Doğalgazcılar, 7 ölümün davasında mahsur kaldı
Çankaya Birlik Mahallesi'nde 7 üniversite öğrencisinin öldüğü doğal gaz faciasıyla ilgili, eski EGO Genel Müdürü İhsan Fincan ve eski BAŞKENTGAZ Genel Müdürü Veysel Karani Demir'in de arasında bulunduğu 13 sanığın "taksirle ölüme neden oldukları" iddiasıyla yargılanmalarına başlandı.
Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, sanıklar İhsan Fincan, Veysel Karani Demir, Okşan Rabia Attila, Yusuf Koç, Ethem Uludağ, Mustafa Erdal Us, Mehmet Levent Kuz, Emre Kaan Karadağlı, Yusuf Büyük, Cemal Özdemir ve Haldun Aydın ve avukatları ile ölen gençlerin yakınları ve avukatları katıldı.
Sanıklardan Kazım Usta ve Ferit Vanlı ise ilk duruşmada hazır bulunmadı.
Kimlik tespitlerinin ardından, Mahkeme Başkanı Hakkı Elvan, bazı sanık avukatlarının duruşmanın gizli yapılması yönünde talepleri olduğunu bildirdi. Bu talep mahkeme heyetince reddedildi.
Sanıklar, sorgularında suçlamaları reddetti.
Faciadan 2 gün sonra istifa eden eski BAŞKENTGAZ Genel Müdürü Demir, sorgusunda, doğal gaz döşenirken, sayaca kadar sorumluluğun BAŞKENTGAZ'da olduğunu, daha sonra ise sorumluluğun aboneye geçtiğini söyledi.
Doğal gaz tesisatının ve kombilerin yılda bir kez kontrolden geçirilmesi gerektiğini belirten Demir, bunu, doğal gaz faturaları ve gazete ilanları yoluyla duyurduklarını, ayrıca facianın gerçekleştiği aboneye de yazılı olarak bildirdiklerini anlattı.
Demir, doğal gaz ihbar hattına, olayın ardından telefon geldiğini ve ekiplerin olay yerine gittiğini bildirdi.
Sanık Fincan ise olay tarihinden 5 yıl önce EGO Genel Müdürü olduğunu, ardından emekliye ayrıldığını ifade ederek, faciada kusuru bulunmadığını söyledi. Sanık Demir'in, BAŞKENTGAZ'ın doğal gaz sorumluluğuyla ilgili sözlerinde yanlışlık bulunduğunu ifade eden Fincan, "Kurumun sorumluluğu, binanın sokaktaki borusuna kadardır. Sonrası kullanıcıya aittir" dedi.
Sanık Ethem Uludağ da geçmişte EGO Genel Müdür Yardımc ılığı görevinde bulunduğunu, ancak 2007'de emekli olduğunu kaydederek, suçla ilgisi bulunmadığını söyledi.
Sanık Haldun Aydın ise suç tarihinde EGO Genel Müdürlüğü Raylı Sistemler Dairesi Başkan Yardımcısı olduğunu kaydederek, olayla ilgisi bulunmadığını ifade etti.
BAŞKENTGAZ Genel Müdür Yardımcısı Yusuf Büyük de kurumun görevinin, doğal gazı binaya kadar getirmek olduğunu, binaya ve dairelere doğal gaz bağlanmasının ise abonenin sorumluluğunda bulunduğunu anlattı. Abonelerini, doğal gaz sistemlerini kontrol için bilgilendirmeye çalıştıklarını söyleyen Büyük, olayın meydana geldiği daireye de bunun hatırlatıldığını kaydetti.
Sanık Mustafa Erdal Us, özel bir firmada makine görevlisi olarak çalıştığını, olayın meydana geldiği dairedeki kombinin, firmalarınca tamir edildiğini anlattı. Dairenin eski kiracılarının Kasım 2007'de kendilerini çağırması üzerine eve gittiklerini ve su kaçıran kombiyi onardıklarını belirten Us, Mart 2008'de kombi arızası nedeniyle tekrar çağrıldıklarını, bu kez de kombideki bir pompayı değiştirdiklerini ifade etti. Us, "Kombinin başka arızası yoktu" dedi.
Sanık Mehmet Levent Kuz ise Us'un çalıştığı firmanın sahibi oldu ğunu, ancak kombi tamirinden anlamadığını, servisin eve gidip gitmediğini de bilmediğini kaydetti.
Facianın gerçekleştiği dairenin sahibi sanık Cemal Özdemir, daireyi 2003'te müteahhitten aldığını, bu tarihten sonra kombiye hiç bakım yaptırmadığını ancak iki kez tamir ettirdiğini söyledi. Kombinin probleminin olmadığının kendisine söylendiğini kaydeden Özdemir, ölen gençlerden Turan Özgür Attila'nın annesi olan sanık Okşan Rabia Attila'ya daireyi Ağustos 2008'de kiraya verdiğini bildirdi.
Binayı yapan firmanın sahibi sanık Emre Kaan Karadağlı, daireyi satarken kombisinin bulunduğunu, ancak kombiyi çalıştırmadan daireyi alıcıya teslim ettiklerini belirtti.
Binayı yapan firma ile EGO arasındaki proje onaylatma işlemlerini yapan sanık Yusuf Koç ise kombi çalıştırılmadan daire satışı yapıldığını, çünkü kombinin garanti süresinin çalıştırılmasıyla başladığını anlattı. Koç, bu sebeple evi alan kişinin, doğal gazı kullanabilmesi için önce kombiyi üreten firmanın yetkili servisini çağırması gerektiğini belirtti.
Sanık Okşan Rabia Attila da daireyi kiraladıkları 1 Ağustostan olay gününe kadar kombinin hiçbir problem çıkarmadığını söyledi. Olay gün ü İzmir'de bulunduğunu bildiren Attila, ev sahibi Özdemir'in, kombinin bakımının Mart 2008'de yapıldığını kendisine söylediğini savundu. Attila, sanıklardan şikayetçi olduğunu bildirdi.
Duruşmaya katılan maktul gençlerin yakınları, sanıklardan şikayetçi olduklarını belirttiler. Acılı aileler, zaman zaman gözyaşlarına hakim olamadılar.
Bazı sanık avukatları ise mahkemeye dilekçe vererek, sanıklar hakkında tutuklama talebinde bulundu.
Mahkeme, Cumhuriyet Savcısının da talebi doğrultusunda bu talebi reddederken, olayda kimin kusuru bulunduğunun tespiti için dosyanın bilirkişiye gönderilmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.
Ölen gençlerin yakınlarının tepkileri nedeniyle sanıklar, duruşmanın ardından bir süre salonda bekletildi.
Yılbaşını geçirmek üzere Birlik Mahallesi'nde Okşan Rabia Attila'ya kiralanan evde toplanan Elif Koyuncuoğlu, Büşra Bek, Ceren Okkalı, Erol Can Özdokumacı, Tarık Şükrü Yılmaz, Oğuzhan Tozburun ve Turan Özgür Attila, 1 Ocak 2009'da karbonmonoksit zehirlenmesinden ölü bulunmuşlardı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame kapsamında alı nan bilirkişi raporunda, kombi gazını bacaya bağlayan borunun birçok yerinde delik ve yırtık bulunduğu, bunun da gazın bacaya değil daireye yayılmasına neden olduğu; baca tuğlaları arasında açıklık bulunduğu, bu açıklıkların mutfak davlumbazlarının bağlandığı bacaya karbonmonoksit gazı sızmasına neden olabileceği yer almıştı.
Raporda, "baca borusunu takan ve taktıran inşaat firması yetkilisi sanık Emre Kaan Karadağlı'nın; gerekli standartta malzeme kullanmadığından tesisat yüklenici firma yetkilisi Ferit Vanlı'nın; yıllık kombi bakım ve tamir işlemini yetkili firmaya standartlara uygun şekilde yaptırmadığı, sadece arızaları tamir ettirdiğinden daire sahibi Cemal Özdemir'in; kiraladığı meskenin kombi ve baca bakımını kışa girerken yaptırmadığından Okşan Rabia Attila'nın; kombinin bakımını yapan teknik servisin yetkilileri Mustafa Erdal Us ve Mehmet Levent Kuz ile tesisat projesini yapan Yusuf Koç'un tali kusurlu olduğu" savunulmuştu.
Bilirkişi raporunda, "günün teknolojisine uygun kalite ve standartta malzeme bulundurma zorunluluğu getirmeyen, ayrıca bacaların yılda en az 1 kez temizlenmesini tüketici inisiyatifine bırakan EGO Genel Müdürlüğü ve BAŞKENTGAZ'da yöneticilik yapan İhsan Fincan, Kazım Usta, Ethem Uludağ, Haldun Aydın, Veysel Karani Demir ve Yusuf Büyük de yine tali kusurlu olarak" gösterilmişti.
İddianamede, bu sebeplerle, sanıkların "taksirle ölüme neden olma" suçundan 2'şer yıldan 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edilmişti.