Görevde Yükselmenin Neresinden Rahatsızlık Duyulmalı?
Her iktidar değişikliğinde iktidara yakın kişilerin toplandığı sivil oluşumların en önemli arzusu bir an önce üst makamlara yükselmektir. Buradaki temel mantık, "Önceki iktidarlar yaptı, biz de aynısını yapalım" mantığıdır. Görevde yükselme ve unvan değişikliği yönetmeliğinden, iktidara yakın sivil oluşumların (sendika) rahatsız olmasının temel sebebi de, üst kademelere yükselmenin objektif kritelere bağlanmış olmasıdır. Devamı için başlığa tıklayın.
Görevde yükselme ve unvan değişikliği yönetmeliği ne getirmiştir?
Görevde yükselme ve unvan değişikliği Şuba müdürü ve altındaki unvanlara sınavla atama yapılmasını öngörmüştür. Ancak şef ve şube müdürleri gibi kadrolarda sınavdan önce bir eğitim düzenlenmekte, eğitime de açılan kadronunu iki katı kadar aday çağrılmaktadır. İki katı adaydan daha fazla adayın başvuru yapması halinde ise Başbakanlık Genelgesinde belirtilen kriterler çerçevesinde bir değerlendirme puanı oluşturulmakta ve puanı yüksek olan iki katı kadar eğitime alınmaktadır. Mezuniyet ile kazanılan unvanlara atamalar da ise eğitim yapılmayıp sadece sınav yapılmaktadır.
Sınavlar test şeklinde olup ayrıca bir sözlü sınav yapılmamaktadır. İki katı kadar aday sınav sonrasında kadrolara puan durumuna göre atanmaktadır.
Bu uygulama kötü bir uygulama olmayıp, kamunun yıllardan beri özlediği bir politikadır. Bu uygulamaya karşı olmanın hiçbir anlamı yoktur. Zira bu uygulamanın temeli aday sayısının fazla ama kadro sayısının az olması halinde adayların kadrolara belirli kriterler çerçevesinde atanmasıdır.
Ancak burada aksayan bir yön bulunmaktadır. Bu da kamu kurumlarının, atamalara müdahale edememesi nedeniyle sınav açma yoluna gitmemeleridir. Kamu kurumları istedikleri kişileri değil sınavdan yüksek puan alan kişileri atamak zorunda olacaklarından böyle bir sınavla atama yolunu tercih etmemektedir.
İktidara yakın olsun veya olmasın tüm sivil teşkilatların karşı çıkması gereken nokta bu husustur.