Yabancı turist 'sanat' yerli turist 'tat' peşinde

Son 15 yıldır her Ramazan, döner, kebap, sucuk kokusuna boğulan; közde mısır ve kestaneyle dumanaltı olan Sultanahmet, bu yıl ikinci kez rahat nefes aldı

Kaynak : Akşam
Haber Giriş : 22 Temmuz 2012 00:14, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, bir yeme-içme çılgınlığına dönüşen 'Ramazan Panayırı'na geçen yıl son vermişti. Her yıl çuvalla para kazanan esnaf, bu yıl Büyükşehir'in, yiyecek stantlarına daha çok yer vereceğinin hayalini kurdu, kulisini yaptı. 1994'ten beri tarihi bölgenin canına okuyan lumpen şenliğinin ipini çeken Başkan Kadir Topbaş, geri adım atmadı: Geçen yıl nasılsa, bu yıl da öyle olacak.

KARNINI DOYUR ÖYLE GEL

'Asırlık Sanatlar ve Tatlar Sokağı', 40 bin metrekarelik alanda kurulmuş. 'Bedesten'den kopya. Eşit büyüklükte 94 dükkandan oluşuyor; 'Sanatlar', 'Tatlar'dan daha fazla...

Yabancı turist 'sanat', yerli turist 'tat' diyor. Araplar, Oltu Taşı ile Baston dükkanlarının önünde yuvalanmış. Japonlar yerlerinde duramıyor; Minyatür, Ebru, Kaligrafi, Telkari; bir dükkandan diğerine koşuyorlar, çok soru soruyorlar ama alıyorlar. Yerli veletler ana-babalarıyla uçan balon dalaşına giredursun; Alman yaşıtları renkli iri gözleriyle Hacivat&Karagöz motiflerini inceliyor.

Gelelim tatlara... Eskiden döner, sucuk, tantuni, kebap, kokoreç vardı; şimdi yok. Yerine ne var? Hiçbir şey, karnını doyur öyle gel!

Eskiden 'chocnette' ve 'waffle' vardı; şimdi yok. Yerine ne var? Karaköy Güllüoğlu'ndan baklava; Hacı Bekir'den lokum; Hafız Mustafa'dan akide şekeri; Koska'dan helva; Konyalı'dan şerbet...

Arada-derede bir şeyler arıyorsan; Selanik'ten gelip Kemerburgaz'da asırlık bir marka yaratan 'Hacı Salih Demir'in turşuları var... Kanlıca'nın '3. Kuşak' tescilli yoğurdu var... 182 yıldır leblebi üreten Harmancıklıoğlu'nun 43 çeşit leblebisi var...

Yabancı turist 'sanat', yerli turist 'tat' meraklısı dedik... Baklavalar kutu kutu, yoğurtlar kase kase, turşu suları bardak bardak gidiyor. Yerli-yabancı arasında şöyle de bir fark var. Yabancı turist; Güllüoğlu'nun Karaköy'deki, Hafız Mustafa'nın Hamidiye Caddesi'ndeki dükkanını biliyor. Bu yüzden sokaktaki 'sanat', 'tat'dan daha cazip geliyor. Yerli turist ise asırlık lezzetlerin sahiplerini, 'birileri panayır kurunca' öğreniyor.

5 LİRAYA SOFRA BEZİ

'ASIRLIK Sanatlar ve Tatlar Sokağı'nda işler yolunda ama Sultanahmet geneli için aynı şeyi söylemek zor. Onca zabıtaya rağmen çevredeki çimlere ısrarla halı-kilim serip, sofra kuranlar en büyük görüntü kirliliği... Bu yıl yeni bir sektör de gelişmiş; 5 liraya sofra bezi! Üç küçük kız, çimenlerde iftar etmek isteyip, hazırlıksız gelenlerden yolunu buluyor.

SANATLAR

l Minyatür

l Ebru

l Kitre Bebek

l Gümüş Sim Örücülüğü

l Hat

l Sedef İşlemeciliği

l Kaligrafi

l Cam Boyama

l Filografi

l İğne Oyası

l Kırkyama,

l Çini,

l Tezhip

l Kurdele Nakışı

l Telkari

l Yazmacılık

l Baston

l Bakırcılık

l Hacivat&Karagöz

l Yemenicilik

l Kutnu Kumaşı

l Şile Bezi

l Oltu Taşı

l Kızılcabölük Kumaşı

l Süpürge

l Keçe

TATLAR

l Baklava (Karaköy Güllüoğlu)

l Şeker, lokum (Şekerci Hafız Mustafa, Şekerci Hacı Bekir)

l Kahve (Kurukahveci Mehmet Efendi)

l Leblebi (Harmancıklıoğlu)

l Boza (Vefa Bozacısı)

l Şerbet (Konyalı)

l Helva (Koska)

l Turşu (Hacı Salih Demir)

l Yoğurt (Kanlıca Doğa)

l Padişah macunu (Mestat)

l Dondurma (Mado)

l Kuruyemiş (Malatya Pazarı)

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber