DTP'nin 'demokratik' önergesine ret

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 17 Kasım 2009 18:13, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

DTP'nin, ''demokratik hukuk devletini tehdit eden gelişmelerin'' araştırılmasıyla ilgili grup önerisi kabul edilmedi.Danışma Kurulunda uzlaşmaya varılamaması nedeniyle grup önerileri, Genel Kurulda ele alındı.

Öneri lehinde konuşan DTP Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal, Türkiye gündemini meşgul eden konuların nedeninin anayasal ve yasal sistem olduğunu iddia ederek, ''Darbeci, militarist ve vesayetçi sistemin İttihat ve Terakki'den bugüne geldiğini'' savundu.

İttihat Terakki'nin darbeci ve vesayetçi anlayışının bugün Meclis çatısı altında demokrasi adına savunulabildiğini ileri süren Birdal, Türkiye'de bugüne kadar çok sayıda darbe ve darbe girişiminin yapıldığını söyledi. Birdal, ''28 Şubat postmodern darbeyle, 'andıç', siyasi literatürümüze kazandırılmıştır. Türkçe karşılığı 'uyarı, hatırlatma' olsa da aslında tam karşılığı yalan, iftira, karalama, dezenformasyondur. Andıç, geçmişte Genelkurmayda generaller marifetiyle yapılmıştır. Ben de bununla karşılaştım. İnsan hakları savunucularının hedef gösterildiği başka bir ülke yoktur'' diye konuştu.

Birdal, 1998 yılındaki andıç ile hesaplaşılsaydı daha sonraki darbe girişimlerinin gerçekleşmemiş olacağını belirterek, ''İspanya, İsveç ve Yunanistan, bununla hesaplaştı, biz yapamadık. Islak imzacıları savunanları bırakın yargılamayı, kulaklarından tutup evine gönderemedik. Buna niyet yetmez, cesaret ister. Buna neden olan 12 Eylül Anayasasını değiştirelim. TBMM'nin çevresinde bile fiziki gölgesi var. Meclis binası Genelkurmay, deniz, hava, kara ve jandarma komutanlıkları binalarıyla çevrelenmiş. Bunları kent dışına çıkaralım'' dedi.

Öneri lehinde konuşan DTP Grup Başkanvekili Selahattin Demirtaş da Mecliste andıç, darbe girişimi ve darbeleri araştırması konusunda bir irade ortaya konulmasının ''darbeci zihniyetin mahkum edilmesi açısından önemli olduğununu'' söyledi. Türkiye'nin demokrasisini ancak geçmişle hesaplaşarak olgunlaştıracağını anlatan Demirtaş, ''Herkes bilmeli ki bu ülkede demokrasi rotasından çıkılmayacaktır, zamanı geldiğinde halk yönetimden sandıkta hesap soracaktır. Bu konuda Mecliste kolektif irade ortaya konulması, toplum açısından da çok önemlidir'' görüşünü dile getirdi.

Telefon dinlemelerini ''facia'' olarak tanımlayan Demirtaş, Yargıtayın, mahkemelerin, yargıçların dinlenildiği bir ortamda, vatandaşın ne kendini güvende hissedebileceğini ne de yönetime güvenebileceğini söyledi. Demirtaş, ''Türkiye'de fişleyen ve fişlenenler var. Fişleyenler belki birkaç yüz kişi, ama fişlenen 70 milyondur. Belki ülkede fişlenmeyen hiç kimse yoktur. Yasal dayanağı olmadan, herkes çeşitli nedenlerle dinleniyor. Bu fişlerin ne zaman nerede karşımıza çıkacağı belli değil'' diye konuştu.

-''YARGI BAĞIMSIZSA DEMOKRASİ VARDIR''-

Öneri aleyhinde konuşan Bağımsız Eskişehir Milletvekili Tayfun İçli, DTP'nin grup önerisini ''özü itibariyle haklı bir talep'' olarak gördüğünü, Anayasadaki temel hak ve hürriyetlerin ihlal edilmesinin bugün yaşanan sorunların temelini oluşturduğunu savundu. Ülke gündemini meşgul eden telefon dinlemeleriyle ilgili olarak yargı organları ve Türkiye Barolar Birliğinin açıklamalarda bulunduğuna işaret eden İçli, 49 baro başkanının ortak açıklamasından bir bölüm okudu.

İçli, ''Bir ülkede yargı bağımsızsa demokrasi vardır. Demokrasi yoksa, o ülkede yargı bağımsızlığından söz edemezsiniz. Demokrasinin olmadığı ülkede kan ve gözyaşı vardır'' dedi.

Konuşmaların ardından yapılan oylamada DTP'nin grup önerisi kabul edilmedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber