Başbakan'dan beş önemli mesaj

Kaynak : Zaman
Haber Giriş : 29 Ocak 2008 12:39, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada beş önemli konuya değindi

Fiili başörtüsü yasağını YÖK yasasındaki düzenleme ile ortadan kaldıracağız

Hiçbir hak ve hürriyet demokrasi için tehdit oluşturmaz

Hükümet, demokrasinin, laikliğin, hukukun teminatıdır

Ortak akıl ve toplumsal mutabakatın gereğini yapıyoruz

'Kimsenin hak ve hürriyeti bir başkasının hak ve hürriyetini ortadan kaldıramaz

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hiçbir hak ve hürriyetin; demokrasi için, Cumhuriyetin temel değerleri için, laik sistem için bir tehdit oluşturamayacağını vurgulayarak, ''AK Parti Hükümeti, Cumhuriyetin de demokrasinin de laikliğin de hukuk devletinin de teminatıdır, koruyucusudur. Bugüne kadar hiçbir adımımız, hiçbir uygulamamız buna ters olmamıştır, bundan sonra da olmayacaktır'' dedi.

Erdoğan, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmaya, Kütahya'da meydana gelen tren kazasında hayatlarını kaybeden vatandaşlara Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı dileyerek başladı.

Olayın, tüm yönleriyle incelendiğini, araştırıldığını ve gerekenlerin yapıldığını belirten Erdoğan, ''Bundan hiç kimsenin şüphesi olmamalıdır. Allah milletimizi her türlü felaketlerden, bela ve musibetlerden korusun'' diye konuştu.

Erdoğan, geçen hafta içinde, 49 yıl aradan sonra ilk defa bir Yunan başbakanının, Kostas Karamanlis'in Türkiye'ye resmi bir ziyaret gerçekleştirdiğini hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi:

''İki komşu ülke arasındaki ilişkiler açısından, diyalog ve işbirliğinin zenginleşmesi açısından, bu ziyaretin son derece faydalı geçtiğini ifade etmek istiyorum. Türkiye ve Yunanistan arasında tarihi bazı sorunlar olduğunu hepimiz kabul ediyoruz.

Şunu anlamalıyız ki sorunları büyütme, sorunlardan beslenme dönemi artık kapanmıştır. Her iki ülke de hem kendine hem de komşusuna güvenmek zorundadır; zira global dünyada hiçbir ülkenin komşusuyla ilişkilerini, ihtilaflar üzerinde yürütme lüksü kalmamıştır.

Hepimizin malumu olan bu sorunları aşmanın yolu, ülkelerimiz arasındaki siyasi, ekonomik ve kültürel işbirliğini artırmaktır. Sayın Karamanlis ile yaptığımız görüşmelerde sorunları elbette masaya yatırdık, tartıştık.

Fakat sadece sorunlarımızı konuşmadık, birlikte neler yapabileceğimizi, ne gibi değerler üretebileceğimizi de konuştuk. Geçmişin olumsuzluklarına takılıp kalırsak, aydınlık bir gelecek inşa edemeyiz. Dünün sorunlarını yarınki nesillere aktarırsak barışa ve dostluğa hizmet etmiş olmayız.

Ülkelerimizin birbirini tehdit olarak algılamasını değil, imkan olarak, fırsat olarak algılamasını istiyoruz.''

-YUNANİSTAN DESTEĞİ-

Erdoğan, 18 Kasım 2007'de Türkiye-Yunanistan Doğalgaz Enterkonnektörünün açılışını Karamanlis ile beraber gerçekleştirdiklerini hatırlatarak, ''Yunanistan, bugün Türkiye'nin AB üyeliğini, İzmir'in Expo 2015 adaylığını destekleyen önemli bir komşu ülkedir'' dedi.

İki ülke arasında, ekonomi, ticaret, turizm, ulaştırma, enerji gibi alanlarda sağlanan gelişmelerin, barışın ve diyaloğun en güzel meyveleri olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

''Bu barış ve diyalog hamlesine, siyasetin olduğu gibi halkımızın, medyamızın, iş dünyamızın, sivil toplum kuruluşlarımızın da katkıda bulunacağı muhakkaktır.

Bakınız, yıllarca üç tarafı denizlerle, dört tarafı düşmanlarla çevrili bir ülke olduğumuz söylemi, birilerinin ağzından hiç eksik olmadı.

Fakat AK Parti iktidarı bu kabuğu kırmış, bütün komşularıyla olan ilişkilerini geliştirerek, korkuların yapay, gereksiz ve zararlı olduğunu ispat etmiştir. Evet, dile getirdiğimiz geniş bakış açımız dış politikamız için de iç politikamız için de geçerlidir.

Sorunlara siyah beyaz bir zaviyeden (açıdan) bakmıyoruz. Çözüm noktasını yakalamaya çalışıyoruz. Sorunları birbirinin yedeği haline getirmek değil çözümleri birbirini tamamlayacak şekilde üretmek zorundayız. Bizim yaptığımız, yapmak istediğimiz budur.

Bazıları, sorunları birbirine yedekleyerek siyaset yapıyor. Bazıları, 'bir sorunu çözelim ötekini erteleyelim' diyor. Oysa Türkiye'nin bir çok sorunu öteki sorunlarla iç içedir.''

-VATANDAŞIN HUKUKU-

Başbakan Erdoğan, bir vatandaşın hukuku çiğnenirse, ötekinin hukukunun da çiğneneceği uyarısında bulunarak, ''Evet, birileri belki geçici olarak rahatsız olur ama ülkenin topyekun kazanması daha önemlidir'' diye konuştu.

Türkiye'nin zenginleşmesinin, özgürlüklerin gelişmesiyle olabileceğine dikkati çeken Başbakan Erdoğan, ''Adaletsiz özgürlük, özgürlüksüz kalkınma, hukuksuz refah olamaz. Bu eşyanın tabiatına aykırıdır'' dedi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Ülkemizi bir bütün olarak kucaklamakta, halkımızı bir bütün olarak sahiplenmekte zorluk çekenler, milletimizin sorunlarını da bir bütün olarak algılamakta zorluk çekiyorlar.

Biz, toplumun belli bir kesiminin belli bazı sorunlarını gündeme getirmek için siyasete soyunmadık, çok şükür bugüne kadar da tüm Türkiye'yi kucaklayacak bir siyaset tarzı güttük. Ama bu durum, toplumun bazı kesimlerini görmezden gelmemizi, toplumumuzun bazı taleplerine duyarsız kalmamızı da gerektirmiyor.

Biz, toplumumuzun her kesiminin, her türlü sorununu demokrasi içinde, hukuk içinde, toplumsal birlik ve bütünlüğümüzü koruyacak biçimde tartışırız, konuşuruz, çözmeye çalışırız. Toplumla bir işi olmayanlar, milli iradeyle bir bağı olmayanlar, halkla irtibatı olmayanlar 'bana ne?' diyebilirler, ama milli iradeye dayanarak siyaset yapan, demokrasiden ve toplumdan gücünü alan hiç kimse 'neme lazım, beni ilgilendirmez' demek lüksüne sahip değildir.''

-''HERKES EMİN OLSUN''-

Erdoğan, 'toplumun bir kesimi eğitimsiz kalsın' demenin, toplumun bir kesimi 'üretmesin, çalışmasın' demek anlamına geldiğini bildirerek, bunun garip bir paradoks olduğunu söyledi. Bütün paradoksları gidermek için çalıştıklarını anlatan Erdoğan, şöyle konuştu:

''Herkes emin olsun, kimsenin kaygısı olmasın ki AK Parti hükümeti döneminde Türkiye tehdit ve risklerle değil, imkan ve fırsatlarla tanışacaktır. Kimsenin hak ve hürriyeti, başkasının hak ve hürriyetini ortadan kaldıramaz.

Hiçbir hak ve hürriyet demokrasimiz için, Cumhuriyetimizin temel değerleri için, laik sistemimiz için bir tehdit oluşturamaz. AK Parti hükümeti, Cumhuriyetin de demokrasinin de laikliğin de hukuk devletinin de teminatıdır, koruyucusudur.

Bugüne kadar hiçbir adımımız, hiçbir uygulamamız buna ters olmamıştır, bundan sonra da olmayacaktır. Tüm amacımız; sorunlarını geride bırakmış, bütün enerjisini kalkınmaya, büyümeye, gelişmeye harcayan bir Türkiye ortaya çıkarmaktır. Bunun için, hem dünyada hem Türkiye'de barış ve adaletin sesini yükseltiyoruz. Bunun için, gururlanmadan, kibirlenmeden, 'ben yaptım oldu' demeden ortak aklın gereğini, toplumsal mutabakatın gereğini yapıyoruz.

Bunun için, AB perspektifimiz ile komşuluk ilişkilerimizi birlikte güçlendiriyoruz. Bunun için, ekonomik kalkınma ile demokratik kalkınmayı birlikte yürütüyoruz. Bunun için vatandaşlarımızın tamamının hukukunu birlikte savunuyoruz. Bunun için hukuk terazisine vaktiyle konan taşları bir bir kaldırıyoruz.''

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber