Kamu çalışanı 'duygusal taciz' kıskacında

İşyerinde 'duygusal taciz' olarak tanımlanan 'mobbing'e Türkiye'de en çok kamu çalışanlarının uğradığı ortaya çıktı.

'Mobbing'e uğradığı gerekçesi ile şikâyette bulunanlar arasında profesör, doktor ve öğretmenler dikkat çekiyor.

İş hayatına atılan hemen herkesin aşina olduğu bir yaklaşım şekli olan mobbing, İngilizce'de 'örgütsel baskı' anlamına gelen 'mob' kelimesinden geliyor. Aile ortamında da yaşanmasına rağmen daha çok işyerlerinde görülen duygusal taciz, dışa yansıtılmayan yıldırma, bıktırma, sindirme, yok sayma şeklinde uygulanıyor. Berk-Arda Mobbing Araştırma, Bilgilendirme ve Destek Merkezi'nin yaptığı araştırmalara göre Türkiye'de en fazla kamu çalışanları duygusal tacize uğruyor. Araştırma koordinatörü Çağlar Çabuk'un verdiği bilgilere göre gelen başvuruların yüzde 60'ı kamu çalışanlarına ait. Özel sektörde ise başvurular daha çok orta ve üst düzey çalışanlardan geliyor. Başvurularda dikkat çeken bir diğer nokta ise; şikâyetçilerin çoğunlukla kadın olması. Mesleki olarak da daha çok doktorlardan ve öğretmenlerden başvuru aldıklarını belirten Çabuk, "Özellikle doktorlardan inanılmaz başvurular geldi. Hastanelerde nasıl bir gruplaşma olduğunu hayretle gördük. Yeni gelen ve başarılı olan doktorlara müthiş bir yıldırma programı uygulanıyor." diyor. Çağlar Çabuk, işyerindeki psikolojik şiddetin, insanın başarısının yanında duygusal gelişimini de zedelediğini ifade ediyor. Çabuk, mobbing etkisi altında kalan kişilerin kendine olan özgüvenlerini yitirdiklerini belirtiyor.