Atalay: 40 bin polis, kadın ve aile şiddete karşı egitilecek
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, "Devletlerin en önemli görevi vatandaşını korkusuz yaşatmak ve güvenliğini sağlamak, onun temel haklarını korumak ve herhangi bir riske karşı güven içine almaktır" dedi.
Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesinde Polisin Rolü ve Uygulanacak Prosedürler Eğitimi Projesi'nin ilk ayağı olan "eğiticilerin eğitimi"nin sona ermesi nedeniyle Swiss Otel'de tanıtım toplantısı düzenlendi.
Toplantıya İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal, Kadının Statüsü Genel Müdürü Esengül Civelek ile öteki ilgililer katıldı.
Bakan Atalay, bu haftanın "Kadına Karşı Şiddete Son" haftası olduğunu belirterek, Devlet Bakanı Çubukçu liderliğinde yürütülen önemli bir çalışmanın geride bırakıldığını söyledi.
İnsanların özgür ve eşit doğduklarını ifade eden Atalay, sistemlerin ve devletlerin görevinin de bunları korumak olduğunu kaydetti. Gelişmişlik ve demokratikleşme seviyesiyle toplumların uygarlık seviyelerinin de bu konudaki hassasiyetleriyle değerlendirileceğini vurgulayan Atalay, "Devletlerin en önemli görevi vatandaşını korkusuz yaşatmak ve güvenliğini sağlamak, onun temel haklarını korumak ve herhangi bir riske karşı güven içine almaktır" diye konuştu.
"AİLE İÇİ ŞİDDETTE HASSASİYETLER VAR"
Bütün insanların hakları olduğunu ve şikayetçi olanların gideceği mercilerin bulunduğunu belirten Atalay, baskı, kötü muamele ve işkence ile insanların temel haklarının zedelenmesine ve elinden alınmasına izin verilmeyeceğini söyledi. Atalay, kadına yönelik şiddetin çok boyutu olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Kadına şiddet, bazen toplumsal, bazen özel yaşamında, fiziksel, duygusal, cinsel, ekonomik, açıdan kadının zarar görmesine yol açan temel hak ve özgürlükleri ile onurunu zedeleyen her durumu kapsar.
Bu sadece işyerinde, okulda, sokakta değil görünmez ve çoğu bilinmez şekilde aile içinde de olur. Belki en hassas boyutu aile içinde olanıdır. Çünkü diğerleri daha belirgindir ve çabuk tespit edilebilir.
Aile içi şiddette hassasiyetler vardır. Kadın aile için mahremiyetleri gözetir kolay kolay da hakkını aramayabilir." Aile içi şiddetin sona erdirilmesi için hükümetin yaptığı çalışmalar hakkında da bilgi veren Bakan Atalay, 2005'te TBMM'de töre ve namus cinayetleriyle kadın ve çocuklara yönelik şiddetin önlenmesi ve sorunun temellerinin araştırılması amacıyla komisyon oluşturulduğunu hatırlattı.
Başbakanlık tarafından 4 Temmuz 2006 tarihinde yayınlanan genelgenin eylem planına dönüştüğünü de ifade eden Atalay, bütün kurumların genelge ile görevlendirildiğini, hizmet için eğitim programlarında kadın ve şiddete son konusuna değinildiğini kaydetti.
YIL SONUNA KADAR 40 BİN POLİS HİZMET İÇİ EĞİTİMDEN GEÇİRİLECEK
Eğitim projesi protokolünün imzalanmasının ardından pilot il olarak seçilen İstanbul, Ankara, İzmir, Diyarbakır, Erzurum, Samsun, Bursa, Kayseri, Van, Adana, ve Antalya'da Emniyet Genel Müdürlüğü kriterlerine göre emniyet teşkilatı içinden seçilen 270 eğitici personelin eğitimlerinin verildiğini anlattı.
Atalay, projenin ikinci aşamasında ise yıl sonuna kadar yetiştirilen eğitici kadro ile şiddet mağduru olan kadınların ilk başvuru yeri olan bin 197 polis merkezinde çalışan yaklaşık 40 bin emniyet teşkilatı personeline, kadına ve aile şiddetine karşı, şiddet mağdurlarına yaklaşım tarzı ile "farkındalık ve duyarlılığı arttırma" eğitiminin verileceğini belirtti.
Polisin hizmet içi eğitimden geçirilmesine çok önem verdiklerini de anlatan Atalay, emniyet teşkilatındaki 206 bin polisin yüzde 50'sinin bir yıl içinde hizmet içi eğitimden geçirildiğini söyledi. Polisin suçu ve suçluyu takip ederken muhataplarına en insani davranışı göstereceğini ifade eden Bakan Atalay, bunun Türkiye'nin demokratikleşme sürecinde çok önemli olduğuna işaret etti.
Polise yeni gelişmeler doğrultusunda sürekli eğitim verildiğini kaydeden Atalay, söz konusu çalışmaların da bu eğitimlerin bir parçası olduğunu belirtti.