Akşener'in 'seçimlere ayrı ayrı girelim' çağrısına Bahçeli'den yanıt
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in 'ayrı ayrı seçime girme' çağrısına ilişkin, "Ayrı ayrı seçime girme çağrısının bizim nazarımızda ciddiye alınacak bir tarafı yoktur" dedi.
"Çürük masa siyaseti çuvallamakla kalmamış, kesif bir hezimete uğramıştır"
Bahçeli açıklamasında, "Türk siyaset ve demokrasi tarihinin en kritik seçimleri
14 Mayıs ve 28 Mayıs 2023 tarihlerinde huzur içinde yapılmış, bu kapsamda milli
iradenin tecellisiyle yasama-yürütme organları eşanlı ve eşgüdüm halinde tezahür
etmiştir. Türk milleti istikrara, aynı şekilde istiklal ve istikbal haklarına
sahip çıkma basiret ve dirayetini titizlikle göstermiştir. Türkiye Cumhuriyeti'nin
100'ncü yıldönümü Cumhur İttifakı'nın muazzez ve muhterem başarısıyla perçinlenmiş,
bunun yanında milletimiz geleceğini Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde görmüş
ve bunu da tescillemiştir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi teklifiyle beraber
kaç ortaklı olduğu meçhul ve muamma hale gelen 'çürük masa' siyaseti çuvallamakla
kalmamış, kesif bir hezimete uğramıştır" ifadelerine yer verdi.
"Türk milleti fosil zihniyetlere ruhsat vermemiş, itibar etmemiştir"
Bahçeli şöyle devam etti:
"Türk milleti dayatmalara, kumandalı siyasilere, aynı zamanda sömürgeleşmiş
ve teslim bayrağını çekmiş fosil zihniyetlere ruhsat vermemiş, itibar etmemiştir.
Anlaşıldığı kadarıyla içine yuvarlandıkları aidiyet ve ahlak kriziyle tıpkı
kurumuş bir yaprak gibi sağa sola savrulan muhalefet partileri milli iradenin
mesajını idrakten hala mahrumdur. Siyasi mahcubiyet ve mağlubiyetlerini temelsiz
mağduriyetle örtbas etmeye çalışmaları da kilitli ve kifayetsiz bir siyasetin
hezeyanından başka bir manaya gelmeyecektir. Cumhuriyet'in yeni yüzyılında yüksek
fedakarlık ve yürekli mücadelelerle teşekkülü sağlanmış siyasi istikrarın artarak
sürmesi, merkezi yönetimle yerel yönetim arasındaki uyum ve dengeye bağlıdır."
Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerine ulaşmanın yolunun 'merkezden yerele tek
yürek olmuş Türkiye' olduğu mesajını veren Bahçeli, "Türk milleti 14 Mayıs ve
28 Mayıs 2023 tarihlerinde sergilediği kararlı ve tarihi nitelikli demokratik
tutumunu, inanıyorum ki 31 Mart 2024'de yapılacak Mahalli İdareler Seçimleri'nde
de sahneleyecektir. Kaldı ki aksini düşünmek kavga, karanlık, kargaşa ve kutuplaşmaya
özlem duymak demektir. Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerine seri ve selametle
vasıl olabilmenin stratejik formülü merkezden yerele tek yürek olmuş Türkiye'nin
oluşmasına ve ortaya çıkmasına bağlıdır. Muhalefet partilerinin denetim ve yönetimde
mahvı perişan bir devir ve döneme mahkum olan belediyelerin cumhurun idare ve
iradesiyle küllerinden yeniden doğması milli bir sorumluluk, işin özünde bir
demokrasi ve vatan görevi olarak karşımızdadır" ifadelerini kullandı.
"Ayrı ayrı seçime girme çağrısının bizim nazarımızda ciddiye alınacak bir
tarafı yoktur"
MHP'nin takip edeceği siyasi stratejinin belli olduğu vurgusunu yapan Bahçeli,
açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Nitekim milletimize vermiş olduğumuz sözün, akan tarih süreci içinde gittikçe
devleşen Türkiye'ye gösterdiğimiz desteğin hiç kuşkusuz gerek ve yeter şartı
da bu çerçevede aranmalıdır. Milliyetçi Hareket Partisi, Cumhurbaşkanlığı ve
Milletvekilliği Genel Seçimlerinde Cumhur İttifakı'nın doğasına ve duruşuna
müzahir siyasetiyle nasıl mücadele etmişse, aynısıyla 31 Mart Mahalli İdareler
Seçimleri'nde de ilkeli ve işbirliğini esas alan tavrını gösterecektir. Ayrı
ayrı seçime girme çağrısının bizim nazarımızda ciddiye alınacak bir tarafı yoktur.
Seçime ayrı girmek isteyenlerin elini tutan, önüne geçen de yoktur. Bu çağrıyı
seslendirenlerin yerel planda işbirliği ve ittifaklara hem açık kapı bırakıp
hem de tek başına seçime girmekten bahsetmesi sadece tutarsızlık değil, bununla
beraber akıl tutulmasıdır. Pusulasının millet olduğunu iddia eden bir partinin
zilletle yollarını tam olarak ayırması, hiçbir tereddüt ve tenakuza düşmeden
bunu kamuoyuyla paylaşması ahlaki bir yükümlülüktür. Cumhur İttifakı'nın tüm
bileşenleri 31 Mart 2024 seçimlerine heves ve heyecan içinde hazırlanacak, ortak
akıl ve anlayış içinde işbirliğini sürdürecektir. Yerel yönetimlere düşen zillet
gölgesi cumhurun aydınlık siyasetiyle kaldırılacaktır. Kutlu yürüyüşümüze katılmak,
Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerinin gerçekleşmesine omuz vermek, merkezi yönetimle
yerel yönetim arasında sarsılmaz köprü inşa etmek isteyen kim varsa gönlümüz
onlara açıktır. Önce ülkem ve milletim anlayışı etrafında kucaklaşanlarla Türkiye
Cumhuriyeti'nin yeni yüzyılının tertemiz sayfaları samimiyet, sevda ve inançla
yazılacaktır."