Beş hastane bir parmağı dikemedi

Kaynak : Sabah
Haber Giriş : 28 Temmuz 2009 07:30, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Mesut ER-Pervin METİN

Parmağı kopan 12 yaşındaki D.A., tam 4 saat hastane hastane dolaştı. İlk dört hastaneden "Dikemeyiz" cevabını aldı. Beşinci hastanede ise "Geç kaldınız" dediler, basketbolcu olmak isteyen D.A.'nın hayallerini söndürdüler

Henüz 12 yaşındaki Doğan Ay, İstanbul'un göbeğinde yaşanan sağlık skandalının kurbanı oldu. İlköğretim okulu öğrencisi D. A., önceki gece saat 21.30 sıralarında Sultangazi'deki evlerinin çatı katına çıktı. Niyeti bisikletini aşağı indirmekti ama dengesini kaybedip düştü. Merdiven korkuluklarına sıkışan serçe parmağı koptu. İşte bu dakikadan itibaren hem zamana, hem de çaresizliğe karşı bir yarış başladı. Baba Nurettin A., oğlunun kopan parmağını hemen bir poşete koydu. Komşusunu da yanına alarak oğlunu İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürdü.

KAPIDAN DÖNDÜRÜLDÜ

İddiaya göre burada görevli doktor, "başka bir hastanın geleceğini, ameliyathaneyi onun için hazırladıklarını" söyledi ve baba-oğulu Vakıf Gureba Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne yönlendirdi. Ancak burada "el cerrahisi kliniği"nin bulunmadığı bildirildi. Baba, oğlunu alıp İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'ne döndü. Bu kez verilen yanıt ise, "Ameliyathaneler tadilatta. Toz toprak içinde mi ameliyat yapalım?" oldu. Küçük çocuk, üçüncü adres olan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ne sevk edildi. Burada D.A.'nın yarasına sadece pansuman yapıldı. Doktorlar, "parmaktaki liflerin koptuğunu, ameliyatı gerçekleştirseler dahi parmağın işlevini yerine getiremeyeceğini" söyledi.

12 BİN 500 LİRA İSTENDİ

Umutları tükenmeye başlayan baba, bu sefer Fatih'teki Vatan Hastanesi'nin kapısını çaldı. Malulen emekli olan Nurettin A.'ya, operasyon bedelinin 8 bin, tedavinin ise 4 bin 500 TL olduğu bildirildi. Toplam 12 bin 500 lirayı ödeyecek maddi durumu olmayan baba, oğlunu 500 Evler Şafak Hastanesi'ne götürdü. Buradaki doktorlar, "aradan geçen süre" nedeniyle parmağın dikilmesinin mümkün olmadığını söyledi. Ancak kesik parmaktaki yaranın kapatılması için operasyon yapılabileceğini, bunun da bin TL'ye mal olacağını bildirdiler. Nurettin A.'nın kabul etmesi üzerine, D.A. hastaneye yatırıldı. Poşetin içindeki parmağıyle dört saat dolaşan, ancak dikecek hastane bulunamayan D. A.'ya psikolojik destek verilmeye başlandı. Küçük çocuk, "Tek hayalim iyi bir basketbolcu olmaktı ama artık imkansız" dedi.

İNCELEME BAŞLATILDI

D. A.'nın tedavi altında tutulduğu 500 Evler Şafak Hastanesi İdari Müdürü Engin Kaplan da, "Bize geldiklerinde tıbben geç kalınmıştı. Doğru yönlendirilseydi, daha iyi şeyler söyleyebilirdim" diye konuştu. Başhekim Dr. Nuri Karaöz de, "Ne yazık ki devlet bu tür ameliyatların sadece yüzde 15'ini karşılıyor. Hastaneler de bu tür ameliyatları parasız yapmaktan kaçınıyor. Ancak biz bu tip vakalar için 24 saat hazır ekip bekletiyoruz" dedi. Sağlık Bakanlığı olayla ilgili inceleme başlattı. Herhangi bir "ihmal" saptanırsa, adı geçen tüm hastanelere cezai uygulama yapılacağı öğrenildi.


Hastaneler suçlamaları kabul etmiyor

İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nde görevli Uzman Doktor Erdem Güven: "D. A. getirildiğinde Acil Servis'teydim. Aynı anda, trafik kazasında ayağı kopan 10 aylık bir bebek geldi. Durumu daha acil olduğu için bebeğin ameliyatına öncelik verildi. D.A.'nın beşinci parmağı damarların sıyrılması şeklinde kopmuştu ve bu mikro cerrahi bakımından en zor vakadır. Aynı anda iki ameliyat masası açmamız da çok zor. Bunu ancak deprem gibi olağanüstü hallerde açıyoruz ki o zaman da birçok anestezi ekibi bulunuyor. Bu yüzden babasına beklememesi, başka bir mikrocerrahi servisine gitmesi önerildi. 'Acilde tadilat var ' demedik. Böyle bir şey söz konusu olamaz."

Vakıf Gureba Hastanesi Başhekim Doç Dr. Turan Arslan: "El cerrahisi servisimiz yok. Bu nedenle görevli arkadaşlarımız, hastayı bu birimin bulunduğu üniversite hastanesine yönlendirmiş. Hastanın girişi ve çıkışı arasında sadece beş dakika var. Yanlış bir şey yapmak bazen hiç bir şey yapmamaktan daha kötüdür."

Vatan Hastanesi: Cerrahi doktorlarımız dışarıdan geliyor. El cerrahisi bölümünde kadrolu ekibimiz yok. Aradığımız uzman doktorlar fiyat verdiler. Biz onu ilettik. Hasteninin fiyat vermesi söz konusu değil. Hasta bu fiyatı kabul etmeyince arkadaşlarımız başka bir hastaneye yönlendirmişler.


Baba: Kim hesabını verecek

Baba Nurettin A. ise, "Biri tatilde oluyor, biri para istiyor... Oradan oraya dolaştırdılar bizi. Nereye gideceğimi şaşırdım. Bu bir can. Üstelik küçük bir çocuk. Komşularımdan bulup, bin veya bin 500 lira ödeyebilirdim. Ancak bu para yeterli gelmedi ve parmağı dikmediler. Artık çocuğumun bir parmağı yok. Bedelini kim ödeyebilir? Sorumlular cezalandırılsın" diyerek isyan etti. Komşuları İsmail Orhan da, "21.30'dan 01.30'a kadar hastane hastane dolaştık. İçler acısı bir durumdu. Vatan Hastanesi'nde, gazetecileri görünce 'Doktorumuz tatilde. Telefonu da kapalı. Şafak Hastanesi'ne gidin' dediler. Hayat bu kadar ucuz olmamalı. Gariban gördükleri için böyle yaptıklarını düşünüyorum" diye konuştu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber