Antalya'da rüşvet operasyonu... 'Rüşvet sistematik hale gelmiş, genel usul olmuş'

Kaynak : Milliyet
Haber Giriş : 27 Haziran 2007 13:24, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Antalya'da, Cumhuriyet Başsavcılığının 6.5 aydır sürdürülen soruşturma ve takibi sonucu verdiği talimatla Mart ayında düzenlenen "Parsel" operasyonunda gözaltına alınan ve tutuklanan tapu bölge müdürlüklerinde görevli kamu çalışanları, iş takipçileri ve iş sahiplerinin aralarında bulunduğu 24'ü tutuklu 81 kişi hakkında dava açıldı.

Antalya Cumhuriyet Savcısı Yusuf Hakkı Doğan tarafından düzenlenen 75 sayfalık iddianamede, 24'ü tutuklu, 81 kişi hakkında, "Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" "Üye olmak", "Örgüt adına suç işlemek" 'Örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmadan bilerek ve isteyerek yardım etmek", "Rüşvet" ve "İrtikap" suçlamalarıyla dava açıldı.

"RÜŞVET GENEL USUL HALİNE GELMİŞ"

İddianamede, Antalya'daki tapu müdürlüklerinde yapılan işlemler sırasında, doğrudan doğruya iş sahiplerinden veya tapu takipçileri aracılığıyla menfaat temin edildiği yolunda iddialarla ilgili teknik ve fiziksel takiple tespit çalışmaları yapıldığı bildirildi.

Tapu dairelerinde özellikle iş takipçileri tarafından gördürülen işlemlerin yapılması esnasında, "yapılan her işlem karşılığı, işlemi yapan ve kontrol eden memur ile havaleyi yapan müdüre rüşvet verilmesinin genel bir usul haline geldiği" öne sürülen iddianamede, bu bağlantılarla tapu işlemlerinin daha süratle yapılması için tapu takipçiliği adı altında iş kolu ve yüksek rant yaratıldığı, iş sahibi olarak gelen vatandaşların da işlemleri daha çabuk hallettikleri için işlerini bir anlamda takipçilere yaptırmak zorunda bırakıldıkları ileri sürüldü.

Bazı takipçi ve tapu görevlilerinin işbirliğiyle ortaya çıkan bu rantın belli bir organizasyon yapısı içinde rüşvet ve irtikap suçlarının neması olarak takipçi ve görevliler arasında paylaşıldığı iddia edilirken, görevlilere menfaat sağlanmasının özellikle Mehmet Ali P'nin yönlendirmesiyle takipçiler Fatih S, Uğur Ö, Önder K, Halil T.

tarafından gevşek de olsa dayanışma içinde organizasyonla gerçekleştirildiği öne sürüldü.

"AL GÜLÜM VER GÜLÜM"

Bazı dairelerin bölge müdürleri, müdür yardımcıları, şef ve memurlarının da içinde yer aldığı tutuklu ve tutuksuz kamu görevlilerinin, tapuda yaptıkları işlemlerin karşılığında düzenli olarak menfaat sağladıklarının anlaşıldığı ileri sürülen iddianamede, "Bu menfaat çarkında takipçiler ve memurlar tarafından, (Al gülüm ver gülüm)

şeklinde menfaat elde etmek amacıyla oluşturulmuş suç organizasyonuyla, vatandaşların tapu işlemleri karşılığında havadan herhangi bir yasal karşılığı olmadan para vermek zorunda bırakıldıkları tespit edilmiştir" görüşüne yer verildi.

İddianamede, soruşturmanın delilleri arasında yer alan iletişim tespit tutanaklarında, bölge müdür yardımcısı konumunda olan tutuklu zanlının, "Bölge müdürü karışmıyor. Bir şey dese de herkes işini götürmüş.

Adamlar 300 bin-400 bin avroluk evlerde oturuyor. Bütün memurlar sıfır şeylere biniyor. Çok net gözüküyor" sözlerinin de olayın gerçek boyutunu ortaya çıkardığı vurgulandı.

İddianamede, takipçilerin bazı kamu görevlilerinin faturalarını da ödediği, bir bölge müdürünün seminer için Ankara'ya gidişi sırasında takipçiden 500 YTL rüşvet aldığı da öne sürülürken, tapu müdürlüğünün yeni binasındaki kamera sisteminin ise çalışanlarda rahatsızlık yarattığı ancak rüşvet olarak alınan paraların evrak zarfı içinde, çeşitli buluşmalarda ya da genellikle cuma günleri mesai saatinden sonra zanlı kamu görevlilerine verildiği ileri sürüldü.

İddianamede, soruşturma kapsamında iletişim tespit tutanaklarının yanı sıra bazı kamu görevlilerini rüşvet alırken, dışarıda da görüntülerinin alındığı belirtildi.

"PRESTİJİN BEDELİ OLMAZ"

İddianamede yer alan iletişim tespit tutanaklarına göre, bir tapu müdür yardımcısının yapacağı işlem karşılığında, iş sahibine iletmesi için takipçiye, "Madem prestij kazanacan, prestijin bedeli olmaz diceksin.

Özel hizmet yani, hastaneye gidiyon, özel odada tedavi görüyon yani.

Hemen hiç sırasını ... beklemeden ameliyatı oluyon de" sözlerini sarf ederek menfaat temin ettiği öne sürüldü.

İki ayrı tapu bölge müdürü ile birlikte biri kadın iki müdür yardımcısı, 2 kadın memur, bir tapu sicil müdür vekili ve bir şefin de aralarında

bulunduğu kamu çalışanlarının tutuklu yargılanacağı davada, tüm kamu görevlileri hakkında delillendirildiği öne sürülen her rüşvet ve irtikap suçuyla ilgili ayrı ayrı ceza talep edildi. Müdür konumundaki bazı kamu görevlilerinin suçlamalarla ilgili 30-40 yıla bulan hapis cezalarına çarptırılması da iddianameyle talep ediliyor. İş yaptıran müşterilerine masraf göstermek amacıyla kamu görevlilerine verdikleri paraları ajandalara yazarak "rüşvet çetelesi" tuttukları öne sürülen iş takipçileri de "Rüşvet vermek" ve "Suç örgütü kurmak" suçlamalarıyla yargılanacaklar. İddianame, Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.Yargılamaya önümüzdeki günlerde başlanacak.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber