G20 içindeki 10 ülke başkanlık modeliyle yönetiliyor

ABD'den Fransa'ya, Rusya'dan Brezilya'ya kadar pek çok gelişmiş ülke ile G20 içindeki 10 ülke başkanlık modeliyle yönetiliyor. AK Parti 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine dinamik karar süreciyle daha hızlı ulaşmak için 'Türkiye'ye özgü model'i hayata geçirmek istiyor.

Kaynak : Akşam
Haber Giriş : 06 Şubat 2015 07:35, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
G20 içindeki 10 ülke başkanlık modeliyle yönetiliyor

HAKKI KURBAN

Türkiye'nin onlarca yıldır tartıştığı "başkanlık sistemi", aslında 50'den fazla ülkede yıllardır uygulanan bir model. "Tam başkanlık" için ABD, "yarı başkanlık" için Fransa'daki sistem, "en iyiler" olarak nitelendiriliyor. AK Parti de, esas itibarıyla bu ülkelerdeki uygulamaları göz önünde tutarak, Türkiye'ye özgü bir model getirmeyi planlıyor. Amaç, hem koalisyon dönemlerinde yaşanan sıkıntıların önüne geçerek istikrarı kalıcı hale getirmek, hem de dinamik bir yapıyla Türkiye'yi 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine ulaştırmak.

BAKANLAR, MECLİS DIŞINDAN

Tam başkanlık rejiminin özelliklerinden biri de "Başbakan" ve "Cumhurbaşkanı" makamı yerine "Başkanlık" makamının olması. Başkan, Meclis tarafından değil, doğrudan halk tarafından seçiliyor. Başkan gibi Meclis de halk tarafından seçildiği için, birbirlerine üstünlükleri söz konusu olmuyor. Tam başkanlık modelinde bakanları da başkan atıyor ve görevden alıyor. Bakanlarıın Meclis içinden olması gibi bir zorunluluk bulunmuyor. Bu nedenle hükümetin, Meclise karşı siyasi sorumluluğu yok.

Denetim görevi meclis'in

Yasaların hazırlanması konusunda yetki ise mecliste bulunuyor. Meclis, bir anlamda denetim görevi görüyor. Buna karşın, politikaları uygulamaya geçirmek tamamen başkanın yetkisinde bulunuyor. Anayasa Mahkemesi de, denetimi sağlayan organlardan biri. Bu anlamda başkanlık sistemi "kuvvetler ayrılığı"nın keskin olarak uygulandığı model olarak kabul ediliyor.

YARI BAŞKANLIKTA HÜKÜMET ONAYI

Yarı başkanlık sisteminde de, Cumhurbaşkanı halk tarafından seçiliyor. Parlamenter sistemden en belirgin farkı bu. "Yarı parlamenter sistem" olarak da nitelendirilen bu model Fransa, Avusturya, Finlandiya, Portekiz gibi ülkeler tarafından tercih edildi. Cumhurbaşkanı halk tarafından seçilmesine karşın hükümetin onayı olmaksızın karar alamıyor. Uygulamada da, tam başkanlık sisteminde olduğu gibi yeterli siyasi etkiye sahip değil. Buna karşın parlamenter sisteme göre yetkileri daha üst düzeyde ve karar alma süreci daha kısa görülüyor.

Dünyanın tercihi

Dünyanın en gelişmiş ülkelerinin yer alldığı ve halen Türkiye'nin Dönem Başkanlığını yürüttüğü G20'deki 19 ülkeden 10'u başkanlık sistemiyle yönetiliyor. ABD ve Fransa'nın yanı sıra, Brezilya, Çin, Hindistan, Rusya, Arjantin, Endonezya, Güney Kore ve Meksika "başkanlık" modelleriyle yönetiliyor. Başkanlık modelinin uygulanmadığı G20 üyelerinden Almanya ve İtalya "parlamenter sistem", İngiltere ve Japonya "anayasal monarşi" ile idare ediliyor. Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan gibi Türk Cumhuriyetleri de Başkanlıkla idare ediliyor. Dünyanın refah bakımından en iyi ülkeleri arasında gösterilen Finlandiya, başkanlık modelinin uygulandığı ülkelerden biri. Bolivya, Filipinler, İran, Kolombiya, Finlandiya, Portekiz, Avusturya, Romanya, Gürcistan'ın da aralarında olduğu ülkeler de tam veya yarı başkanlık sistemiyle idare ediliyor.

Küçük rötuşlarla geçiş

AK Parti'de başkanlık modeliyle ilgili çalışmaların mimarı Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şentop, "Parlamenter sistemde, oy verilmeyerek cezalandırılan bir partinin, koalisyon ortağı olarak da halkın karşısına çıktığını" hatırlatıyor. Başkanlıkta ise eninde sonunda en az yüzde 50 oy alma zorunluluğu bulunduğu için "güçlü bir iktidar" seçeneği olduğunu vurgulayan Şentop'un, parlamentoda konuyu değerlendirirken kullandığı şu ifadeler, aslında yürütülen çalışmanın özeti gibi: "Önümüzdeki seçimlerin en önemli başlığı yeni anayasa olacaktır. Bu anayasanın en önemli unsuru da başkanlık sistemidir. Biz bu konuyu bugün gündeme taşımıyoruz. 2 yıl öncesine dayanan bir tartışmadır ve Uzlaşma Komisyonu çalışmalarında da olasılıkları sıraladık. Seçim beyannamemizde de önemli başlıklardan biri olarak yer alacaktır. Bana göre Türkiye'ye en uygun model yarı başkanlık sistemidir. Fransa'daki yarı başkanlık sisteminden, Türkiye'deki sistemi ayıran çok ince ayrıntılardır. Fransız Cumhurbaşkanı Bakanlar Kurulu'na sürekli başkanlık eder. Bizde 'Gerekli gördüğü hallerde' demektedir. Bakanlar Kurulu'nun kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisine ilişkin sınırlar da Fransız sisteminden çok da farklı değildir. Ufak rötuşlar ve değişikliklerle uygulama başkanlık sistemi olarak dönüştürülebilir."

Erdoğan, 3 modeli tartışmaya açmıştı

Türkiye'de de şu anki mevcut yapı her ne kadar "parlamenter sistem" olarak adlandırılsa da, başkanlık sisteminin en önemli unsuru olan Cumhurbaşkanı'nın da parlamento ile birlikte halk tarafından seçiliyor olması, "yarı başkanlık" modelinin fiilen uygulanmasını beraberinde getirdi. AK Parti, anayasada gerekli düzenlemeler yapılarak sağlıklı bir yapının oturtulmasını hedefliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "başkanlık", "yarı başkanlık", "partili cumhurbaşkanlığı" modellerini uzun süre önce tartışmaya açmıştı.

Türkiye'de tek Meclis'li sistem

Tam başkanlık konusundaki en büyük hassasiyetlerden biri, örnek alınan ABD'deki modelde "eyaletler" sisteminin olması ve ABD'nin kendi özel şartlarında bu yönetim şeklinin ortaya çıkması olarak öne çıkıyor. ABD'de Parlamenterler Meclisi ile birlikte ABD Senatosu bulunuyor. Yarı başkanlığın uygulandığı Fransa'da da bu model, ülkedeki siyasi kaosla ortaya çıkan bir yönetim biçimi olarak şekillendi. Fransa'da da Senato'nun etkili bir gücü bulunuyor. Türkiye'deki modelde ise ABD'de olduğu gibi "eyalet sistemi" veya "federatif" yapı düşünülmüyor. Ayrıca, senatonun işleyişi yavaşlattığı gerekçesiyle "tek Meclis"li bir yapıyla yola devam edilmesi öngörülüyor.

Halk, başkanı bizzat seçecek

Başkanlık sistemini savunanlar, sağladığı yararlara işaret ederek, gerekçelerini şöyle sıralıyor:

- Halk, bu sistemde başkanı bizzat kendi oylarıyla belirliyor.

- Bu sistemde kararlar süratle alınabilmesinin yanı sıra, hızla uygulamaya konuluyor. Yürütme erki, diğer sistemlere göre çok daha etkin oluyor.

- İstikrar sağlanıyor. Türkiye'de 1970'ler ve 1990'larda olduğu gibi uzun süreli koalisyon iktidarlarının ülkeye yaşattığı sıkıntılar bu sistemde görülmüyor. Birkaç vekilliği olan partilerin istifa tehdidiyle hükümeti kontrolü altına alma ihtimali başkanlıkta görülmüyor.

- "Kuvvetler ayrılığı" ilkesi en iyi başkanlık sisteminde uygulanıyor.

- Bu sistemde, parlamenter denetimin daha sıkı olduğu ve parlamento içi demokrasinin daha iyi işletildiği belirtiliyor.

- Hizmetlerin mahallinde verilebilmesi konusunda da başkanlık sisteminin daha avantajlı olduğu savunuluyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber