Daimi Akyüz'ü öldürüp 1 kişiyi de yaralayarak kaçtı. Olayla ilgili soruşturmasını sürdüren polis, zanlının arkadaşları olduğu belirtilen 5 kişiyi gözaltına aldı.

Polis, aynı zamanda Çiğli'de bir kişinin öldürüldüğü olayın da zanlısı olan E.T.'yi arıyor.

Alistair'ın acılı anne ve babası, bireysel silahlanmaya karşı 'Sessiz Ayakkabılar Yürüyüşü'ne de katılmıştı.

'BU ADAM NASIL DIŞARI ÇIKTI?'

14 yıldır acısı dinmeyen Alistair Grimason'un ailesi ise haberle bir kez daha sarsıldı. Alistair'in dedesi Tuncer Eşsizhan, "Bu adam 36 yıl ceza aldı ama 12 yılda çıktı. İnsanın vicdanı rahatlamaz. 36 yıl yatması gerekirdi. Bizim acımız her gün tazeleniyor" dedi.

ACILI ANNENİN İSYANI: BÖYLE YASA MI OLUR?

Torununun ölümünün ardından bireysel silahsızlanma kampanyası başlattıklarını hatırlatan Eşsizhan, kızı Özlem Grimason'un haberi duyduğunda verdiği tepkiyi şöyle anlattı:

"Kızım olayı benden öğrendi. İzmir'deydi. 'Layığını buldu, lanet olsun. Baba bu adam 12 senede nasıl dışarı çıktı, içeride olması gerekiyordu. Benim acım hala taze. Böyle yasa mı olur?' dedi."

NEŞET DİŞKAYA