Gümrük müfettişinden müsteşarına 'kaçakçılığa yardım' suçlaması

Gümrük müfettişinden müsteşarına 'kaçakçılığa yardım' suçlaması

Gün geçmiyor ki, 'gümrük ve akaryakıt kaçakçılığı' ile ilgili basında haberler çıkmasın. Bu tür haberler artık rutin haberden sayılmaya başladı. Cumhuriyet Gazetesi gümrükte yaşanan bu olayları tefrika halinde yazmaya devam ediyor. Devam ediyor da ne oluyor? Hiç.

Gebze Petrokimya İhtisas Gümrüğü'nde yaşanan akaryakıt kaçakçılığını soruşturmakla görevli Gümrük Başmüfettişi Mehmet Eryılmaz ve Yakup Güneş'in hazırlayıp bağlı oldukları Devlet Bakanı Tüzmen'e sundukları rapor tüyler ürpertici. Raporda, Gebze ihtisas gümrüğünde 'White Spirit' diye beyan edilen malın, aslında akaryakıt (benzinmazot) olduğunu ortaya çıkarmış. Cumhuriyet Savcılığına da intikal eden bu rapor ile ilgili adli işlem başlatılmış.

Müsteşar Şahin suçlanıyor

Müfettişlerin iddiaları, bu akaryakıt kaçakçılığı işlemlerinin gelip dayandığı yer olarak, Gümrük Müsteşarlığı'nın tepe noktasında vekaleten oturan Müsteşar Mehmet Şahin'e dayanıyor. İşte bu nokta çok önemli. Çünkü görevi kaçakçılığı önlemek olan Gümrük Müsteşar Vekili Mehmet Şahin Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 11.maddesindeki 'kaçakçılığa yardım' suçunu işlediği iddia ediliyor. Bu iddiaları belgelerle ortaya koyan Gümrük Müsteşarlığı'na bağlı Teftiş Kurulu'nun görevlendirdiği müfettişler.

Nedense bu tür akaryakıt kaçakçılığı gündeme geldiğinde Mehmet Şahin ismi ön plana çıkıyor. Konu ile ilgili gazeteleri taradığımda Sabah Gazetesinin 26.02.2006 tarihli nüshasında, Eskişehir Gümrüğü'nde benzer bir olayı ortaya çıkardığını ve aynı şekilde Cumhuriyet Savcılığına intikal ettiğini görüyorum. Bu olayın cereyan ettiği yer de ne tesadüf ki, Gümrük Müsteşar Vekili Mehmet Şahin'in o tarihlerde Eskişehir'in bağlı olduğu Gümrük Başmüdürü. O olayda da ilginç bilgilere rastladım. Bir firmanın, boyacılıkta kullanılan 'Alkid' diye beyan ettiği malın gerek TÜBİTAK ve gerekse TÜPRAŞ tarafından yapılan tesp it, mazot olduğunu ortaya çıkarmış. Ancak bu gelişme sırasında da ilginç bir gelişme yaşanmış. Eskişehir Gümrük Muhafaza bir ihbar üzerine bu malı yakalıyor. Mehmet Şahin'in Başmüdür olarak daha önce görev yaptığı teşkilat, bu malı ODTÜ Kimya Fakültesi'ne analiz için gönderiyor. ODTÜ Kimya Fakültesinde Prof.Dr.Ali Usanmaz imzası ile bu malın beyanda belirtildiği gibi 'alkid' olduğunu rapor ediyor. Ne tesadüf ki Alkid raporu veren Prof.Dr.Ali Usanmaz ile Gümrükler Genel Müdür Yardımcısı Asım Usanmaz kardeş. Prof.Dr.Ali Usanmaz'ın 'alkid' diye rapor verdiği mal, Mehmet Şahin Bursa'dan ayrıldıktan sonra yeni ekip tarafından bu kez TÜBİTAK'a analiz için gönderiliyor. Buradan çıkan rapor ise mal'ın mazot olduğunu ortaya koyuyor. Konu C. Savcılığına intikal edince, Savcılıkta çelişen bu raporlar üzerine numuneyi bu kez TÜPRAŞ'a gönderiyor. TÜPRAŞ'tan da gelen sonuç 'alkid değil mazot' şeklinde oluyor. Bu konuda açılan dava da devam ediyor.

Gözler Bakan Tüzmen'de

Neticede, Gümrük Müfettişleri raporlarında diyor ki: "Yaptığımız inceleme ve soruşturmada Gümrük Müsteşar'ı Mehmet Şahin, Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun 11. maddesinde belirtilen 'kaçakçılığa yardım' suçu işlediği kanısındayız. Ancak Mehmet Şahin, müsteşar olduğu için onunla ilgili soruşturma yapma yetkisine sahip değiliz. Müsteşar hakkında inceleme ve gerekirse soruşturma açılabilmesi için Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından inceleme yapılması gerekir." Gümrük Müfettişlerinin hazırladıkları bu rapor Bakan Tüzmen'in masasında. Bakan'ın bu soruşturmaya izin vermesi gerekir ki, Müsteşar hakkında soruşturma yapılsın.

Görevi kaçakçılıkla mücadele olan Gümrük Müsteşarı Mehmet Şahin 'kaçakçılığa yardım' suçlaması ile karşı karşıya olduğu sürece o kurum kaçakçılığı önleyemez. Bunun tek yolu, Bakan Tüzmen'in acilen onay verip, Gümrük Müfettişleri'nin görüşü doğrultusunda konuyu Başbakanlık Teftiş Kuruluna intikal ettirmesi.

Bu yapılmadığı sürece müsteşar üzerinde yoğunlaşan iddialar gümrük teşkilatına zarar verir.