Sosyoloji dersine 24. madde ayarı

Kaynak : Akşam
Haber Giriş : 08 Şubat 2010 09:15, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:59

Milli Eğitim Bakanlığı, Sosyoloji müfredatından anayasanın ?din ve vicdan özgürlüğü' maddesine atıfta bulunan bölümlerini çıkarttı. Gerekçe şöyle:

Bu maddeler tartışmasız olması gereken kurallardır. Böyle okulutunca,

?zorunlu yapılıyor' algısı oluşuyor

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), liselerde okutulan Sosyoloji dersinin ?Din ve Laiklik' ünitesinde radikal bir değişikliğe gitti. Mevcut sosyoloji kitaplarında yer alan, anayasanın 24'üncü maddesindeki ?Din ve Vicdan Özgürlüğü' başlıklı bölüm müfredattan çıktı. Bakanlık, daha önce sosyoloji kitaplarına ekleme kararı verdiği anayasanın 10'uncu maddesinde yer alan ?Kanun Önünde Eşitlik? ilkesini de müfredata eklemekten vazgeçti.

24'üncü madde, zorunlu din ve ahlâk eğitiminin devletin gözetiminde yapılacağını, okul dışında küçüklere verilecek dini eğitiminin velilerin iznine bağlı olduğunu, devlet düzeninin kısmen de olsa din kurallarına dayandırılamayacağını ve dinin siyasete alet edilemeyeceğini düzenliyor. Son anda vazgeçilen ?Kanun Önünde Eşitlik? başlıklı 10'uncu madde ise herkesin dil, ırk, renk, siyasi düşünce, cinsiyet, felsefi inanç, din ve mezhep ayrımı gözetilmeksizin kanun önünde eşit olduğunu hükme bağlıyor. Öte yandan kitapta din kültürü ve ahlak öğretiminin ilk ve orta-öğretim kurumlarında zorunlu dersler arasında okutulduğuna ilişkin bölümler de artık okutulmayacak.

ÇOK TARTIŞILDI

Anayasa Mahkemesi, türban düzenlemelerine ilişkin iptal kararlarında 24'üncü maddeye atıfta bulunmuştu. Maddenin zorunlu din dersi bölümü de defalarca AİHM'e götürülmüştü. AKP'nin 2007'de hazırlattığı ?Sivil Anayasa? taslağının en çok tartışılan bölümlerinden biri de yine 24'üncü madde olmuştu. Anayasa profesörü Ergun Özbudun tarafından hazırlanan taslakta, anayasanın değiştirilmez denilen maddelerinin değişmediğini, temel niteliklerinin korunduğunu belirtirken, 24. maddede de bazı değişiklikler yapılmıştı. Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri ise değişikliğin gerekçesini şöyle açıkladı: ?Laiklik mutlak olması gereken, tartışılmayan bir gerçektir. Bu kurallar hukuk normu gibi okutulunca, zorla yaptırılıyormuş, zorla uygulanıyormuş gibi algılanabiliyor.?

İşte kitaptaki bölüm

Söz konusu değişiklik yapılmadan önce ders kitaplarında 24'üncü maddeye atıfta bulunularak ?Din ve Laiklik? konusu şöyle anlatılıyordu:

l Laik bir devlette bireyler; din, vicdan ve inanç hürriyetinme sahiptir. Devletin görevi, bireylerin bu özgürlüklerini güvence altına almaktır. Anayasası'nın 24. maddesinde, ?Kimse, ibadete, dini ayin ve törenlere katılmaya, dini inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamaz ve suçlanamaz.' ilkesi kabul edilerek din ve vicdan hürriyeti güvence altına alınmaya çalışılmıştır.

l Laik bir devlette, devletin siyasal yapısını, hükümetin işleyişini, toplumun yaşayışını dinsel ilkeler değil, hukuk kuralları belirler. Anaysamızın 24. maddesinde, ?Kimse, devletin sosyal, ekonomik, siyasî veya hukukî temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasî veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz' ilkesi benimsenmiştir

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber