Baykal: Yargıtay'da hakime ihtiyaç var, kim engelliyor? Adalet Bakanı
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunda (HSYK) Yargıtay ve Danıştay üyeliklerine seçim yapılamasının Adalet Bakanı Cemil Çiçek tarafından engellendiğini öne sürerek, bunun, yargıyı yönlendirebilme, ideolojik tahakküm altına alabilme, kendi zihniyetlerinin bir aracı haline dönüştürme çabası olduğunu söyledi.
Baykal, "Devletin en tarafsız olması gereken kurumları etrafında ciddi bir sorun yaşanıyor. Türkiye paylaşılacak bir orta malı değil, herkes haddini bilsin" dedi.
Deniz Baykal, TOBB Konferans Salonu'nda düzenlenen, Türkiye Sulama Kooperatifleri Birliği, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve Ziraat Mühendisleri Odasınca düzenlenen "İklim Değişikliği, Kuraklık ve Su Yönetimi" konulu sempozyuma gelişinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.
HSYK'da Danıştay ve Yargıtaydaki boş üyelikler için yapılacak seçime, Adalet Bakanlığı Müsteşarı Fahri Kasırga katılmadığı için seçimin yapılamadığının hatırlatılması üzerine Baykal, Türkiye'de yargıya yönelik bir siyasi kuşatmanın söz konusu olduğunu savundu. Baykal, yargının Türkiye'nin en önemli ve bağımsızlığına saygı gösterilmesi temel kuruluşlarından olduğunu vurguladı.
"ÇOK ACI"
Yargıtay, Danıştay ve Sayıştay üyeliklerinde, hızla doldurulması gereken boşluklar bulunduğunu ifade eden Baykal, bu boşlukların yasada öngörülen süre içinde doldurulması gerektiğini söyledi. Ancak seçimi yapacak olan HSYK'nın, bu görevi yerine getirmesinin Adalet Bakanlığınca engellendiğini savunan Baykal, bunun "çok acı" bir durum olduğunu belirtti.
Yargıtayın, yasalara aykırı olarak 23 eksik üyeyle çalışmak zorunda bırakıldığını söyleyen Baykal, Yargıtayın yoğun bir iş yüküyle karşı karşıya bulunduğunu, binlerce dosyanın gerekli değerlendirmeler yapılamadığı için zaman aşımına girdiğini anlattı.
"HUKUK DRAMI YAŞANIYOR"
Baykal, şunları kaydetti:
"Yargıtayda hakime ihtiyaç var. Seçecek organ belli, seçilecek insanlar belli ama seçim yapılamıyor. Kim engelliyor? Adalet Bakanı. Niçin engelliyor, 'Benim istediğim insanları seçmezler' diye engelliyor. Nerede kaldı yargı bağımsızlığı? Nerede kaldı Anayasa? Nerede kaldı demokrasi? Bu, eş dost kollamanın, yakınlarını bir takım yerlere yerleştirme anlayışının ötesinde bir durumdur. Yargıyı yönlendirebilme, ideolojik tahakküm altına alabilme ,kendi zihniyetlerinin bir aracı haline dönüştürme çabasıdır. Çok acı bir tablodur.
Anayasa ihlal edilmektedir. Bir hukuk dramı yaşanıyor. Artık bıçak kemiğe dayandı, HSYK üyeleri toplanıyorlar ama seçim yapamıyorlar. 400 metre ötede Bakan, Müsteşar oturuyor, ama gelmiyorlar. Adalet Bakanı, Müsteşar nasıl görevini savsaklar. Bakanın emriyle Müsteşar da katılamıyor."
"YARGI HERKESE LAZIM"
Deniz Baykal, bütün bunların, "yargıyı siyasetin avucuna alma arzusunun sonucu" olarak ortaya çıktığını savunarak, yargının herkese lazım olduğunu söyledi.
"Kendi siyasi mezhebime, kendi siyasi meşrebime göre bir yargı oluştururum" anlayışının krize yol açacağını kaydeden Baykal, "İşte bunun için siyasi gerginlik ortaya çıkıyor. Devletin en tarafsız olması gereken kurumları etrafında ciddi bir sorun yaşanıyor. Türkiye paylaşılacak bir orta malı değil, herkes haddini bilsin. Herkes saygı göstersin, görevini yerine getirsin, yetkisini kullansın. Başkasının yetkisine saygı göstersin" diye konuştu.