'En düşük memur emekli aylığı 3,3 kat arttı'

AK Parti İzmir Milletvekili İbrahim Mustafa Turhan, "Maliye politikamızın güçlü görünümü, bütün olumsuz gelişmelere rağmen devam ettirmeyi başardığımız yüksek büyüme ve G20 ülkeleri içindeki en iyi hazırlanmış, kapsamlı, güçlü yapısal reform gündemimizle Türkiye geleceğine güvenle bakıyor" dedi.

TBMM Genel Kurulunda, 2016 yılı bütçesinin son gün görüşmeleri devam ediyor. Birleşimi yöneten TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko ile programı olması nedeniyle yerini Başkanvekili Ahmet Aydın'a bıraktı.

Turhan, şahsı adına yaptığı konuşmada, 1990'da cari kurlara göre milli gelirin 150 milyar 700 bin dolar olduğunu, 2002 yılında bu rakamın 232,5 milyar dolara çıktığını hatırlattı. Buna göre milli gelirde 13 yılda yıllık ortalama yüzde 3,4'lük, toplam yüzde 83'lük artış gerçekleştiğini belirten Turhan, AK Parti iktidarındaki 13 yılda ise milli gelirin yıllık ortalama yüzde 9,95, toplamda yüzde 243 oranında arttığını kaydetti. Turhan, "AK Parti'li 13 yıl, AK Parti'siz 13 yıl. Arasındaki fark bu" değerlendirmesinde bulundu.

Satın alma gücü paritesine göre de rakamları kıyaslayan Turan, "AK Parti'den önceki 13 yıldaki artış toplamı yıllık yüzde 4,75, AK Parti dönemindeki yıllık artış oranı yüzde 6,67. Yani yine bir buçukla katlamış durumdayız" diye konuştu.

Kişi başına düşen milli gelir rakamlarına da değinen Turan, şunları kaydetti:

"Türkiye'de kişi başına düşen milli gelir bölü ABD'de milli gelir. Yani Türkiye ile gelişmiş dünya arasındaki farkın göstergesi. 1960'lı yıllar ortalama yüzde 11, 1970'li yıllar ortalama yüzde 12,7, 1980'li yıllar ortalama yüzde 9, 1990'lı yıllar ortalama yüzde 10,9. SHP veya CHP'nin iktidarda olduğu yıllar ortalaması, çok fazla böyle yıl yok ama olan yıllar için yüzde 10,5, MHP'nin iktidarda olduğu yıllar ortalaması yüzde 10,2. Yani Türkiye'deki bir kişinin milli gelirinin ABD'deki bir kişinin milli gelirine oranı yüzde 10 civarında. AK Parti döneminin ortalaması yüzde 18,4'tür. 2008-2014 arası 7 yıllık dönem ortalaması yüzde 20,4. Aslında 21,5'e kadar çıkardık ama Gezi kalkışması ve 17-25 Aralık paralel darbesi sebebiyle bir miktar gerileme oldu. Hiç kimsenin endişesi olmasın Allah'ın izni inayetiyle bunu yeniden biz yükseltmeye muktediriz."

Turhan, 2008 yılından sonra 6 milyon yeni iş sağladıklarını, iş gücüne katılım oranının da yüzde 44,3'ten yüzde 51,5'e yükseldiğini dile getirdi.

Bütçenin, Hükümetin bütün taahhütlerini yerine getiren bir bütçe olduğunu vurgulayan Turhan, "Biz söz verdiğimiz, bir taahhütte bulunduğumuz zaman bunu yerine getiririz. Asgari ücretle ilgili, emeklilerimizin maaşlarıyla ilgili, ilk defa iş hayatına girecek gençlerimizle ilgili, sosyal güvenlik kesintileriyle ilgili bütün vaatlerimizi yerine getirdik" dedi.

En düşük memur emekli aylığının 3,3 kat, en düşük Bağ-kur esnaf emekli aylığının 6,8 kat, Bağ-kur çiftçi emekli aylığının 13 kat arttığının altını çizen Turhan, bu vaatlerin hepsini yerine getirdiklerini söyledi.

Faiz harcamalarının vergi gelirlerine oranına da değinen Turhan, "2003'ten önceki 10 yılda faiz harcamalarının vergi gelirlerine oranı yüzde 70'ti. 1999'da 72 lira 40 kuruş, 2000'de 77 lira 10 kuruş, 2001'de, her 100 liralık verginin karşılığında 103 lira faiz ödüyordunuz bütçeden, 2002'de de 87 lira. AK Parti döneminde 2016 yılında 100 liralık verginin sadece 12 lirası faiz olarak ödenecek. İşte bu Hükümetin tercihinin bir göstergesidir. Tabii böyle olunca yani faize, ranta kaynak aktarmaktan vazgeçince, eğitime, sağlığa ve altyapı yatırımlarına kaynak ayırma imkanı doğdu " diye konuştu.

Turhan, "Maliye politikamızın güçlü görünümü, bütün bu olumsuz gelişmelere rağmen devam ettirmeyi başardığımız yüksek büyüme ve G20 ülkeleri içindeki en iyi hazırlanmış, kapsamlı, güçlü yapısal reform gündemimizle Türkiye geleceğine güvenle bakıyor" görüşünü dile getirdi.