'Çocuk da kariyer de' diyen kadın hastalanır!

Kaynak : Sabah
Haber Giriş : 18 Şubat 2009 23:07, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:57

ESRA TÜZÜN

Koşuşturmayla geçen günlük hayat, fazla detaycı ve titiz olmak kadınlarda yorgunluk hastalığına yol açıyor. Tıpta 'Fibromiyalji' olarak tanımlanan bu hastalık, özellikle 25-35 yaş arasındaki çalışan kadınları vuruyor..

Son yıllarda adını sıkça duymaya başladığımız, aslında uzun yıllardır hayatımızda olan bir hastalık var: Fibromiyalji. Teşhisi zor ve başka hastalıklarla karıştırılıyor. Yorgunluktan ortaya çıktığı sanılıyor ama vücuda yerleşiyor. Tıp dünyası uzun süre bu ağrıların bir hastalık olup olmadığını tartıştı ve geçtiğimiz yıl bir hastalık olarak onaylandı. Fibromiyaljide, vücudun 9 çift noktasından ağrı yayılıyor. Hastaların yüzde 70-80'ini kadınlar oluşturuyor. Bu hastalığın en çok görüldüğü kadınların ise mükemmeliyetçi, titiz ve her şeyin en iyisini yapma telaşıyla kendilerini büyük stres altına sokanlar olduğu dikkat çekiyor. Acıbadem Maslak Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölüm Sorumlusu Prof. Dr. Reyhan Çeliker, bu hastalık hakkında merak edilenleri ve bilinmeyenleri anlattı.

* Fibromiyalji sendromu nedir?

Fibromiyalji sendromu (FMS), vücutta üç aydan uzun süre devam eden kronik ve yaygın ağrıya neden olan bir yumuşak doku romatizmasıdır. Amerikan Romatoloji Koleji (ACR) tarafından 1990 yılında belirlenmiştir. Son derece yaygındır, erişkin nüfusta sıklığı yüzde 5'dir. Kadınlar tüm hastaların yüzde 70-80'ini oluşturur. Ortalama başlangıç yaşı 25-35'dir, ancak 10 ile 55 arasında değişebilir. FMS semptomlarının ileri yaşlarda başlaması FMS'ye eşlik eden başka bir hastalık olabileceğini düşündürmelidir.

AĞRI EŞİĞİ DÜŞÜK

* Fibromiyalji sendromu neden oluşuyor?

Hastalığın sebebi tam olarak bilinmiyor. Depresyon, stres ve uyku bozukluklarının etkili olabileceği düşünülüyor. Birçok çevresel faktörün FMS'yi tetiklediği kabul ediliyor. Bunlar fiziksel travmalar, duygusal baskılar, enfeksiyonlar ve endokrin bozukluklar olarak sıralanabilir. FMS hastalarında ağrı eşiği düşüktür, strese yanıt vermede bozukluk vardır. Depresyon ve anksiyete gibi duygu-durum bozuklukları gözlenebilir. FMS'de uykunun derin, dinlendirici döneminde bozukluk olduğu ve bu bozukluğun da hastalık oluşumunda rol oynadığı düşünülüyor.

* Fibromiyalji sendromu tanısı nasıl konuluyor?

FMS tanısı, öykü ve fizik muayene bulguları ile konur. Ağrının dağılımı, ağrıya eşlik eden belirtiler ayrıntılı olarak değerlendirilmelidir. Eklem muayenesi ve adale kuvvetleri normal sınırlar içerisindedir. Tanımlanmış dokuz çift hassas noktadan 11'inin ağrılı bulunması FMS tanısı için gereklidir. Bu hassas noktalar ense, boyun, omuz, sırt, göğüs duvarı, dirsek, kalça, bel ve diz bölgesindedir. Bu hastalarda laboratuvar testleri normaldir, ancak FMS'yi taklit eden hastalıkların ayırt edilebilmesi için testler uygulanır.

* Bu hastalığın tedavisi var mı, varsa nasıl yapılıyor?

Hastaya hastalığının gerçek olduğu, ağrının şiddetli olabileceği ancak yaşamı tehdit etmediği, şekil bozukluğu ve sakatlığa neden olmadığı anlatılmalıdır. Tedavinin uzun sürebileceği ve düzenli takip gerektirdiği açıklanmalıdır. Tetikleyici faktörler belirlenmeli ve gerekli önlemler alınmalıdır. İlaç tedavilerinin yanı sıra egzersiz ve fizik tedavi uygulamalarının da önemli yeri vardır.

Ağrılar üç aydan uzun sürüyorsa dikkat!

Kişi uzun saatler uyusa bile sabah hiç uyumamış gibi yorgun kalkar. Bazen uykuya dalmada zorluk veya sık uyanma şeklinde uyku bozukluğu olabilir...

* Üç aydan uzun süren yaygın ağrı esas belirtidir. Hasta ağrısını tanımlamakta ve yerini söylemekte güçlük çekebilir.

* Daha çok boyun, sırt ve bel ağrısından yakınırlar. Eşlik eden belirtilerden en sık görülenler sabahları belirgin olan yorgunluk ve dinlendirici olmayan uykudur.

* Hastalar enerjilerinin olmadığını ve bunun günlük yaşamlarını etkilediğini ifade ederler. Ev işlerini yapmakta bile zorlanabilirler.

* Bazı hastalarda yumuşak dokularda şişlik hissi, uyuşmalar, gerilim tipi baş ağrısı, 'irritabl barsak sendromu', ağrılı adet kanamaları, sık idrara çıkma, çene ekleminde ağrı, huzursuz bacak sendromu, depresyon ve anksiyete tabloya eşlik edebilir. Bu kadar çeşitli belirtilerin olması farklı hastalıklar ile karışmasına neden olur.

* Yakınmalar psikolojik streste, soğuk ve nemli havalarda artış gösterebilir. Uzun süre aynı pozisyonda çalışma, belirtileri artırabilir. Sıcak duş ve banyo, ılık ve kuru hava, tatil, dinlendirici uyku genellikle belirtileri hafifletir.

Ağrı kesici fazla işe yaramıyor

Klasik ağrı kesici ve antiromatizmal ilaçların etkileri sınırlıdır. Tedaviye mutlaka hekim muayenesinden sonra karar verilmelidir. Uyku düzenleyiciler ve antidepresanlar yarar sağlayabilir. Dirençli olgularda ilaç tedavisi yeterli gelmez, fizik tedavi, egzersiz ve terapi önerilir. Hastalara; kendilerine ve sağlıklarına daha fazla zaman ayırmaları, yoğun çalışma sırasında sık sık ara vermeleri, düzenli egzersiz yapmaları ve uyku düzenlerine özen göstermeleri önerilir.

Fibromiyalji hastalarına öneriler

* Her gün gevşemek için zaman ayırın.
* Aynı saatte yatıp, aynı saatte kalkın.
* Düzenli uyku ile fiziksel ve psikolojik olarak rahatlayın.
* Gündüz uyumaktan kaçının.
* Dengeli beslenin.
* Aşırı şekerli gıda almayın.
* Kafein alımını azaltın.
* Alkol ve sigara kullanmayın.
* Düzenli egzersiz yapın.
* Egzersiz sırasında derin nefes alın.
* Meditasyon ile stresten arının.
* Egzersize yavaş başlayın, tempoyu yavaş artırın.
* Asansör yerine merdiven kullanın.
* Arabanızı, park yerinde uzağa park ederek yürüyün.
* Yüzme, yürüme ve bisiklet gibi aerobik egzersizler yapın.

Pilates yapın
* Germe egzersizleri ve pilates yapın.
* Masaj ile kaslarınızı gevşetin.
* Ağrınızı kontrol etmeyi öğrenin.
* Çevrenizde varsa, destek gruplarına katılın.
* İlaçlarınızı doktor kontrolünde kullanın.
* Stresli yaşam stilinizi değiştirin.
* Aktif kalın ve hiçbir zaman vazgeçmeyin.
* Hep ileriye bakın; hastalığın sebebi değil, çözümleri üzerinde durun.

İlaç kadar etkili egzersizler

Yürüme: Aktiviteleri uzun süredir kısıtlanmış kişilerde yürümeye 5 dakika ile başlanır. Bu süre her gün 1- 2 dakika kadar arttırılır ve 60 dakikaya kadar uzatılır. Bu hedefe ulaştıktan sonra haftada 3-4 kez 45 dakika- 1 saat yürüyüş yapılır. Eğer bu süre fazla geliyor ise kısaltılır, ancak kesinlikle tümden bırakılmamalıdır.

Bisiklet: Statik egzersiz bisikletleri kapalı alanda aerobik egzersiz yapma avantajı sağlar. Yine kısa süreler ile başlanır, süre yavaş yavaş 1 saate kadar uzatılabilir. Diz ağrısı olanlarda tercih edilmez.

Yüzme: Eklemlerin yük taşımaması nedeniyle ideal bir egzersizdir. Yarım saat su içi hareket veya yüzme genellikle yeterlidir.

Yoga: Solunum ve gevşeme üzerine odaklanır. Adalelerde ve eklemlerde esnekliği artırır, anksiyeteyi azaltır, kan akımını arttırır ve ağrıyı azaltır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber