AKP'li Başkan'a soruşturma izni verilmemesine tepki
Ufuk GÜLEN/ALİAĞA (İzmir),
CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol ile İzmir milletvekili Ahmet Ersin, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın AKP'li Aliağa Belediye Başkanı Tansu Kaya için soruşturma izni vermemesini eleştirdi. Anadol, "CHP'li Dikili ve Foça belediyesinden müfettişler eksik olmazken, hep soruşturma yapılırken, nedense Aliağa için izin verilmiyor" dedi.
CHP, Aliağa'da dün üç seçim bürosunun açılışını yaptı. Miting havasında geçen ve vatandaşların sık sık 'Gün gelecek, devran dönecek, Tansu halka hesap verecek' sloganları attığı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP adayı Aziz Kocaoğlu ile Aliağa belediye başkan adayı Ömer Turgut Oğuz'a yoğun sevgi gösterisinde bulunduğu açılışlara, CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, İzmir Milletvekilleri Ahmet Ersin, Selçuk Ayhan, İzmir İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu, Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin ve Yeni Şakran Belediye Başkanı Zeki Şen katıldı.
'İKTİDAR YERELDE ÇETELEŞİYOR'
CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, yaptığı konuşmada, İçişleri Bakanlığı'na yüklendi. Anadol, "CHP'li Dikili ve Foça belediyesinden müfettişler çıkmazken, hep soruşturma yapılırken, mahkemelik olurken, TBMM'de soru önergesi verirken, Aliağa Belediye Başkanı AKP'li Tansu Kaya için İçişleri Bakanlığı'ndan soruşturma izni nedense bir türlü verilmiyor. Bu konuda herkesi göreve davet ediyoruz. CHP olarak. bunun önüne geçmezsek bu iktidar genelde ve yerelde çeteleşme olaylarını daha da büyüterek devam edecektir" diye konuştu.
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin de, Tansu Kaya'nın savcılıkta dosyalarının beklediğini belirterek, "Seçim bölgemi bırakıp niçin Aliağa'ya geldim biliyor musunuz? Çünkü Aliağa'daki AKP iktidarını içime sindiremedim. Çiftçiye zulmeden, işçiye zulmeden, esnafa siftahsız kepenk kapattıran iktidar, AKP iktidarı değil mi? Şimdi İzmir'i istiyorum diyor, Hangi İzmir'i, gavur İzmir'i, Kurtuluş Savaşı'nı başlatan İzmir'i. Sen bunları bile bile nasıl hakaret edersin?" dedi.
Vatandaşların 'Vur vur inlesin AKP dinlesin' sloganları altında konuşmasına devam eden Ersin, Aliağa Belediye Başkanı Tansu Kaya hakkındaki dosyaları TBMM'ye taşıdığını belirterek, "Aliağa'nın bir belediye başkanı var. Çuval dolusu da dosyası var. Devletin savcıları hakimleri de var. Ancak İçişleri Bakanı soruşturma izni vermediği için dosyalar bekliyor. O zaman bu dosyaların hesabını biz sandıkta soracağız. 29 Mart'ta belediyeyi AKP'nin elinden alacağız" dedi.
KOCAOĞLU ELİNDE DOSYA İLE KÜRSÜDE
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da, ilk defa elinde bir dosya ile kürsüye çıktığını kaydederek şunları söyledi:
"Sevgili dostlar neden dosyayla çıktım biliyor musunuz? Bizim yaptığımız işleri kendisi yapmış gibi gösteren bir belediye başkanının ilçesinde belli gerçekleri anlatmak için. MD-BOAliağa Belediyesi, işyerlerinden para toplamasına rağmen Gemi Söküm yolunu yapmadı. Kim yaptı bu yolu? 6,5 kilometre yol yaptık. İzmir Büyükşehir Belediyesi yaptı, bu yol yapılırken İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ve İzbeton'un tabelaları alındı, götürüldü, bir yerlere atıldı. Her şeye rağmen, 4 yıldır bizim tabelaları alıp götürmesine rağmen, benim halkım benim hemşerilerim Aliağa'da yaşamaktadır."
'İZMİR GERİ KALDIYSA SORUMLUSU HÜKÜMET'
Merkezi hükümetten gerekli payı alamadığını da öne süren Kocaoğlu şöyle devam etti:
"Bir laf dolaşıyor ortalıkta. 'Efendim iktidar partisiyle belediye bir arada olursa yatırım olur, enerji doğar, sinerji doğar, bilmem ne doğar' diye. Bizim İzmir sınırları içersinde vergi olarak verdiğimiz paranın yüzde 22'si İzmir'e dönmüştür, merkezi hükümet yatırım yapmıştır. Konya'ya yüzde 52, Antalya'ya yüzde 64, Kayseri'ye yüzde 123 yatırım yapmıştır. Ben buradan sesleniyorum, İzmir eğer geri kaldıysa, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yatırımlarını 6 katına çıkarak geri kalmadı. Merkezi hükümet İzmir'e yatırım yapmadığı için geri kaldı. İzmirliler de 29 Mart seçimlerinde ne yapacaklarını çok iyi biliyorlar. Yıllardır bizim paramızı alıp 5'te birini veriyorlar, 6'da birini, 7'de birini veriyorlar. 5 yıl bizim paramızı bize versinler. Hatta bize de vermesinler, devletin hükümetin yapması gereken yollarımızı, hızlı trenlerimizi, otobanlarımızı yapsınlar, turizme nasıl başka yerlere veriyorlarsa teşvik versinler, sanayiye teşvik versinler. Madem 'İzmir geri kaldı' edebiyatı yapıyorlar, bizim paramızı 5 yıl almayarak bu kenti kalkındırsınlar bakalım, ondan sonra konuşalım."