Akdağ, doktor vekilleri kızdırdı

Sağlık Bakanı Akdağ'ın Batılı yaşam tarzından yakınarak, "Nüfus veya aile planlaması kavramını rafa kaldırdık" demesi, doktor kökenli milletvekillerinin tepkisine neden oldu

Geçen yıl 6'ncı çocuğu dünyaya gelen Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın "nüfus ve aile planlaması"nı rafa kaldırarak "üreme sağlığı" kavramını savunması, tartışmalara neden oldu.

Doktor kökenli CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki doğurganlık hızını anımsatarak, ülkeye kötülük yapmama çağrısında bulundu. Eski Sağlık Bakanı MHP'li Osman Durmuş, Akdağ'a, "Doyuramadığınız, eğitemediğiniz çocuğu ne yapacaksınız?" sorusuyla tepki gösterirken, DYP'li Timur Gürgan da, "20 milyon insanın yoksulluk sınırı altında yaşadığı bir ülkede bu söylem kafa karıştırır" dedi. ANAP'lı Züheyir Amber ise bakanın sözlerini "talihsizlik" olarak niteledi.

'Kötülük yapmayın'
Arıtman, yaptığı yazılı açıklamada, "Devletimizin ekonomik imkânları eğitimden sağlığa, istihdamdan altyapıya kadar genç nüfusa yetmemektedir. 'Doğurun' demek ülkemizin ekonomik gerçeklerini de bilmemektir" dedi. Doğu Anadolu'da yüzde 3.65, Güneydoğu Anadolu'da 4.19 doğurganlık hızı olduğunu kaydeden Arıtman, "AB ülkeleri arasında ve Irak hariç tüm komşularımız arasında en yüksek, en kötü oranlara sahip ülke biziz. Ülkemizde her saatte 203 kadın gebe kalıyor, her 15 dakikada bir bebek ölüyor" dedi.

Eski Sağlık Bakanı MHP'li Durmuş, Diyarbakır Yetiştirme Yurdu'nda ortaya çıkan kayıp çocuklar olayına gönderme yaparken, "Herhalde dilendirilecek, böbreği sattırılacak çocuk sayısını artıracak. Doyuramadığınız, eğitemediğiniz çocuğu ne yapacaksınız?" diye sordu.

DYP'nin Aile ve Kadından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Timur Gürgan ise "20 milyon insanın yoksulluk sınırının altında yaşadığı, önemli sağlık, eğitim, güvenlik sorununun olduğu bir ülkede bu şekildeki bir söylemin kafa karıştıracağı aşikârdır" dedi.
Anavatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dr. Züheyir Amber de, "Üzüldüğüm şey, Bakan Bey de bir hekimdir, nasıl böyle bir açıklamada bulunur. Nüfus kontrolü olması kesinlikle gerekmektedir" diye konuştu.

'Eğer hızımız düşerse...'

Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise Milliyet'e yaptığı açıklamada, sözlerini çarpıtmadan neyi anlattığını anlamak gerektiğini savundu. Akdağ, "Biz elbette üreme sağlığı ve aile planlamasıyla ilgili çalışmalarımıza hassasiyetle devam edeceğiz" dedi.

Özellikle anne ve çocuk sağlığı açısından riskli olan bölgelerdeki fazla doğum sayısı konusunda çalışmaları sürdüreceklerini kaydeden Akdağ, ancak kavramsal açısından "nüfus veya aile planlaması" yerine "üreme sağlığı" ifadesini kullanmak gerektiğini bildirdi.

Türkiye'de Batılı yaşam tarzı örnek alınırsa çocuk sayısında düşme meydana geleceğini söyleyen Akdağ, "Artmış yaşlı nüfus, her bir çalışan kişi başına emekli olan veya hazırdan yiyen nüfus anlamına gelmektedir" dedi.

Türkiye'de doğurganlık ortalamasının 2.2 olduğunu yineleyen Akdağ, sözlerini şöyle noktaladı: "Eğer ortalama 2'nin altına düşerse nüfusumuz yaşlanmaya başlayacak. Benim söylediğim bundan ibarettir. İşin doğrusu, anne ve çocuk sağlığı açısından gebelikler belli aralıklarla olmalı. Her aile bakabileceği, büyütebileceği, eğitebileceği çocuklar için iyi bir planlama yapmalıdır."

milliyet