Danıştay davalarda 'faiz talebine' açıklık getirdi

Danıştay 12. Dairesi, sınıf öğretmeni olarak görev yapan davacının, 18/11/2019 - 28/11/2019 tarihleri arasında 10 gün süreyle mazeretsiz ve izinsiz olarak göreve gelmediğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 94. maddesinin birinci fıkrası uyarınca görevinden çekilmiş sayılmasına ilişkin işleme karşı açılan davada ilk derece mahkemesince verilen kararı onamakla birlikte faiz talebine açıklık getirdi

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 20 Ağustos 2023 00:10, Son Güncelleme : 14 Ağustos 2023 14:15
Danıştay davalarda 'faiz talebine' açıklık getirdi

Danıştay 12. Dairesi, sınıf öğretmeni olarak görev yapan davacının, 18/11/2019 - 28/11/2019 tarihleri arasında 10 gün süreyle mazeretsiz ve izinsiz olarak göreve gelmediğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 94. maddesinin birinci fıkrası uyarınca görevinden çekilmiş sayılmasına ilişkin işleme karşı açılan davada ilk derece mahkemesince verilen kararı onamakla birlikte faiz talebine açıklık getirdi

Faiz feri'i bir alacaktır

Bilindiği üzere faiz; bir işlem nedeniyle hakları ihlal edilen ilgililerin, bu işlem nedeniyle uğradıkları parasal kayıplarının veya yoksun kaldıklarını öne sürdükleri mali haklarının gecikerek ödenmesi ya da hiç ödenmemesi durumunda, bu gecikmeden doğacak zararı karşılayan bir meblağ olup, bu niteliği itibariyle yasal faiz, asıl alacağa bağlı fer'i bir alacak niteliğindedir.

Faiz başlangıç tarihi nasıl belirlenir

Bir idari işlem veya eylemden dolayı uğranılan zararın tazmini istemiyle açılan davalarda, uygulanacak yasal faizin başlangıç tarihi olarak;
a) İdareye başvuru var ise, bu başvuru tarihinin;

b) İdareye başvuru yok ise, davanın açıldığı tarihin;

c) Önce, yalnızca idari işlemin iptaline yönelik iptal davası açılması ve işlemin iptaline karar verilmesini takiben yasal süresi içerisinde iptale dayalı olarak tam yargı davası açılması durumunda, ilk davanın (iptal) açıldığı tarihteki başvuru tarihinin; başvuru yok ise, anılan (iptal) davasının açıldığı tarihin esas alınması gerektiği, istikrar kazanmış Danıştay İçtihatlarıyla kabul edilmektedir.

Temyize konu kararda faizin başlangıç tarihinin hatalı karar verilmesi bozmayı gerektirmez

Temyize konu kararda, davacıya ödenmesine hükmedilen parasal hakların; davacının başvuru yaptığı tarihten itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi gerektiği halde, dava konusu işlem nedeniyle yoksun kaldığı maddi haklarının her ay için ayrı ayrı olmak üzere ödenmesi gereken tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idarelerce davacıya ödenmesi yönünde hüküm kurulmuştur.

Temyize konu karardaki yasal faizin başlangıç tarihine yönelik bu yanlışlık, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan eksiklik ve yanlışlık kapsamında olduğundan, Bölge İdare Mahkemesince istinaf isteminin reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının; "dava konusu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı maddi haklarının her ay için ayrı ayrı olmak üzere ödenmesi gereken tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idarelerce davacıya ödenmesi"ne ilişkin hüküm fıkrasının, "davacının parasal haklarının, davacı tarafından idareye başvuru tarihi olan 24/12/2019 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine" şeklinde düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.


T.C.
DANIŞTAY
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No:2022/6313
Karar No:2023/824

TEMYİZ EDEN (DAVALI) :... Kaymakamlığı
DİĞER DAVALI : ... Bakanlığı

İSTEMİN KONUSU:

... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem:

Samsun ili, Yakakent ilçesi, ... İlkokulunda sınıf öğretmeni olarak görev yapan davacının, 18/11/2019 - 28/11/2019 tarihleri arasında 10 gün süreyle mazeretsiz ve izinsiz olarak göreve gelmediğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 94. maddesinin birinci fıkrası uyarınca görevinden çekilmiş sayılmasına ilişkin ... tarih ve ... sayılı işlemin iptali ile yoksun kaldığı parasal hakların işlem tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:

... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararla; dava konusu işlemin geri alınması üzerine davacıya geriye dönük maaşlarının ödendiği, ancak Yakakent İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün ... tarih ve ... sayılı işleminden; davacının fiilen görevde bulunmadığı gerekçesiyle ek ders ücretlerinin ödenmediği anlaşılmakla; davacının görevinden çekilmiş sayılmasına ilişkin işlemin geri alınması nedeniyle ve Anayasa'nın 125. maddesi uyarınca, davacının görevinden ayrı kaldığı dönemde (29/11/2019 - 03/02/2020) emsali görevde bulunan öğretmene yapılan ödemeler (maaş, ek ders ücreti gibi) nazara alınarak, davacının görevine devam etseydi yapılacak tüm ödemelerin, her aya ilişkin ayrı ayrı olmak üzere ödenmesi gereken tarihten itibaren işletilecek yasal faiziyle ödenmesi gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlem yönünden konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacının tazminat isteminin kabulüne, dava konusu işlem nedeniyle yoksun kaldığı maddi haklarının her ay için ayrı ayrı olmak üzere ödenmesi gereken tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idarelerce davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:

... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:

Samsun Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü Maarif Müfettişlerinin soruşturma raporunun ilçeye tebliğ edildiği 16/01/2020 tarihinden itibaren, davacı hakkında tesis edilen dava konusu işlemin iptal edildiği, geriye dönük maaşlarının ödendiği, Samsun Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğünün ... tarih ve ... sayılı kararnamesi ile Vezirköprü ilçesi ... İlkokulunda görevine başladığı, davacının eğitim gibi büyük bir özen gerektiren hususta oldukça özensiz davranmış olduğu, raporları en geç bir sonraki gün mesai saatine kadar teslim etmesi gerekirken etmediği, izinsiz bir şekilde devamsızlık yaptığı ve çalışma yaşamının gerektirdiği işbirliği ilkelerine aykırı davrandığı belirtilerek, temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİM DÜŞÜNCESİ:

Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

Mahkeme kararının, "dava konusu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal haklarının her ay için ayrı ayrı olmak üzere ödenmesi gereken tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idarelerce davacıya ödenmesine" ilişkin kısmı incelendiğinde;

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'un 22. maddesiyle değişik "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde; temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştayın kararı düzelterek onayacağı hükme bağlanmıştır.

Anılan Kanun maddesinin gerekçesinde ise; temyiz incelemesinde sadece maddi hatalarda değil, aynı zamanda yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen eksiklik ya da yanlışlıklarda da düzelterek onama kararı verilmesinin sağlandığı, uygulamada, vekalet ücretine, yargılama giderlerine ya da faize hükmedilmesinin unutulması ya da bunların yanlış hesaplanması gibi, kararın asli olmayan unsurlarında görülen bir kısım eksiklik ya da yanlışlıklar nedeniyle bozma kararları verildiği, bunun mahkeme tarafından tekrar karara bağlandığı ve yine bu kararlara karşı yeniden kanun yollarına başvurulabilmesi nedeniyle hem zaman hem de emek kaybına neden olunduğunun görüldüğü, bu suretle esasa etkili olmayan konularda Danıştay'ın kesin karar vermesi sağlanarak uyuşmazlığın hızla sonuçlandırılmasının amaçlandığı hususlarına yer verilmiştir.

Bilindiği üzere faiz; bir işlem nedeniyle hakları ihlal edilen ilgililerin, bu işlem nedeniyle uğradıkları parasal kayıplarının veya yoksun kaldıklarını öne sürdükleri mali haklarının gecikerek ödenmesi ya da hiç ödenmemesi durumunda, bu gecikmeden doğacak zararı karşılayan bir meblağ olup, bu niteliği itibariyle yasal faiz, asıl alacağa bağlı fer'i bir alacak niteliğindedir.

Bir idari işlem veya eylemden dolayı uğranılan zararın tazmini istemiyle açılan davalarda, uygulanacak yasal faizin başlangıç tarihi olarak;

a) İdareye başvuru var ise, bu başvuru tarihinin;

b) İdareye başvuru yok ise, davanın açıldığı tarihin;

c) Önce, yalnızca idari işlemin iptaline yönelik iptal davası açılması ve işlemin iptaline karar verilmesini takiben yasal süresi içerisinde iptale dayalı olarak tam yargı davası açılması durumunda, ilk davanın (iptal) açıldığı tarihteki başvuru tarihinin; başvuru yok ise, anılan (iptal) davasının açıldığı tarihin esas alınması gerektiği, istikrar kazanmış Danıştay İçtihatlarıyla kabul edilmektedir.

Bakılan uyuşmazlıkta; davacının, 24/12/2019 tarihli ihtarname ile "... haksız ve hukuka aykırı olarak memurluk görevimden çekilmiş sayılmam yönündeki idari işlemin kaldırılarak yanlışlığın düzeltilmesi ve eski görevime iademin yoksun kaldığım haklarımın faizi ile tarafıma ödenmesi sağlanarak (tazminat hakkım saklı kalmak üzere) gerekenlerin yapılarak düzeltilmesi..." talebiyle idareye başvurduğu anlaşılmaktadır.

Temyize konu kararda, davacıya ödenmesine hükmedilen parasal hakların; davacının başvuru yaptığı tarihten itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi gerektiği halde, dava konusu işlem nedeniyle yoksun kaldığı maddi haklarının her ay için ayrı ayrı olmak üzere ödenmesi gereken tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idarelerce davacıya ödenmesi yönünde hüküm kurulmuştur.

Temyize konu karardaki yasal faizin başlangıç tarihine yönelik bu yanlışlık, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan eksiklik ve yanlışlık kapsamında olduğundan, Bölge İdare Mahkemesince istinaf isteminin reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının; "dava konusu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı maddi haklarının her ay için ayrı ayrı olmak üzere ödenmesi gereken tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idarelerce davacıya ödenmesi"ne ilişkin hüküm fıkrasının, "davacının parasal haklarının, davacı tarafından idareye başvuru tarihi olan 24/12/2019 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine" şeklinde düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,

2. Yukarıda özetlenen gerekçeyle dava konusu işlem yönünden konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacının, tazminat isteminin kabulüne ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:.. sayılı kararının yukarıda belirtildiği şekilde düzeltilerek ONANMASINA,

3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,

4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 22/02/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber