Yeni Başsavcı, Sezer'in tam desteğine sahip
Cumhurbaşkanlığı seçimi, Genelkurmay Başkanlığı'nın elektronik muhtırası, Anayasa Mahkemesi'nin 367 içtihadı ve ardından erken seçim kararı derken Ankara'da devletin çok önemli ve kritik bir makamına yapılan atama kamuoyunda yeterince yankılanmadı.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, görev süresi 20 Mayıs'ta dolacak olan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok'un yerine Ok'un yardımcısı Abdurrahman Yalçınkaya'yı atadı.
Bu atama, yargı kulislerinde biraz şaşkınlığa yol açtı. Çünkü, bu görev için Yargıtay'da yapılan seçimde 11. Ceza Dairesi Başkanı Ersan Ülker en yakın rakibine 51 oy fark atarak tam 146 oy almıştı. Ülker'in hemen ardından gelen Abdurrahman Yalçınkaya'ya ise ancak 95 oy çıkmıştı.
Sezer'in kuvvetli "Cumhuriyetçi" çizgisiyle tanınan Ülker'i neden atamadığına ilişkin rivayet muhtelif. Bir söylenti, geçmişte ikisinin yıldızlarının hiç barışmamış olması.
Yargıtay Başsavcılığı koltuğuna 4 yıl için oturan Abdurrahman Yalçınkaya ise dünya görüşü olarak Ülker'den çok farklı olmamakla birlikte, yargı camiasında Ülker'e kıyasla daha sakin, kendini geri planda tutmayı yeğleyen bir hukuk adamı olarak tanınıyor.
Yalçınkaya, 1950 Şanlıurfa doğumlu. Şanlıurfa'da başladığı eğitim hayatını Ankara Yıldırım Beyazıt Lisesi'nde sürdüren Yalçınkaya, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni 1973'te bitirdikten sonra yargıçlık yaşamına adım attı. Ankara'da hâkim adayı olarak başladığı mesleğini Acıpayam'da hâkim olarak sürdüren Yalçınkaya, daha sonra sırasıyla Bulanık Hâkimliği, Gürün Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı, Gürün Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığı, Silifke Hâkimliği ile sürdürdü.
Yargıtay'da tetkik hâkimliği de yapan Yalçınkaya, 1998'de Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından Yargıtay üyeliğine seçildi. Yargıtay 7. Ceza Dairesi'nde 6 yıl üyelik yapan Yalçınkaya, 2004'te Yargıtay Başsavcı Vekilliği seçimlerine katıldı ve seçimde yine ikinci geldi. Ancak Sezer, 5 yıl sonra tekrarlayacağı gibi Yalçınkaya'yı ikinci olmasına rağmen Başsavcı vekilliğine atamakta bir sakınca görmedi. Bu kararlardan Yalçınkaya'nın Sezer'in tam güvenine sahip olduğu anlaşılıyor.
Yolsuzluk uzmanı
Yalçınkaya, Yargıtay Başsavcısı Nuri Ok'un yardımcısı olarak bu dönemde eski Başbakan Mesut Yılmaz, eski Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan, eski Devlet Bakanları Güneş Taner, Recep Önal, eski Bayındırlık Bakanları Yaşar Topçu ve Koray Aydın, eski Enerji Bakanları Cumhur Ersümer ve Zeki Çakan hakkında açılan davaların duruşmalarıyla tanındı. Yalçınkaya, Ok'un büyük bölümüne katılmadığı Yüce Divan'da görülen duruşmalarda başsavcılık makamını temsil etti. Yalçınkaya, duruşmalardaki sakin tavrı ve dikkatli tutumuyla dikkat çekti.
Bir başka anlatımla, Yalçınkaya'nın son dönemdeki en önemli uzmanlık alanı siyasilerin yolsuzluk dosyalarıydı.
Yalçınkaya'nın bu görevinde siyasileri yakından gözleyerek kazandığı tecrübe kendisi için önemli. Çünkü, Yargıtay Başsavcılığı makamının görev tanımındaki en hassas işlerden biri siyasi partilerin sicillerini tutup Anayasa ve yasalara aykırı faaliyette bulunup bulunmadıklarını denetlemek.
Partiler hakkında kapatma davalarını açma yetkisine sahip olan ve yaklaşık 100 savcıdan oluşan bir savcı ordusuyla çalışan bu makam, aslında sistemin en kritik karar noktalarından biri.