İşçi sendikaları anlaşmadan memnun değil
Türk-İş'e bağlı bazı sendikaların genel başkanları, hükümet ile Türk-İş arasında imzalanan çerçeve protokolünün, işletmelerde sürdürülen toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde yaşanan sorunları çözmede yeterli olmadığını savundular.
Türk-İş ile hükümet arasında kamu toplu iş sözleşmeleriyle ilgili imzalanan çerçeve protokolünde, önceki dönemde protokolde bulunan "yeni hak ve düzenlemeler" ve "istek dışı emeklilik" konulu maddeler yer almadı.
"Yeni hak ve düzenlemeler" başlıklı madde, "İşçi ve işveren sendikaları tarafından yeni getirilen teklifler toplu iş sözleşmelerinde yer almayacaktır ve müktesep haklar korunacaktır" düzenlemesini içeriyordu.
"İstek dışı emeklilik" maddesinde ise "Hükümet, istek dışı emekliliği gündeme getirmeyecektir" ibaresi yer alıyordu.
Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç, emeklilikle ilgili düzenlemeye rağmen uygulamalara gidildiğini, düzenlemenin etkinliği ve anlamı kalmadığı için de protokolden çıkartıp toplu sözleşmelere koyma kararı aldıklarını söyledi.
"Yeni hak ve düzenlemeler başlıklı maddede 'yeni teklif getirilemez' diyerek kendimizi bağlıyorduk" diyen Kılıç, bu düzenlemenin protokolden çıkarılmasıyla işçi ve işveren sendikalarının kendi rızalarıyla teklifler getirebileceklerini bildirdi. Kılıç, söz konusu düzenlemelerin kazanılmış hakların korunması konusunda herhangi bir risk oluşturmadığını kaydetti.
Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, çerçeve protokolünde ücret ve ilk ücret konularında hedefe ulaşılamadığını, buna karşın fazla mesailer ve esnek çalışmanın protokolde yer almasına izin verilmediğini söyledi.
Çerçeve protokolünün imzalanmasının bundan sonraki sürecin bittiği anlamına gelmediğini vurgulayan Öztaşkın, şöyle konuştu:
"Toplu sözleşmelerin her iş yerinde tek tek imzalanması gerekiyor. Bizim PETKİM, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı, Makina Kimya Endüstrisi Kurumu gibi iş yerlerinde sorunlarımız var. Ücret dengesizliği, prim adaletsizliği, düşük ücret gibi uygulamalar söz konusu. En düşük ücret için 740 YTL'lik miktar da yeterli değil. Anlaşma sağlanamaması halinde bazı iş yerlerinde grev ve eylemlilik noktasına gelinecek. Çerçeve protokolünün imzalanması toplu sözleşmeleri imzalayacağız anlamına gelmiyor. İş yerlerindeki sorunlar çözülmeden sözleşmeleri bitirmeyi düşünmüyoruz."
Basın-İş Genel Başkanı Yakup Akkaya da kamudaki 320 bin işçiden 18 bininin 1400 YTL'nin altında ücret aldığını belirterek, yapılacak iyileştirmenin sınırlı ve yetersiz olduğunu söyledi.
İşçi ücretlerine yapılacak zammın maliyetinin 800 milyon YTL'yi bulduğu yönündeki değerlendirmeyi eleştiren Akkaya, "800 milyon YTL'lik maliyet hesabı gerçek değil. Bu işletmelerin çoğunda üretim yapılıyor ve genel bütçeye bağlı gibi gösterilmeleri yanıltıcı. Ücretler zaten maliyetlere yansıtılıyor" dedi.
Genel Maden-İş Genel Başkanı Ramazan Denizer, çerçeve protokolündeki zamların maden işçisini memnun etmediğini belirterek, bu zamların işe yeni girenlerin durumunu rahatlatmadığını söyledi. Denizer, "eşit işe eşit ücret" prensibinin hayata geçirilmesini istediklerini ifade etti.
Sağlık-İş Genel Başkanı Mustafa Başoğlu da cazip gibi görünün zam miktarının ihtiyacı karşılamaktan uzak olduğunu savundu.
"Sosyal yardımlar güdük kalmıştır" diyen Başoğlu, "Görüşmeler, 'biten iş bitmeyen işten iyidir' diye bitti ama yeterli değildir" dedi.