Erdoğan: 2 hafta içinde KEY ödemelerine başlanacak

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 15 Temmuz 2008 14:20, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Konut Edindirme Yardımı (KEY) ödemelerinden 8,5 milyon kişinin istifade edeceğini belirterek, hak sahiplerine 2 hafta içinde Ziraat Bankası aracılığıyla 2 milyar 850 milyon YTL ödeneceğini bildirdi.

Türkiye'de 10 yıllar boyunca uygulanan emek ve emekçi karşıtı politikaları kırmak, emeğe hak ettiği değeri verebilmek için her türlü maddi ve sosyal hakkı teslim etme noktasında, tarihi uygulamalara imza attıklarını ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu gücümüz nispetinde oldu. Gücümüz neye elveriyorsa o nispette oldu. Biz emanetçiyiz, milletin emaneti şu anda bizim elimizde. Biz şu anda bu emaneti tasarruf ediyoruz. Bunu eğer adil bir şekilde, iyi planlamak suretiyle finans yönetimini başarılı bir şekilde sürdüremezsek, bizden önceki dönemlerde Türkiye'nin ödediği bedelleri yeniden öderiz. Biz ülkemizi bu noktaya getirmek istemiyoruz."

Erdoğan, KEY ödemelerine ilişkin düzgün bir kayıt tutulmadığını da kaydederek, "Bir sıkıntı da burada. Kayıtlar korunmamış. Bankacılık teamüllerine hiç uyulmamış. Böyle bir sıkıntımız yok. Hiçbir mazereti kabul etmeyeceğiz. 2007 yılında ilgili yasayı da yönetmeliği de çıkardık. Hak sahipleri büyük ölçüde tespit edildi. Bu paraları da hak sahiplerine ödemeye başlıyoruz" diye konuştu.

Erdoğan, "Hukuki süreç henüz işlerken, demokratik siyasi sürece darbe vurma iddiasıyla soruşturulan illegal yapılanmaların avukatlığına soyunmak, ancak demokratik hukuk devleti anlayışına inancı zayıf olan bir siyasi anlayışın kalkışabileceği bir iştir" dedi.

Türkiye'nin müteahhitlik sektörünün, dünyada ABD ve Çin'den sonra 3. sıraya çıktığını bildiren Erdoğan, "Eğer iyi ilişkiler olmamış olsaydı bu zemini yakalayamazdık. İşte onun için 36 milyar dolar olan ihracatımız 124 milyar dolara ulaşmıştır" diye konuştu.

Türkiye'nin büyük uğraşlarla, büyük fedakarlıklarla büyük hedeflere, demokratik istikrar içinde güvenle bu zemini yakaladığını anlatan Erdoğan, "Şimdi buradan feragat etmemiz mümkün değildir. Bu noktadan geriye gidiş olmayacaktır. Vicdan sahibi hiç kimse, bu ülkenin karanlık koridorlara dönmesine göz yummayacak, izin vermeyecektir. İçinden geçtiğimiz süreçte siyasi aktörlerin temel görevi, demokratik siyaseti savunmak ve siyasetin imkanlarını genişletmek, büyütmektir. Daha iyi, daha adil, daha özgürlükçü bir toplum idealinin gerçekleştirilmesinin meşru zemini siyasettir, demokrasidir. Siyaset kurumunun itibarının korunması, bir ülke için hayati önemdedir. İşte, AK Parti Türkiye'ye bunu kazandırmıştır. Türkiye'de her fırsatta kurumların yıpratılmaması gerektiğini ifade edenler, siyaset kurumuna yönelik yıpratmalara sessiz kalmamalıdır" dedi.

Birilerinin siyaseti tümüyle çatışma üzerinden yürütme arzusunda olabileceğini ifade eden Erdoğan, oysa siyasetin özünün çatışma olmadığını belirtti. Demokratik siyasetin özünün, medeni anlamda yarışma ve uzlaşma olduğuna işaret eden Erdoğan, "Ama uzlaşma hiç bir zaman yüzde 100 değildir. Nedir? Kısmi azamisinin üzerinde mutabık kaldığı bir konudur. Bunu başarmak durumundayız" diye konuştu.

Erdoğan, konuşmasında CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve CHP sözcülerini de eleştirdi. Erdoğan, şunları söyledi:

"İktidarı yıpratmak uğruna bindiği dalı kesen, içinde bulunduğu gemiyi batırmaya çalışan siyasetçi tipi, soruyorum size; bu millete ne verebilir? Bunların bu millete verebileceği bir şey var mı? Demokrasi, hukuk, anayasal düzen hepimiz için olmazsa olmaz varlık zeminidir. İşte bu noktada bizler, milletimizle birlikte aynı çizgideyiz. Hiçbir sıkıntımız yok.

İzliyor ve değerlendirmesini de buna göre yapıyor, çünkü kim kimlerin avukatlığına soyunmuş veya kimler kimlerin avukatlığına soyunmuş... Bu çok önemli. Biz kendimize hiç bir vasıf tayin etmemişken, bize de savcılık görevini sağolsun yine onlar veriyorlar. Bu da güzel bir şey. İddia makamı millet adına oradadır ve biz de millet adına hakkı aramanın, hakkı savunmanın gayreti içerisindeyiz. Eğer bu anlamda savcılıksa, evet savcıyım."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber