Trafik polisi ve sürücüler 'çarpraz denetim' altında

Emniyet Genel Müdürlüğü, sürücüler ile trafik polislerini denetlemek için farklı bir yöntem uygulamaya başladı. "Çapraz Denetim" adı verilen sistemle, habersiz bir şekilde illerdeki trafik deneticileri başka illere gönderiliyor. Emniyet, yeni uygulama ile başarı yakalarken; 2008 yılındaki kazalarda hayatını kaybedenlerin sayısı 2007 yılına göre 800 kişi azaldı.

Konuyla ilgili Cihan Haber Ajansı muhabirine açıklama yapan Emniyet Genel Müdür Yardımcısı ve Trafik Hizmetleri Başkanı Celal Uzunkaya, "A ilinin trafik yetkililerini B iline, B ilinin trafik yetkililerini C iline' gibi kaydırmalı farklı il trafik deneticilerine farklı illerde denetimler yaptırıyoruz. Bunların büyük bir kısmını habersiz yapıyoruz." dedi.

Trafik kazalarının Türkiye'nin en önemli sorunlarının başında geldiğine dikkat çeken Uzunkaya, geçen yıl 4 bini aşkın insanın trafik kazalarında öldüğünü, 184 bin civarında vatandaşın ise yaralandığını veya sakat kaldığını ifade etti.

Kazaların bir de mali boyutu bulunduğunu anlatan Uzunkaya, her yıl ortalama 10 milyar TL civarında veya üzerinde ekonomik maliyetinin söz konusu olduğunu vurguladı.

Kış aylarında trafik kazalarında düşüşler olduğunu, yaz aylarında ise araç yoğunluğu, gezi, seyahat, tatil gibi benzeri yoğunluğun oluşturduğu trafikten dolayı kaza sayılarında artışlar olduğunu dile getiren Uzunkaya, yaz döneminde kontrolleri normal zamanlara göre yüksek seviyeye çıkardıklarını söyledi.

Uzunkaya, "Genel müdürlük olarak merkezden illerimize denetim ekipleri, müfettişlerimizi gönderiyoruz. Yol kullanıcılarının trafikteki olumsuzluklarını ve olumsuz etkenlerini yerinde görüp bunları iyileştirici tedbirler geliştirmek üzere. Ayrıca illerden çapraz denetimler yaptırıyoruz. 'A ilinin trafik yetkililerini B iline, B ilinin trafik yetkililerini C iline' gibi kaydırmalı farklı il trafik deneticilerine farklı illerde denetimler yaptırıyoruz. Bunların büyük bir kısmını habersiz denetim olarak yaptırıyoruz. Bir kısmını haberli koordineli olarak yaptırıyoruz." diye konuştu.

TRAFİĞİN YOĞUN OLDUĞU MEVSİMLERDE POLİS İZNE ÇIKMIYOR

Trafiğin yoğun olduğu mevsimlerde trafik görevlilerini çok zorunlu olmadıkça izne çıkarmadıklarına dikkat çeken Uzunkaya, izin kullanımlarını minimum düzeyde tuttuklarını belirtti.

Büro hizmetlerinde görevli personeli de sokağa çıkarmak suretiyle şehir içi ve şehirlerarası yollarda ekip denetimine daha ağırlıklı olarak yönlendirdiklerini anlatan Uzunkaya, yaya ve sürücülere yönelik eğitim çalışmalarını yıl boyuna yaydıklarını aktardı.

Trafikte temel unsurun insan olduğunu vurgulayan Uzunkaya, "Trafiğin belli dönemlerinde öne çıkan, farklı motiflerine uygun, bizde o dönemde farklılıkları karşılayacak, kontrol altına alacak, asgariye çekecek lokal veya bölgesel uygulamalar geliştiriyoruz. Medyaya da büyük görevler düşüyor. Medyanın toplumsal bir sorumluluk içerisinde iletmesi, her türlü renklendirmeyle, ilgi çekici motiflerle izlenebilir boyutta sunması gerektiğini ifade ediyoruz. Gazete ve televizyonlar ölüm ve yaralanmalı kaza haberlerine, bunlarla ilgili dramlara, gözyaşına, çığlıklara, parçalanmış bedenlere, hurda haline dönmüş on binlerce araçlara, yıkılan ocaklara haber itibariyle ayrılan sayfa boyutunun üçte birini bilinçlendirme, bilgilendirme, eğitme, uyarma amaçlı harcamış olması durumunda, bu sonuçların büyük oranda asgariye çekilebileceğine inanıyoruz. O anlamda medyanın çok önemli sorumluluğu ve işlevi olduğunu her fırsatta ifade ediyoruz." şeklinde konuştu.

ŞEHİRLERARASINDA EMNİYET KEMERİ TAKMA ORANI YÜZDE 75

'Trafik terörü' tanımlamasını doğru bulan Uzunkaya, sürücülerin bilinçlenmesine ilişkin şunları anlattı: "Belki birkaç sene öncesine kadar gece saat 01.00'inde trafiği olmayan bir caddede, yanan kırmızı ışıkta duran araç belki çok istisna olarak görülürdü. Bugün pek çok ihmale ve kurallara uymayanlara rağmen kentlerimizde, insanların gecenin bir vaktinde, sıfır trafikte yanan kırmızı ışıkta bekliyor olması, çok olumlu bir süreci ifade etmesi açısından önemli. Yine birkaç sene önce trafiğe çıkan araç sürücülerinden çok istisnai emniyet kemeri taktığını gördüğümüz bir tablo vardı. Ülke genelinde yapılan birebir tespitlerde, 2008 yılında emniyet kemeri kullanım oranı yüzde 30-33 civarında şehir merkezlerinde. Şehirler arası yollarda ise yüzde 70-75 arasında bir oranı yakaladık. Sıfır noktasından bu zamana geliş elbette olumlu bir tablo. Ama gelişmiş ülkelere baktığınızda yüzde 100 kullanım karşısında yetersiz. Biz olumsuzdan hareketle değil de olumludan hareketle bir ivmenin yükseltilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bugün hala emniyet kemerinin trafik polisine gösterilmesi için konulmuş bir aksesuar olduğunu düşünen sürücünün var olması bizi ümitsizliğe sokmaması lazım. Ümitsizliğe kapılırsak bu işi baştan kaybetmiş oluruz. Herkes üzerine düşeni yaparsa, pek çok olumsuzluğu aşma şansına sahip oluruz. 2007 yılında 5 binin üzerinde insan kaza yerinde hayatını kaybederken; 2008 yılında 1 milyon yeni sürücü ve aracın trafiğe çıktığı bir dönemde, 4 bin 200 civarında ölümün gerçekleşmesi, 800'e yakın daha az insanın ölmesi bizi bu anlamda ümitlendiren bir tablo."

OTOBÜSLERDE SEYAHAT EDEN VATANDAŞLARA FİLMLE TRAFİK EĞİTİMİ VERİLECEK

Emniyet Genel Müdürlüğü ile TRT'nin ortaklaşa hazırladığı 'Kırmızı Işık' adlı filmin ilk 100 programa girdiğini dile getiren Uzunkaya, bunun oldukça başarılı bir sonuç olduğunu belirterek, büyük oranda vatandaşlardan da olumlu eleştiriler aldıklarını söyledi.

2009 yılında da 13 bölümlük yeni 'Kırmızı Işık' yapım çalışmalarının devam ettiğini kaydeden Uzunkaya, filmin önce TRT'de sonra diğer kanallarda yayınlanacağını ifade etti.

Otobüslerde seyahat eden vatandaşlara yönelik 8-10 dakikalık spot filmler hazırlandığını dile getiren Uzunkaya, "Çekeceğimiz15 adet filmde, trafik konularını vatandaşlara çarpıcı senaryolarla ulaştırmayı hedefliyoruz. Ortalama yılda 180 milyon insan seyahat ediyor. Hiç olmazsa 100 milyon hedef kitlesine, trafik kurallarını, eğitici filmlerle yolculuk esnasında belli kampanya çerçevesinde izlettireceğiz. Geçtiğimiz aylarda başlayan 1,5 dakikalık eğitici spot filmlerimiz var. 15 civarında film çekildi. Trafik kampanyaları kapsamında televizyonlara dağıttık ve yayınlanmaya başlandı. Cumhurbaşkanı'mız, Meclis Başkanı'mız çekimlere katıldı. Başbakan'ımız ve bazı bakanlarımız da yakında çekimlere katılacak ve mesajlar verecekler. Toplumun önde gelen insanları da bu çekimlere katılacak." açıklamasını yaptı.