Su kanunu için kollar sıvandı

Su konusunda başlatılan seferberliğe STK'lar da destek verdi. İklim Değişikliği Derneği Başkanı Bozoğlu, "Yüzey sularımızın en az yüzde 76'sı kirli" dedi

Kaynak : Sabah
Haber Giriş : 04 Nisan 2021 09:31, Son Güncelleme : 04 Nisan 2021 09:27
Su kanunu için kollar sıvandı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Suyu korumak, vatanı korumaktır" sözleriyle başlattığı 1. Su Şurası çalışmaları sürerken, su konusunda farkındalık oluşturmak için tüm paydaşlar harekete geçti.

İklim Değişikliği Politika ve Araştırma Derneği Başkanı Dr. Baran Bozoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Su Kanunu hazırlanması için ortaya koyduğu kararlılığı önemli bulduklarını belirterek, "Taslak çalışması 6 yıl önce başlatılan Su Kanunu çalışmasının tamamlanarak Meclis'e sunulması büyük önem taşıyor" dedi. Bozoğlu, "2015'te ülkemizin bir su kanununa ihtiyacı olduğunu birçok platformda dile getirmiş, uzmanlarla çalıştay ve toplantılar yapmıştık. Tüm parti gruplarını ziyaret ederek konunun önemini anlatmıştık. Su Kanunu çalışmasının tamamlanarak Meclis'e sunulması büyük önem arzetmektedir" diye konuştu.

Su Kanunu'nun amacının "hedeflere daha hızlı ulaşmak ve yetki çatışmasını gidermek" olarak açıklandığına dikkat çeken Bozoğlu, şunları söyledi: "Hedef suyun korunması, su kaynaklarımızdaki kirliliğin önlenmesi, verimliliğin artırılması ise bu konuda hızlanmakta hatta ışık hızına çıkmakta yarar var çünkü yüzey sularımızın en az yüzde 76'sı kirlenmiş, Ergene, Gediz, Büyük ve Küçük Menderes, Kızılırmak, Sakarya gibi yediğimiz besinleri sulayan birçok havzamız sanayi ve evsel atıkla kirlenmiş durumda. Arıtılmış sularımızın yüzde 1.5-2'sini sulamada kullanabiliyoruz. Su kaynaklarımızın, barajlarımızın dolmasını umut ederken kentlerde şebekede kaybolan su ise yüzde 40-50'leri buluyor. Atık sularımızın sadece yüzde 36'sını doğru yöntemlerle arıtabiliyoruz."

TEK SESLILIK ÖNEMLI

Yetki çatışmasının giderilmesi noktasında ise tek sesliliğin yakalanmasının önemine değinen Bozoğlu, "Birçok farklı kurum, farklı mevzuatlarla su yönetimine katılıyor. İller Bankası, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Türkiye Su Enstitüsü, Su ve Kanalizasyon İdareleri, Tarım Orman Bakanlığı, Enerji Bakanlığı gibi birçok kurumun konuya dair mevzuatı var. Su paylaşılamıyor. Kanun hazırlarken kanunun diğer mevzuatlarla ilişkisini planlamak, kurumsal yapıları yeniden ele almak ve en önemlisi uygulamaya geçirmek gerekiyor" diye konuştu.

KANUN DOĞANIN VE İNSANIN OLMALI

SU Kanunu'nun suyun nasıl paylaşılması gerektiğini belirlemesi gerektiğini söyleyen Bozoğlu, "Kanunda öncelik hiç kuşkusuz, doğanın ve insanın olmalı. İçme ve kullanma suyunun korunması öncelikli halde tutulmalı. Sanayi, tarım ve enerji sektörlerinin de ihtiyaçları, yerel düzeyde değerlendirilerek belirlenmeli. Bu konuda, göç de mutlaka ele alınmalı" şeklinde konuştu.

BARIŞ ŞİMŞEK

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber