YÖK'ten akademisyen haberine düzeltme

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 06 Ocak 2009 17:28, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:59

T.C.
YÜKSEKÖĞRETİM KURULU BAŞKANLIĞI
Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği

TEKZİP VE DÜZELTME

Akşam gazetesinin 06.01.2009 tarihli baskısında yer alan ?Yok Hocam Dersine Bak? başlıklı haberle ilgili olarak açıklama yapma ihtiyacı doğmuştur. Haberde; Yükseköğretim Kurulu Başkan Vekili Prof. Dr. İzzet ÖZGENÇ imzasıyla, 17 Kasım 2008 tarihinde gönderilen bir yazının üniversite öğretim üyelerinin örgütlenmesinin önüne engel koymayı amaçladığı ve çeşitli amaçlarla oluşturulmuş teşekküllere öğretim üyelerinin üye olmasının yasaklanmasının sağlanmaya çalışıldığı ifade edilmektedir.

Haberde de yer aldığı gibi bahsi geçen yazıda; çeşitli kamu kuruluşlarının, meslek kuruluşlarının yönetim veya denetim organlarında görev yapmalarının ancak 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 38. maddesine göre olabileceği belirtilmiştir. Ancak kurumumuza, aynı Kanun'un 36. maddesine göre yükseköğretim kurumlarında çalışan öğretim elemanlarının 38. maddede belirtilen koşulları yerine getirmeden bunu gerçekleştirdikleri şeklinde duyumlar gelmiştir. Yazı, öğretim elemanlarının görevlendirilmesinin ilgili mevzuat hükümlerine göre gerçekleştirilmesine dikkat çekilmesi amacıyla yazılmış ve üniversitelerimize gönderilmiştir.

Üniversite öğretim elemanlarımızın 2547 sayılı Kanun hükümlerine göre, kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında görev almaları önünde herhangi bir engel bulunmamaktadır. İlgili yazıda sadece, öğretim elemanlarının bu tür görev almalarının 2547 sayılı Kanun'un 38. maddesine uygun yapılması hususuna dikkat çekilmiştir. Ayrıca bahsi geçen haberde iddia edilenin aksine Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'ndan Anayasa'ya aykırı bir yazının üniversitelere gönderilmesi söz konusu değildir.

Kamuoyuna duyurulur.

2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun ilgili maddesi: ?Madde 38 ? (Değişik: 29/11/1983 - KHK - 243/46 md.)
(Değişik: 29/5/1991 ? 3747/4 md.) Öğretim elemanları; ilgili kurumlar ile kendisinin isteği, Üniversite Yönetim Kurulunun uygun görmesi ve rektörün onayı ile ihtiyaç duyulan konularda, özlük işlemleri kendi kurumlarınca yürütülmek kaydıyla, Bakanlıklarda, Silahlı Kuvvetler ile Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu, Adli Tıp Kurumu, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu ve Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı kamu kuruluşlar ve kamu yararına çalışan kuruluşlar veya gerçek kişiler tarafından kurulan vakıflar ile kanunla kurulmuş sosyal güvenlik kurumları ile kamuya yararlı dernekler ve bunların iştiraklerinde, araştırma-geliştirme kurumları ve diğer kamu kuruluşlarında geçici olarak görevlendirilebilirler. Bu şekilde görevlendirilenler (Adli Tıp Kurumu ile vakıflarca kurulmuş hastaneler, sağlık merkezleri, sağlık ocakları ve gezici sağlık araçları hariç) döner sermayeden yararlanamazlar. Ancak ilgili bulunduğu Yükseköğretim kurumlarındaki aylık ve diğer ödemeler ile öteki hakları devam eder.
Yükseköğretim Kurulunun isteği ve ilgili kamu kuruluşunun onayı ile yükseköğretim kurumları veya birimleri, ilgili adli mercilerin talebi ile adli tıp mevzuatı çerçevesinde adli tıp olaylarında ve diğer adli konularda resmi bilirkişi olarak görevlendirilebilirler.?


Akademisyenlerin, izin almadan sivil toplum örgütlerinde yönetici olması yasaklandı. Meslek örgütleri 'Muhalifler susturuluyor' diye ayakta

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği'nden Türk Veteriner Hekimleri Birliği'ne, Türk Eczacılar Birliği'nden Türk Tabipleri Birliği'ne kadar birçok meslek kuruluşunun yönetim kademesinde yer alan akademisyenlere 'örgütlenme freni' geldi. Sadece bağlı oldukları üniversitelere bilgi vermeleri yeterli olan akademisyenler artık meslek kuruluşlarında görev alabilmek için izin almak zorundalar.

Rektörlere

17 Kasım'da YÖK Başkanvekili Prof. İzzet Özgenç imzasıyla gönderilen yazıda şöyle denildi: 'Çeşitli kamu kuruluşlarının veya meslek kuruluşlarının yönetim veya denetim organlarında görev yapmak üzere ilgili kurum hükümleri uyarınca görev alan üniversite öğretim elemanlarının bu görevleri yerine getirebilmeleri ancak 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 38. maddesi kapsamında görevlendirilmeleriyle mümkün olabilecektir. Aksi takdirde 2547 sayılı YÖK Kanunu'nun 36. maddesi çerçevesinde görev yapan öğretim elemanlarının söz konusu kuruluşlarda görev yapmaları mümkün olmayacaktır. Bilgilerinize ve konunun üniversite öğretim üyelerine duyurulmasının sağlanmasını rica ederim.'

GEÇİCİ İZİN

Atıfta bulunulan 38. maddede ise 'Öğretim elemanları; ilgili kurumlar ile kendisinin isteği, üniversite yönetim kurulunun uygun görmesi ve rektörün onayı ile ihtiyaç duyulan konularda özlük işlemleri kendi kurumlarınca yürütülmek kaydıyla, bakanlıklarda, TSK ile TÜBİTAK, Adli Tıp Kurumu gibi kamu kuruluşları ve kamu yararına çalışan kuruluşlar veya vakıflar ile kamuya yararlı derneklerde geçici olarak görevlendirilebilirler' deniliyor.

Duyurunun ardından meslek kuruluşları harekete geçti. TMMOB (Türkiye Mimar ve Mühendisler Odalar Birliği) G enel Sekreteri Hakan Genç, bu duyurunun anayasa ve yasalar karşısında sorunlu olduğunu düşündüklerini belirterek YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan'dan randevu istedi. Ancak YÖK, acil istenen bu randevuya henüz olumlu yanıt vermedi.

ANAYASAYA AYKIRI

TTB de yazı üzerine harekete geçirerek konuyu hukukçulara inceleterek gerekirse dava açmaya hazırlanıyor. TTB Genel Sekreteri Eriş Bilaloğlu, YÖK'ün yazısının anayasada belirtilen örgütlenme özgürlüğüne aykırı olduğunu dile getirerek 'YÖK'ün öğretim üyelerinin örgütlenme ve seçilme hakkını sınırlama yetkisi yoktur. Bu hukuki dayanağı olmayan bir yazıdır. Bu YÖK'ün örgütlenme özgürlüğüne müdahale etmesi anlamını taşımaktadır' dedi.

İŞTE LİSTEDEKİ AKADEMİSYENLER

YÖK'ün rektörlüklere gönderdiği yazıya göre halen çeşitli meslek kuruluşlarında yönetici olarak görev yapan akademisyenlerin bağlı bulundukları üniversitelerden izin almaları gerekecek. İşte bu isimlerden bazıları:

l TMMOB Yönetim Kurulu 2. Başkanı Oğuz Gündoğdu (İ. Ü. Jeoloji Bölümü)

l Türk Diş Hekimleri Birliği Başkanı Murat Akkaya (Ankara Üniversitesi Diş

Hekimliği Fakültesi)

l Türk Tabipleri Birliği 2. Başkanı Feride Aksu (Ege Ü. Tıp Fakültesi)

l Türk Veteriner Hekimleri Birliği Başkanı Mehmet Alkan (A. Ü. Vet. Fak.)

l Türk Hemşireler Derneği Başkanı Saadet Ülker (H. Ü. Sağlık Bilimleri Fakültesi)

**

İcraatların sıkı takipçisi

Hükümetin zam, özelleştirme, ihale gibi uygulamalarına yönelik birçok meslek kuruluşu iptal davası açarken yaptıkları açıklamalarla en sert eleştirileri yöneltmişti. Kasım ve Aralık 2008'de tüm Türkiye genelinde ekonomik krizin faturasının çalışanlara kesildiği öne sürülerek gerçekleştirilen meşaleli yürüyüşlere öncülük eden kuruluşların başında TMMOB geldi. Yine 30 şehirde eşzamanlı eylemler düzenleyen TMMOB'un Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı 'AKP iktidarının ülkeyi sermayeye pazarlayan, yoksulları daha da yoksullaştıran politikalarının İslami gericileşme dalgasıyla paralel yürüdüğü' suçlamasında bulundu.

TMMOB Ankara

İl Koordinasyon Kurulu üyeleri geçen hafta hükümetin 2008 yılında sınıfta kaldığını söyleyerek yaptıkları eylemde ellerindeki kırmızı kartları hükümete göstermişlerdi. Hükümetin Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Müşavirlik Kanunu'nda değişiklik içeren tasarıya,

7 meslek örgütü sert tepki göstermişti.

Dilek GEDİK / ANKARA

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber