Bugün Mülkiye'de ilginç bir ders var
can dündar
Geçen pazar, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Aras'ın, Prof. Dr. Baskın Oran'ın Mülkiye'de ders vermesi için "Uygun değildir" kararı verdiğini yazmış, bu tavrı eleştirmiştim.
SBF Dekanı Prof. Dr. Celal Göle'nin karara rağmen, Prof. Oran'dan derslere devam etmesini istediğini de eklemiştim.
Rektör Prof. Aras bir açıklama gönderdi.
Yazdıklarını, -yazım hatalarına dokunmadan- aktarıyorum:
"Sayın Baskın Oran 26 Haziran 2006 tarihindeki dilekçesiyle Üniversitelerarası Kurulca görevlendirilmiş olduğu doçentlik jürilerinden affını istemiştir. Oysaki ('ki' ayrı olacaktı-CD) affını istediği sırada yurt dışı görevine ayrılması için 3 aydan fazla zamanı bulunmaktaydı. Kendisine Ankara Üniversitesi Yönetim Kurulu kararı olarak zaman ve doçentlik yönetmeliğinin 9'uncu maddesi gereğince buna imkân bulunamadığını belirtince yeni bir dilekçe ile aynı mazeretini tekrarlamıştır. Bu mazeretlerin kabul edilmesi ise doçentlik yönetmeliğinin 9'uncu maddesi gereğince mümkün olamayacağı açıktı ve bu maddedeki belirtilen mazeretlere uymayan talebi yeniden reddedildi.
"Bundan sonra Sayın Oran sizinde ('de' ayrı olacaktı-CD) bazı bölümlerinin yayınladığınız emeklilik dilekçesini SBF Dekanlığı aracılığıyla Üniversitemize göndermiştir. Burada kullandığı 'böyle bir üniversitede artık çalışmak istemiyorum' ifadesi nedeniyle kendisinin SBF'de ders vermesine tarafımdan izin verilmemiştir.
"Bundan böyle SBF'nin ve başka fakültelerimizin davetleri ile konferanslar vermesinde tabii ki bir sorun yoktur. Ancak lisans ve yükseklisans doktora derslerine resmi görevli olarak girmesi mümkün değildir. Sayın SBF Dekanı Prof. Dr. Celal Göle ve Prof. Dr. Ersin Onulduran'ın ne şekilde ders verebileceğinin bana sorulması üzerine ancak konferanslar şeklinde olabileceği benim tarafımdan ifade edilmiştir."
* * *
Karmaşık gibi görünüyor; oysa basit bir izin talebi bu...
Baskın Hoca 1974'ten beri yurtdışına araştırmaya gitmemiş. Oxford'dan davet alınca da üniversitesinden izin istemiş.
"Elindeki 9 doçentlik jürisini tamamla, öyle git" denmiş.
"Yetiştiremem" deyince, Rektör "Peki dönüşüne kadar 3 ay erteleyelim" demek yerine istifaya zorlamış.
O da "Ben böyle üniversitede kalmam" demiş; emekliliğini isteyip gitmiş.
Şimdi dönüp dışarıdan ders vermeye başlayınca Rektör, "Madem öyle dedi, ders de veremez" diyor.
Oysa Prof. Oran, Rektör'ün izin vermemesine rağmen, Dekan'ın ricasıyla hâlâ ders veriyor Mülkiye'de...
Zaten bir fakültede hangi dersi hangi hocanın vereceğine rektörün karışması tuhaf değil mi?
* * *
Mülkiye, olup bitene pek ses çıkarmazken, İletişim Fakültesi'nin 56 öğretim elemanı bir ortak bildiri yayımladı; "Üniversitede ders verme konusundaki ölçüt, akademik ve bilimsel yeterliliktir. Buna karar verecek olan ilgili akademik kurullardır. Bunun dışında, ders verenin siyasi görüşleri, kişisel ya da benzeri nedenlerle rektörlüğün kurul kararlarına müdahale ederek bir öğretim üyesinin ders vermesini engellemesini uygun görmüyoruz" dedi.
Bugün 13.30'da SBF'de Baskın Hoca'nın "Milliyetçilik, Küreselleşme, Azınlıklar" dersi var. Mülkiyeliler, akademik özerklik, özgür üniversite fikrini 'ama'sız, 'fakat'sız savunan herkesi derse çağırdı.
Bu üniversite 37 yıllık hocasını böyle sudan bir gerekçeyle harcayabilecek kadar hovarda mıdır?
Üniversitede Prof. Oran'a hiçbir konuda değilse bile, ayrı yazılacak 'ki'ler ve 'de'lerin eğitimi için ihtiyaç olduğu aşikâr değil midir?