Tezkere geçse sınır böyle olacaktı

MHP'li Bölükbaşı, Ankara ile Washington arasında krize neden olan 1 Mart tezkeresi öncesi yürütülen gizli pazarlıkları yazdı, Türkiye'nin Irak'ta gireceği yerlerin haritasını verdi.

Bölükbaşı, ABD ile yapılan pazarlıklarda Türkiye'nin Irak'ta gireceği yerlerin haritasını verdi ve tezkerenin reddinde, "Özellikle askeri makamlarımızın sessiz kalmaları da etkili oldu" dedi

Ankara ile Washington arasında krize neden olan 1 Mart 2003 tezkeresi öncesi ABD ile yürütülen askeri mutabakat muhtırası müzakerelerinde Türk heyetine başkanlık eden emekli Büyükelçi ve MHP Ankara Milletvekili Deniz Bölükbaşı, pazarlıkların perde arkasını, "1 Mart Vakası-Irak Tezkeresi ve Sonrası" adlı kitapta topladı. Milliyet gazetesinin haberine göre Bölükbaşı, "Yağmur Hattı Haritası"nı da ilk kez kamuoyuna açıkladı.

ABD ile Irak harekâtı öncesinde yürütülen askeri, siyasi ve ekonomik pazarlıkların bilinmeyen yönlerini belgeleriyle ortaya koyan Bölükbaşı'nın kitabında, tezkerenin geçmesi halinde Kuzey Irak'a girecek Türk birliklerinin konuşlanacağı yerleri gösteren Yağmur Hattı Haritası da ilk kez yayımlandı.

Haritanın ayrıntıları

Bölükbaşı, Irak sınırından 40 kilometre derinlikteki Yağmur Hattı'nın "Habur'un güneyinden, Fays-Habur'dan başlayarak Zaho Boğazı'nı, Dohuk'un doğusundan Atruş ve Barzan'ın güneyinden geçen ve Hayat Vadisi'nden İran-Irak sınırına kadar uzanan geniş bir bölgeyi kapsadığını" açıkladı.

Bölükbaşı, ABD ile sağlanan mutabakata göre Türk askerinin kontrolü altında olması öngörülen Yağmur Hattı'nın, "PKK'nın terör eylemleri için toplanma, konaklama ve eğitim amaçlı kullandıkları kampları ve silah, mühimmat, erzak depolama yerlerinin tümünü kapsadığını" vurguladı.

Bölükbaşı, tezkerenin geçmesi halinde Kuzey Irak'a girerek Yağmur Hattı'na kadar konuşlanabilecek Türk askeri birliklerinin sayısını, 4 takviyeli tugay ve özel görev kuvvetlerinden oluşan (Akrep timleri) 31 bin kişi olarak açıkladı.

Tezkerenin reddi

Bölükbaşı, tezkerenin kabul edilmemesinin 4 ana unsurunu sıralarken, ABD Savunma Bakan Yardımcısı Paul Wolfowitz'in yaptığı gibi dönemin Genelkurmay kademesini sorumlu tuttu.

Bölükbaşı, oylamada etkili olan unsurları şöyle sıraladı:

Operasyonun meşru olup olmadığı tartışmaları, AKP'nin bölünmesi ve hükümetin etkili bir halkla ilişkiler politikası yürütememesi. "Devlet organlarının bölünmesi, özellikle askeri makamlarımızın sessiz kalmaları ve düşük profilli tutum benimsemeleri."

'Arınç tüzük ihlali yaptı'

Bölükbaşı'nın kitabındaki en önemli iddialardan biri de, eski TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın "içtüzük ihlali yaptığı" savı oldu. 1 Mart'ta yapılan oylamada kabul ya da ret yönünde "salt çoğunluk" rakamına ulaşılamamasına rağmen Arınç'ın "tezkere kabul edilmedi" sonucunu açıklamasını eleştiren Bölükbaşı şu görüşü dile getirdi: "Tezkerenin aynı birleşimde bir saat geçtikten sonra yeniden oylanması ve burada da karar verilemediği takdirde sonraki birleşimin gündemine aktarılması gerekirdi."

Barzani benzetmesi

Marisa Lino başkanlığındaki ABD heyetiyle tezkere müzakerelerinin üç kez kesildiğini belirten Bölükbaşı, bunlardan birinde, Kuzey Irak'a konuşlanacak Türk birliklerinin meşru müdafaa dışında PKK ile mücadele etmesine karşı çıkan Lino'ya, "Şu anda karşımda sizin yerinizde Mesud Barzani otursaydı, bunu söyleme cesaretini bulamazdı. Görüşme bitmiştir" tepkisini gösterdiğini açıkladı. Bölükbaşı, Lino'nun Türkiye tarafından kesinlikle kabul edilmeyen ve sonra değiştirilen ilk talebinin yer aldığı el yazısını da yayımladı.